Dünyanın çeşitli yerlerinde neredeyse her gün benzer yöntemlerle soygun vakalarına şahit oluyoruz. Peki geçmişte durum nasıldı? Tarihteki en büyük soygunlar listesinde küresel şirketler ve politikacılar üst sıralarda yer alıyor. Çalınan paraların miktarı ise insanı hayrete düşürecek cinsten. Bu soygunlar öyle iyi planlanmış ki hikayeleri film senaryolarını aratmıyor. İşte tarihteki en büyük soygunlar…
Unutmadan; soygunun bir sanat gibi işlendiği efsaneleşmiş filmler listemize de göz atmanızı tavsiye ediyoruz!?
1. Büyük maden soygunu (Demokratik Kongo Cumhuriyeti)
Afrika kıtasının ortasında yer alan Demokratik Kongo Cumhuriyeti, sahip olduğu zengin maden yataklarına rağmen dünyanın en fakir ülkelerinden biri olarak kabul ediliyor. Günümüzde halkın önemli bir bölümüne istihdam sağlayan maden sektörü, tamamen devletin kontrolünde. Ancak ülkenin maden gelirleri devlet kontrolündeki Gecamines şirketine aktarıldıktan sonra yok oluyor. Ülkedeki anonim paravan şirketler, madenleri değerinin çok altında satın alıyor. Ardından maden sahalarını gerçek değerinde tekrar devlete satıyor. 2010-2012 yılları arasında Demokratik Kongo Cumhuriyeti bu anlaşmalardan 1,3 milyar dolar gelir kaybı yaşadı. Bu miktar tüm ülkenin yıllık eğitim ve sağlık bütçesinin tam iki katına denk geliyor. Ülke, Birleşmiş Milletler İnsani Gelişme Endeksi’nin en alt sırasında yer alıyor. Dünyanın en yetersiz beslenen insanları bu ülkede yaşıyor. Aynı zamanda çocuk ölüm oranları dünya ortalamasının çok üstünde. Ancak tüm bu istatistiklere rağmen yolsuzluk yapılmasında hiçbir sakınca görülmüyor.
2. Tren Soygunu (İngiltere)
İngiltere tarihinin en ünlü soygunlarından biri 1963 yılında gerçekleşti. Bruce Reynolds önderliğindeki çete, soygunu son derece iyi planlamıştı. 8 Ağustos sabahı Kraliyet posta tren hattının sinyalleri bozularak tren durduruldu. Ardından silahlarla trene saldıran çete, makinist ve diğer görevlileri etkisiz hale getirdi. Trende tam 2,6 milyon sterlin nakit vardı. Çete üyeleri paranın tamamını çalıp ortadan kayboldu. Bugünlerde pek konuşulmasa da 1963 yılında çalınan meblağ inanılmaz bir tutardı. Uzun bir süre ortalarda görünmeyen çete üyeleri yıllar sonra yakalandı. Ancak çaldıkları para hiçbir zaman bulunamadı. Bu soygun Pembe Panter ve James Bond serileri dahil tam altı filme konu oldu.
3. Ferdinand Marcos (Filipinler)
Filipinlerin eski devlet başkanı Ferdinand Marcos, kurduğu otoriter rejim ve yolsuzluklarıyla hatırlanıyor. Başkanın ilk icraatlarından biri yeni anayasayla yetkilerini artırmak oldu. Sonrasında aile üyelerini devletin kilit kademelerine yerleştirdi. 1965- 1986 yıllarında iktidarda olan Marcos ve ailesi; devlet kredileri, rüşvet, zimmete para geçirme, özel şirketleri devralma ve dümdüz devletin kasasından hırsızlık yapma yoluyla Filipinler ekonomisini 5 milyar dolar zarara uğrattı. Marcos ve ailesi kendi ülkesinden çaldıkları paraları yabancı ülkelerin bankasına yatırdı. Ferdinand Marcos’un yaklaşık 20 yıl süren iktidarı halk protestolarıyla son buldu. Aslında Marcos iktidardayken dahi yolsuzlukları biliniyordu. Fakat Filipinler’de demokrasi askıya alınmıştı ve eleştiren herkesin sesi kesiliyordu. Marcos sürgün edildikten sonra soyguna dair sayısız kanıt ortaya çıktı. Yetkililer ülkeden kaçırılan paraların önemli bir kısmını kurtarmayı başardı. Ancak Ferdinand Marcos’un yarattığı tahribat ülke genelinde hala hissedilmeye devam ediyor.
4. Sani Abacha (Nijerya)
Afrika’nın “en açgözlü” diktatörü olarak bilinen general Sani Abacha, Nijerya’yı yönettiği 5 yıl boyunca ülkesinden 5 milyar dolar para çaldı. Abacha’nın soygunu 1998 yılında kalp krizinden öldüğünde ortaya çıktı. Sani Abacha paraları merkez bankasından nakit olarak çalmıştı. Ardından paraları anonim paravan şirketler aracılığıyla dünyanın dört bir yanındaki ülkelerde sakladı. 2020 yılında 310 milyon dolarlık küçük bir meblağ Amerika Birleşik Devletleri tarafından Nijerya’ya iade edildi. Ancak Sani Abacha’nın Nijerya’dan çıkardığı paraların büyük bir kısmı hala kayıp.
5. Jean – Claude Duvalier (Haiti)
Tarihteki en büyük soygunlar listesinde yine bir devlet başkanı yer alıyor. Bebek doktor lakaplı Jean – Claude Duvalier, 1971 – 1986 yılları arasında Haiti’nin devlet başkanlığı görevini yaptı. Dünya Bankası’nın hesaplamalarına göre Duvalier iktidarda olduğu her yıl, Haiti Gayrisafi Milli Hasıla’nın %4.5’ini zimmetine geçirmişti. Günümüzde Duvalier’in çaldığı paraları arama çalışmaları hala devam ediyor.
6. Saddam Hüseyin (Irak)
Irak’ın beşinci Cumhurbaşkanı Saddam Hüseyin, tam 24 yıl iktidarda kaldı. Bu süre zarfında pek çok yolsuzluğun yaşandığı ülkede para çalmak çok sıradan bir olaydı. Bir gün Saddam Hüseyin, oğlu ve asistanını Merkez Bankası’na gönderdi. Saddam Hüseyin asistanına verdiği kağıtta 920 milyon dolar ve 90 milyon avronun oğluna teslim edilmesi gerektiğini yazmıştı. Merkez Bankası müdürünün hayır demesi oldukça zordu. Nakit paranın hacmi o kadar büyüktü ki Saddam Hüseyin’in oğlu paraları kamyonla taşıdı. İşte devletin hazinesinden para çalmak bu kadar kolaydı.
7. İngiltere tahvilleri
Postacı John Goddard’ın görevi belediye tahvillerini bankalara güvenli bir şekilde teslim etmekti. Goddard, 2 Mayıs 1990 günü rutin işlerini yapmak için evden çıktığında soyulacağından habersizdi. Patrick Thomas isimli soyguncu, Goddard’ın evrak çantasındaki tam 301 adet tahvili gasp etmişti. Tahviller toplam 292 milyon sterlin değerindeydi. İngiliz polisi kısa bir sürede hırsızı yakaladı. Ancak tahvillerin bir kısmı hiçbir zaman bulunamadı.
8. Aleksandr Andreevich Panin (Rusya)
Rus siber hırsızı Aleksandr Andreevich Panin “SpyEye” isimli bir yazılımla şu ana kadar tam 1,4 milyon bilgisayara sızdı. Bankalara ve finans sektöründen diğer şirketlere milyonlarca dolar zarar veren Panin, özellikle Amerika Birleşik Devletleri’ndeki kullanıcıları hedef alıyordu. Kurbanlar arasında sadece şirketler değil bireysel kullanıcılar da vardı. Yapılan araştırmalara göre Panin bu zararlı yazılımla yüz milyarlarca dolar para çaldı.
9. Bernie Madoff (ABD)
Bernie Madoff söz konusu olduğunda tarihteki en büyük soygunlar listesindeki diğer isimler oldukça amatör kalıyor. Eski bir borsacı olan Madoff, ABD tarihinin en büyük dolandırıcısı olarak kabul ediliyor. Madoff, 1960 yılında Wall Street şirketi B. L. M. Investment Securities’i kurdu ve tutuklanana kadar başkanlığını yaptı. Şirketi aracılığıyla insanlara umut aşılıyor ve kurbanlarını büyük paralar kazanacağına inandırıyordu. Madoff adeta bir saadet zinciri oluşturduğu için dolandırdığı insanlar şirketine yüklü miktarda yatırım yapıyordu. Ancak o, şirkete yapılan yatırımları kendi şahsi hesabına aktırıyordu. Bu şekilde toplam 65 milyar dolar tutarında vurgun yapmıştı. Yatırımcılar şirketteki yatırımlarını bir süre sonra geri çekmek istediğinde soygun ortaya çıktı. 2009 yılında 11 ayrı suçtan yargılanan Madoff, 150 yıl hapis cezası aldı.
10. Büyük petrol soygunu (Nijerya)
2011 yılında dünyanın en büyük petrol şirketleri olan Shell ve ENI, açık denizlerde bulunan petrol rezervi için Nijerya hükümetine 1,1 milyar dolar ödeme yaptı. Hükümet ise bu parayı olduğu gibi paravan bir şirket olan Malabu Oil & Gas’ın (Nijerya petrol bakanının şirketi) hesabına yatırdı. Aslında Shell ve ENI, Nijerya devletine değil politikacılarına rüşvet vermişti. İtalya, Hollanda ve İngiltere’de Shell ve ENI’nin yöneticileri; kara para aklama, rüşvet, Nijerya devletini ekonomik zarara uğratma gibi pek çok suçlamayla yargılanmaya devam ediyor.
11. Siemens (Almanya)
Dünyanın en büyük şirketlerinden biri olan Siemens, geçtiğimiz yıllarda büyük bir yolsuzluk skandalına imza attı. ABD’nin ortaya çıkardığı olayda, Siemens’in ihaleleri alabilmek için bürokratlara rüşvet dağıttığı açıklandı. Şirket bugüne kadar dünyanın farklı ülkelerindeki bürokratlara 1,3 milyar dolar rüşvet vermekle suçlanıyor. Avrupa ve ABD gibi ülkelerde rüşvet davaları açılmış durumda ancak gelişmemiş ülkelerdeki Siemens skandalının üstü çoktan örtüldü.
Kaynak: 1