Şampiyonlar Ligi ve Avrupa Ligi’nin 3. haftasında Türk futbolseverler olarak boyumuzun ölçüsünü aldık. Galatasaray evinde Schalke 04’e çok mahkum bir futbol sergiledi ve Fatih Terim’in deyişiyle şans eseri 1 puan almayı başardı. Fenerbahçe ise Anderlecht karşısında 2-0 geriye düştüğü maçtan zor bela beraberlik almayı başardı. Beşiktaş kendisinden itibar olarak çok daha aşağıda olan Genk’e teslim oldu ve Vodafone Arena’da 4-2 yenildi. Son temsilcimiz Akhisar ise tarihi bir hezimete uğrayarak Sevilla karşısında varlık gösteremedi ve 6-0 yenildi.
Peki biz burada neyi yanlış yapıyoruz?
Futbol için bu kadar geniş bütçeler ayırırken hala neden yarışmanın bir parçası değiliz?
Bizim yapmayıp da rakiplerimizin yaptığı doğrular neler?
Bu soruların cevabını takım takım arayarak bir çözüm reçetesi hazırladık.
1. Şampiyonlar Ligi’nde 3 rakibinde toplam 14 santrafor varken Galatasaray’ın tek kozu kronik sakat Eren Derdiyok
Galatasaray geçtiğimiz sezon şampiyon olurken bunun en büyük mimarlarından olan Gomis’i sattı. Gomis olduğu halde bile yedek santrafor sıkıntısı çeken kulübün elinde kalan tek seçenek Eren Derdiyok.
Eren Derdiyok’un adeta bir cam adam olmadığını bilmeyen yok. Üst üste 3 maçı kaldırabilecek bir vücut zindeliğinde değil ve hiçbir zaman da olmadı. Koskoca yaz ayını forvet alamadan kapatan Galatasaray, transferin son gününde Emre Akbaba’ya yöneldi. Zaten futbolcunun sözleşmesinin son senesiyken ve 6 ay sonra bonservissiz kadrosuna katabilecekken 4 milyon Euro’ya transfer etti.
2. 2000 jenerasyonunun en iyilerinden olan Ozan Kabak’ın performansı da izleyenleri kendisine hayran bırakıyor. Schalke 04 maçında gördük ki 7,5 milyon Euro bonservis bedeliyle alanın Maicon’un 18 yaşındaki Ozan’dan fazlası yok, eksiği var
Galatasaray Emre Akbaba’yı almayıp forvet alsaydı, oyun şeklini değiştirebilirdi. Zaten 10 numara mevkisi için altyapıdan gelen Atalay Babacan’ın çok potansiyelli bir futbolcu olduğu öngörülüyor. Altyapıdan çıkan futbolcular hala asgari ücrete yakın para kazanıyor. Sorunun ana teması Emre Akbaba değil, plansızlık.
3. Fenerbahçe’ye transfer edilen futbolcuların çoğu yeterli kalitede değil. Diego Reyes, Frey ve Jailson takıma seviye atlatacak futbolcular olmamalarına rağmen transfer edildiler. Zaten vasat olan kadroya transfer yapmak için daha da vasat futbolcular alındı
Transfer döneminde diğer ezeli rakiplerine göre daha hareketli geçiren Fenerbahçe’nin istenilen form durumundan çok uzakta olmasının en az sorumlu olan isim Philip Cocu.
Fenerbahçe kalibresinde olmayan Frey, Diego Reyes, Jailson gibi futbolcular ilk 11’in vazgeçilmezi pozisyonundalar. Hiçbirisi bireysel olarak gelecek de vadetmiyor. Benzia konusunda doğru bir tercih yapmış olsalar da, transfer gününün son saatlerinde gerçekleştiğini düşünürsek bu da bir plan dahilinde olmadığını görüyoruz. Slimani iyi bir forvet olsa da çok formsuz. Alternatifi yok.
4. Gençlere yapılan yatırım konusunda Fenerbahçe iyi bir yolda olsa da yeterince fırsat verilmiyor
Ferdi Kadıoğlu, Barış Alıcı, Berke Özer. Bu üç futbolcu da geleceği parlak isimlerden. Israrla denenen Valbuena, Dirar tercihlerinden artık vazgeçilmiş olsa da hala Barış ve Ferdi’ye yeterince şans tanınmıyor.
5. Forma giyemeyen futbolcular Fenerbahçe’den gönderilemiyor. Ozan Tufan’ı hatırlayan var mı?
Ozan Tufan neredeyse 1 buçuk senedir ortalarda yok. Nabil Dirar, Aatıf, Kameni gibi futbolcuların ağır maaş yükü altında eziliyor Fenerbahçe ve bu futbolcuları elden çıkaramıyor. Futbol Direktörü Comolli bu konuda yetersiz kalıyor.
6. Beşiktaş her seneyi kiralık futbolcularla atlatabileceğini sandı fakat çekirge üçüncüde sıçramıyor
Beşiktaş’ın hücum hattı her sene yenileniyor. Gomez, Aboubakar ve Talisca gibi süper yetenekli futbolcuları çok ucuza kiralamayı başarsa da Beşiktaş, bunun sürdürülebilir bir yöntem olmadığını öngörmesi gerekiyordu. Eldeki en banko forveti olan Negredo’yu son anda satıp yerini doldurmayan yönetim, yükü Şenol Güneş’in omzuna yıkmış durumda.
7. Beşiktaş’ın kadrosu yaşlanmış durumda, bu birkaç yamayla düzelecek gibi değil
Beşiktaş’ın yıldızı olan konumunda olan futbolcularından olan Quaresma 35, Vagner Love 34, Pepe 35, Adriano 34, Atiba 35, Ryan Babel 31, Gökhan Gönül 33 yaşında. Yıllardır kulübeyi işgal eden Mustafa Pektemek bile 30 yaşına geldi saha kenarında. Beşiktaş’ın topyekün bir gençleşme operasyonuna ihtiyacı var.
8. Akhisarspor eski teknik direktörü, kendilerine Türkiye Kupası zaferi yaşatan ve bu sayede Avrupa kupalarına takımı taşıyan Okan Buruk ile sözleşme yenilememesi en büyük hataları
Geçtiğimiz sezon kısıtlı imkanlarla takımını kümede tutmayı başaran ve Türkiye Kupası’nda Akhisarspor’a tarihinde ilk kez bir kupa armağan eden Okan Buruk ile sadece 300 bin Euro yüzünden sözleşme yenilemeyi reddetti Akhisarspor. Avrupa Ligi’nde alınacak bir beraberlikle bunun parası çıkacaktı.
Doğru yönetilmeyen, yeri geldiğinde oldukça eli sıkı olan kulüplerimiz, önemli konuları es geçmekte ve başarının bir istikrar meselesi olduğunu tam olarak kavrayamamaktalar.
9. Avrupa’daki rakiplerimizin de aynı bizler gibi finansal konularda dikkatli olması gerekiyor. Bu yüzden bütçelerini doğru kullanıyorlar. Örneğin, yatırımlarını gözlemci bütçesine ayırıyorlar. Genk örneğini ele alalım, Kongo’dan futbolcu gözlemliyorlar
10 numaralı formayı giyen Mbwana Samatta iki sene önce Kongo’dan transfer edildi. Yalnızca 800bin Euro’ya. Bu parayı tüm kulüplerimiz verebilir ama hiçbir kulüp bu futbolcuyu bulamaz. Çünkü buna ayırdıkları bütçeler yetersiz. Teknik ekipleri yetersiz, ilgileri yetersiz. Şu an piyasa değeri 4 milyon Euro’yu bulan Samatta’nın bir sonraki durağına geçerken en az 10 milyon Euro’ya gideceğini öngörebiliriz.
10. Rodrigues gibi iyi bir performans gösterince ertesi sene sözleşmesi iyileştirilmemeli, verilen astronomik maaşlar normalize edilmeli. Biz kendi elimizle “Sen bu paranın fazlasını hakediyorsun” dersek bu maaş politikasıyla elimiz çok bağlanır
2017-2018 sezonunda Garry Rodrigues’in maaşı 1 milyon 350 bin Euro’ydu ve Galatasaray futbolcusunu ödüllendirmek için bu maaşı 1 milyon 900 bin Euro’ya yükseltti. Bu hamleyi yaparken de sözleşme süresine dokunmadı. Hal böyle olunca yeni gelen transferler için de bu durum yanlış örnek teşkil edecek. Bu durum kulüplerimizi çıkmaza götürecek. Zaten Rodrigues de geçtiğimiz sezondan çok daha verimsiz oynuyor. Bir şey değişmiyor yani.
11. Rakiplerimizin hepsi altyapıdan çıkardıkları futbolcularla oynuyor. Bu kulüplerimiz için hem oldukça karlı bir iş, hem de kulüp kültürüyle yetişen futbolcu için de büyük bir avantaj
Fenerbahçe karşısında mücadele eden Anderlecht takımı, sahaya sürdüğü yedeklerle beraber 14 kişi içerisinde 5 futbolcusu kendi altyapılarının ürünü. Fenerbahçe’de ise bu sayı yalnızca 1. Oğuz Kağan Güçtekin gibi Ozan Kabak gibi yeteneklerimize şans vermediğimiz sürece biz dışarıya bağımlı kalmaya ve her zaman bir transfer talihsizliğiyle karşı karşıya kalmaya mahkumuz.