Günümüzden binlerce yıl önce, bugün Mezopotamya olarak isimlendirilen bölgede tarihin bilinen en eski uygarlıklarından biri hüküm sürüyordu: Sümerler. Yazıdan astrolojiye kadar insan medeniyetinin temelini oluşturan pek çok farklı alandaki öncü uygulamalar, ilk kez bu kadim uygarlıkta ortaya çıkmıştı. Örneğin endüstriyel tekstil ürünlerini ilk kez kullanan insanlar Sümerlerdi. Çanak ve çömlek gibi gündelik ev eşyalarının yanı sıra tarımsal faaliyet için gerekli olan araç gereçlerin bazıları da Sümerler tarafından icat edilmişti.
Elbette Sümerlerin insan medeniyetine katkısı, yalnızca somut alanlarla sınırlı değildi. Mitoloji, diğer tüm antik medeniyetlerde olduğu gibi Sümerlerin gündelik yaşamında da büyük bir öneme sahipti. Antik Sümer mitolojisindeki tanrı ve tanrıçalar yalnızca Sümerlerin gündelik yaşamını şekillendirmekle kalmamış, takip eden pek çok uygarlık için de önemli figürler olarak varlığını devam ettirmişti. Bununla birlikte bu kutsal varlıklardan bazıları, Sümerler içerisinde ayrıcalıklı bir konuma sahipti. Sümerlerin en sevdiği kutsal varlık ise Ninkasi olarak isimlendirilen bira tanrıçasıydı. İşte Sümerlerin en sevdiği tanrıça, biranın yaratıcısı Ninkasi hakkında bilmeniz gerekenler.
Bira, günümüzden binlerce yıl önce bugünkü Mezopotamya topraklarında ortaya çıkan tüm uygarlıklar için önemli bir besin kaynağıydı
Ancak Sümerlerin, biraya ayrı bir düşkünlüğü vardı. Çünkü antik dönemde biranın ham maddesi olarak kullanılan tahıllar, Sümer medeniyetinin en yaygın ve ucuz tarım ürünüydü.
Buna bağlı olarak yoksul halkın temel yaşamsal ürünlerini de tahıllar oluşturuyordu. İşte bu nedenle bira, Sümerler için yalnızca bir alkollü içecek değil, yaşamsal bir tüketim maddesiydi.
Birayı Sümerler için hayati bir unsur haline getiren başka sebepler de vardı
Kadim Sümer medeniyetinde bira, içme suyundan daha temiz ve sağlıklı bir tüketim ürünüydü! Çünkü Sümerlerin bira üretimi için kullandığı yöntemler, tükettikleri birayı sağlıklı hale getiriyordu.
Modern su arıtma yöntemlerinin düşünce olarak dahi var olmadığı bir dönemde, insan ve hayvan atıkları ile kirlenen su ise, biranın yanında oldukça tehlikeli bir şeydi. İşte dönemin teknik yetersizlikleri ve çeşitli zorunlulukları, birayı döneminin en yaygın ve en sevilen içeceği haline getirmişti. Haliyle Sümerlere birayı bahşeden kutsal varlık da oldukça önemliydi…
Sümerlerin bira tanrıçası Ninkasi, medeniyetin en önemli kutsal varlıkları arasındaydı
Öyle ki kendisinden çok daha güçlü olduğuna inanılan tanrı ve tanrıçalardan dahi daha çok seviliyor, Sümerlerin gündelik yaşamında onlardan çok daha büyük bir yer kaplıyordu.
Ninkasi, Sümer dilinde “biranın hanımı” anlamına geliyordu
Bununla birlikte bazı tarihçiler Ninkasi isminin, “ağzı dolduran kadın” ve “tanrılara bira sunan kadın” gibi farklı anlamlar taşıdığını da düşünüyor. Öte yandan Sümer mitolojisinde, Ninkasi’nin “esas” tanrı ve tanrıçalar için bira mayalamak ve onlara bira sunmak gibi vazifelerinin olduğu biliniyor.
Sümerler, bira içilen herhangi bir şehri Ninkasi’nin şehri olarak nitelendiriyordu
Yani Ninkasi’nin diğer tanrı ve tanrıçalardan farklı olarak koruyuculuğunu üstlendiği bir şehir yoktu. Bununla birlikte Ninkasi adına, diğer bazı güçlü tanrı ve tanrıçalar için inşa edilen görkemli tapınaklar da inşa edilmemişti.
Çünkü Sümerler, bira içilen herhangi bir şehri hatta herhangi lokal bir bölgeyi dahi Ninkasi ile ilişkilendiriyordu. Bira ise neredeyse tüm Mezopotamya’nın en yaygın ve sevilen içeceğiydi. Bir başka ifadeyle Ninkasi, kadim medeniyetin hemen her noktasındaki en önemli tanrıça olma ayrıcalığına sahipti.
Ninkasi, tarihin bilinen ilk edebiyat eserlerinden birinde yer alıyor
Bölgede yapılan çalışmalarda milattan önce 1800 yılından daha eski bir döneme tarihlenen bazı yazıtlar ortaya çıkarıldı. “Ninkasi İlahisi” olarak isimlendirilen yazıtlarda, bira tanrıçasına övgüler içeren antik şiirler yer alıyordu. Bunun yanı sıra biranın ne denli lezzetli ve faydalı bir içecek olduğu anlatılıyor, biranın ruha ve karaciğere iyi geldiği, içen kişiye mutluluk ve sağlık vereceği ifade ediliyordu. Ancak Ninkasi İlahisi’nde anlatılanlar bunlarla sınırlı değil.
İlahide Sümerler döneminde yaygın olarak kullanılan bir bira tarifine de yer veriliyor. Sümerlerde biranın nasıl hazırlandığı, hangi malzemelerin kullanıldığı son derece detaylı ve anlaşılır bir şekilde anlatılıyordu. Öyle ki Amerika Birleşik Devletleri merkezli bir bira şirketinin, binlerce yıllık Sümer tarifi ile bira ürettiği ve oldukça başarılı bir sonuç elde ettiği biliniyor.
Yalnızca biradan sorumlu bir tanrıça değildi
Biraya dair her şey, Ninkasi’nin sorumluluk alanına giriyordu. Sarhoşluk, bira yapımı, hasat, aşk ve sanat gibi pek çok kavram ve olgu, Sümer gündelik yaşamının merkezinde bulunan birayla, buna bağlı olarak da Ninkasi ile ilişkiydi…
Kaynak: 1