Takdir edersiniz ki son on yılda turizm fotoğrafçılığı şekil değiştirerek daha çok bir makyaj projesi görünümüne büründü. Muhteşem manzaralar belgelenmek yerine, artık ideal yaşamın anlatımı geliştirmek için kendi kendine pazarlama aracı olarak kullanılıyor. Antik mucizeler, ulaşılmaz egoyu kullanmak için alternatif bir fırsat haline geldiler. Fransız sanatçı Julien Lombardi, bu karmaşık ilişkiyi Ego Tour adlı projesi ile belgelemiştir.
Lombardi, “Dünyanın her yerinde çok sayıda turistik yeri ziyaret ettim – anıtlar, müzeler, haberler, vb.- ve gördüklerim, diğer ziyaretçilerin davranış şekli, deneyimin ayrılmaz bir parçası.” diyor.
Turistik alanlar arasında sanatçının odak noktası olan antik mucizeler projenin temelini oluşturuyor. Onlar Dünya’nın Yedi Harikası’ndan biri. Neden mi söz ediyoruz? Tabii ki de Mısır Piramitleri’nden. Mısır Piramitleri’ni ziyaret eden pek çok turist için bu antik mucizeler, şovun bir parçası olarak gerçek yıldızlar için yalnızca bir fon olarak kullanılıyor.
Gelin yukarıda söylediklerimiz ışığında Lombardi’nin bu konudaki düşüncelerine yakından bir bakalım.
Lombardi özellikle 2010’da gerçekleştirdiği tedirgin bir yolculuktan sonra piramitlere çekilmiş
Lombardi’ye göre piramitler anıtsal ancak onları turizm altyapısı üzerinden görmek mümkün değil. Zira piramitlere dokunacak kadar yaklaşmasına rağmen onların hala erişilmez olduklarını hissetmiş. Yaşadığı bu deneyim konuyu görsel açıdan daha derinlemesine araştırmasına neden olmuş.
Lombardi’nin projesi bu sitelerin nasıl fotoğraflandığı konusunda meydana gelen köklü değişimi ortaya koyuyor
“Artık ideal olan kartpostal görüntüsü değil. Turistler artık pasif seyirciler değil. Bu şekilde turizm fotoğrafçılığı asıl amacına geri döndü: İnsanlar fotoğrafları görsel kanıt olarak görüyor. Bu, kaşiflerin karlı bir zirvenin üstünde veya bir aslan karkasının yanında fotoğraf çekilmesi ile aynı şey. Ancak sosyal medya sayesinde karlı zirve veya aslan karkası çok tanıdık görüntüler. Artık görünmüyorlar, yarı sanal bir fikre indirgeniyorlar. Sadece onlara bakmak veya hayal gücünü kullanmak tatmin edici bir iş haline geldi. Pozlar, sitelerle fiziksel bir şekilde etkileşime girme arzusunu yansıtan bir tür elden geçirilmiş evrensel dildir. Piramitler bir sembole, bir performansın arka planına indirgendi.”
Lombardi için bu hem endişe verici hem de etkileyici bir durum ve bu değişikliğin sorumluları hem turistler hem de turizm alanları sorumlu
“Turistlik yerler şimdi ana akıma hizmet eden fotoğraflar çekmek için tasarlandı ve düzenlendi. Onları fotoğrafçılık için eğlenceli bir sosyal medya oyun alanına dönüştürdüler.”
Selfie çubukları ve akıllı telefonların ortaya çıkışı da değişimin önemli faktörleri arasında yer alıyor
“Fotoğraf pratiğindeki en büyük değişiklik, kameraların dış dünyadan ziyade sahibine bakmak için döndüğü andır.”
Lombardi’ye göre fotoğrafçılığın demokratikleşmesi tehlikeli sonuçlara yol açabilir
Bu durum, gerçekliğin ortadan kalkmasına ve görüntülerin tasvir ettiklerinden daha fazlasını ifade ettiği bir dünyada toplanmaya katkıda bulunuyor
Bu hafızamızın somut olmaktan çok görsel hale geldiğini ve çevremizdeki dünya ile olan organik ilişkimizin çürümeyi yavaşlattığı anlamına geliyor
Çevremizde gezinmek için bu araçlara güveniyoruz ancak bizi gerçeklikten ayıran şeyler onlar
Lombardi’ye göre her gün üretilen görüntüler anlaşılmaz hale geldi
Ona göre görsel materyalin kontrolünü ele geçirmeli ve dünyadan yabancılaşmamak için alışkanlıklarımızı gözden geçirmeliyiz
Kaynak 1