Eski işkence aletlerini görmek bile birçoğumuzun yüreğine korku salıyor. Günümüzde insanları zalimce ve olağan dışı cezalardan koruyan yasalar bulunuyor. Ancak tarihte, ceza vermek adına insanlara işkence yapmak serbestti. Krallar, kraliçeler ve din adamlarının hepsi; suçlu, sapkın, cadı ve hain olduğuna inandıkları kişilere işkence yaptırmaktan keyif alırdı. Öyle ki bu insanlardan bilgi almak ya da sadece acı çektirmek için bazı “çılgın” aletler icat edildi. İşte en korkunç eski işkence aletleri…
Uyarı: Görseller rahatsız edici olabilir
Ayrıca bu içeriğe bakmak isteyebilirsiniz: ”Keşke Hiç Öğrenmeseydim” Diyeceğiniz 22 Osmanlı İşkencesi
1. Testere
Eski işkence aletleri arasında yer alan çift kişilik testere, Roma İmparatorluğu’ndan Orta Çağ’ın sonuna kadar hem Avrupa’da hem de Çin’de popülerdi. İnsanları büyük bir çift kişilik testereyle ikiye bölmek, birini cezalandırmak ve işkence etmek için nispeten ucuz ve etkili bir yol olarak görülüyordu. Bazı durumlarda, Çinliler kurbanlarını baş aşağı asmayı severdi, bu yöntem onları daha uzun süre hayatta tutardı.
2. Kafa kırıcı
Mağdurun kafası metal bir çubuğa yerleştirildikten sonra işkenceci krankı bükerek kafayı ezerdi. Önce dişler, sonra çene kırılırdı ve en sonunda gözler yuvalarından fırlardı. Eğer işkence yapılan kişi ölmezse, geri dönüşü olmayan beyin hasarına maruz kalması kaçınılmazdı.
3. Iron maiden
Iron maiden (demir giyotin), önünden açılıp kapanan ve iç kısmı sivri uçlarla kaplı demir bir dolaptan oluşan bir işkence aletidir. Kurban bu işkence aletinin içine koyulduğunda kapı kapatılır ve iç kısımdaki sivri uçlu demirler, insanların organlarını delerdi. Ancak kurban hemen değil, yavaş yavaş kan kaybından ölürdü. Başlangıçta insanlar bunun kurgusal bir işkence aleti olduğunu düşündüler, fakat 1800’lerde Almanya’nın Nürnberg kentinde gerçek bir tane bulundu.
4. Göğüs yırtıcı
Eski zamanlarda kadınlar korkunç işkencelere maruz kaldı. En acımasız eski işkence aletleri arasında bulunan göğüs yırtıcı, kadınlara yapılan işkencelerde büyük bir rol oynadı. Adından da anlaşılacağı gibi, aletin bir parçası kadının göğsüne batırılırdı, diğer parçası ise duvara bağlanırdı. Ardından pençeye benzeyen bu alet kadının göğsünü parçalardı.
5. Pirinç boğa
En korkunç eski işkence aletleri arasında bulunan pirinç boğanın, ilk olarak Perillus adında bir Yunanlı tarafından icat edildiği düşünülüyor. Adından da anlaşılacağı gibi bu işkence aleti pirinç bir boğadır. Kurbanlar, pirinç boğanın içine yerleştirilmeden önce dilleri kesilir ve elleri bağlanırdı. Çevredeki insanlar dinlerken kurbanı içeride kızartmak için boğanın altında bir ateş yakılırdı.
6. Istırap armudu
Istırap armudu muhtemelen en kötü işkence aletlerinden biridir. Dört yapraklı metal bir alet olan ıstırap armudu, işlenen suça göre vajinaya, anüse veya boğaza sokulurdu. Aletin anahtarı çevrildiğinde, metal yapraklar açılır ve büyük bir iç hasara sebep olurdu. Ancak bu alet kurbanın nadiren ölmesine neden olurdu. Yine de oldukça acı verici bir işkence yöntemiydi.
7. Ayak delici
Almanya’da kullanılan ayak delici, insanlara işkence etmenin en kötü yollarından biriydi. Kurbanın çıplak ayağı metal bir ayakkabının içine yerleştirilirdi. İşkenceci yavaşça aletin kolunu bükerdi ve keskin bir çivi yavaş yavaş kurbanın ayağına girerdi. Açılan yara o kadar büyük olurdu ki kurban bakteriyel bir enfeksiyon yüzünden ölürdü.
8. Catherine tekerleği
Catherine tekerleği, Orta Çağ’da popüler bir işkence aletiydi. Kurbanların uzuvları kırılır ve büyük tekerleğin parmaklıklarından geçirilirdi. Daha sonra tekerlek bir direğin üzerine yerleştirilir, kurbanların vücutları sıcak güneşin altında yanmaya bırakılırdı ve kargalar tarafından yenirdi. Bazen tekerleğin üzerine çiviler monte edilirdi.
9. Fare kapanı
Orta Çağ’da birine işkence etmenin ucuz, kolay ve etkili bir yolu fare kullanmaktı. Genellikle kurban bağlanır ve işkenceci kurbanın karnına farelerle dolu metal bir kutu koyardı. Kaçmak için can atan fareler kurbanın midesini delip geçerdi.
10. Demir sandalye
Orta Çağ’da kullanılan korkunç işkence aleti demir sandalyenin üzerinde yüzlerce sivri uçlu diken vardı. İşkenceci, kurbanı bu sandalyeye oturtur, kemerlerini bağlar ve altında bir ateş yakardı.
11. Tean zu
Eski işkence aletleri arasında bulunan tean zu, bir tür Çin işkencesiydi. Kurbanın parmaklarına çubuklar ve ipler bağlayan bir alet kullanırdı. Kurban gerekli bilgiyi vermediği takdirde işkence aleti parmakları yavaşça ezip kırardı.
12. Kolları ve bacakları yerinden çıkaran işkence aleti
Orta Çağ’da kullanılan bu işkence aleti, ikisi bacakları, ikisi de kolları bağlamak için kullanılan dört halatlı ahşap bir yataktır. Kurbanın kemikleri kırılana ve hatta kolları ve bacakları yerinden çıkana kadar yavaşça çekilirdi. Eski işkence aletleri arasında bulunan bu alet, hainlerden bilgi almak için kullanıldı.
13. Filistin askısı
Filistin askısı, İspanyol Engizisyonu sırasında kullanıldı ve insanlara işkence etmenin “muhteşem” bir yolu olarak görülüyordu. Rahipler kurbanın ellerini arkadan bağlar ve sonra Filistin askısını kullanarak onları kaldırıp havaya asarlardı. Bu sırada kurbanın kolları yerinden çıkardı. Tahmin edebileceğiniz gibi bu oldukça acı vericiydi, ancak rahipler durumu daha da kötüleştirmenin iki farklı yolunu daha biliyorlardı. İlki, kurbanı hafifçe indirip ve aniden durdurarak ipin biraz kopmasını sağlamaktı. Diğer yol ise ayak bileklerine ağırlık asmaktı.
14. Azarlama dizginleri
Orta Çağ’daki kocalar, dedikodu yapan eşlerini cezalandırmak için azar dizginlerini kullanırlardı. Kadını susturmak ve aşağılamak için kadının başının etrafına demir bir parça yerleştirilirdi ve bu ağız bölgesini kapatırdı. Çoğu zaman kurban, dedikodu yaptığı herkes tarafından bilinsin diye kasabaya getirilirdi.
Kaynak: 1