Spor, sağlıklı bir yaşamın olmazsa olmazları arasında yer alan unsurlardan biri. Ancak sporu, uzun yürüyüşleri veya yorucu egzersizleri düzenli hale getirmek pek kolay değil. Büyük bir hevesle spor yapmaya başlayan ancak birkaç hafta sonra egzersizlere “geçici olarak” ara veren insanların sayısı hiç de az değil. Çünkü düzenli şekilde spor yapmak hem fiziksel hem de zihinsel olarak hayli zorlayıcı. Üstelik yalnızca birkaç adımdan oluşan egzersiz programları bile dakikalar sürüyor! Evet, çok sayıda insan spor yaparken zamanın normalden daha yavaş aktığını hissediyor. Peki, ama neden? Spor yaparken zaman neden yavaş geçiyor? Bilimin bu ilginç soruya verdiği şaşırtıcı yanıtlar var. Detaylara birlikte bakalım.
Spor, gerçek anlamda sağlıklı bir yaşamın olmazsa olmazları arasında yer alıyor
Ne var ki yoğun egzersiz programlarına düzenli şekilde devam etmek pek kolay değil.
Pek çok insan spor yaparken zamanın normalden çok daha yavaş aktığını hissediyor
Peki, ama neden? Bu ilginç duyguya ne sebep oluyor? Spor sırasında zamanın yavaşlaması gerçekten mümkün mü? İşte tüm bu sorulara yanıt verebilmek için Alman bilim insanı Albert Einstein’ın ünlü görelilik teorisine başvurmak gerekiyor.
Einstein’ın görelilik teorisine göre zamanın hızı mutlak değil. Algı, referans çerçevesine ve yer çekiminin etkisine bağlı olarak değişebiliyor
İçerisinde olmak istemediğiniz bir durumdayken zamanın neredeyse hiç geçmemesi veya neşeli bir anınızın çabucak sona ermesi, zamanı mutlak bir şekilde algılamadığımıza dair örnekler. İşte geçtiğimiz dönemlerde yapılan bilimsel bir çalışma da spor yaparken zaman algımızın değişebileceğini ortaya koyuyor.
Bilim insanlarına göre efor harcamak, zaman algımızın bozulmasına ve zamanın normalden daha yavaş geçtiğini hissetmemize neden olabilir
Ancak spor yaparken zaman neden yavaş geçiyor sorusuna verilebilecek başka yanıtlar da var.
Spor yaparken zamanın daha yavaş geçtiğini hissetmemize neden olabilecek iki farklı unsur var
Bunlardan ilki beynin aşırı yorulması. Diğeri ise vücut kimyasındaki değişimler
Beynimiz, spor esnasında vücudumuzdan çok fazla sayıda bilgi alıyor. Bu ise beynin aynı anda işlemesi gereken çok sayıda veri ile karşı karşıya kalmasına neden oluyor. Örneğin vücudumuz yorucu egzersizlerle mücadele ederken beynimizin nefes alma hızını takip etmesi, kalp atış hızını ayarlaması, kas hareketlerini koordine etmesi, ağrı veya yorgunluk hissini yönetmesi gerekiyor. Tüm bu çaba, beynimizi olağan zaman algısından uzaklaştırıyor.
Vücut kimyasındaki değişimler de zaman algımızın bozulmasına neden olabiliyor
Fiziksel efor sarf etmek vücut kimyasında önemli değişikliklerin olmasına sebebiyet veriyor. Egzersiz yapmak vücutta ruh halini, uyarılmayı ve odaklanmayı etkileyen dopamin, endorfin ve adrenalin gibi nörotransmitterlerin salınımını artırıyor. Bu da beyin kimyasında değişikliklere ve dolayısıyla zaman algısının farklılaşmasına neden oluyor. Öte yandan Canterbury Christ Church Üniversitesindeki bilim insanları tarafından yapılan araştırmaya göre spor sırasında az veya çok efor harcamak zaman algısının değişimine etki etmiyor. Yani spor sırasında fazla efor harcayan sporcular da az efor harcayan sporcular da zamanın daha yavaş geçtiğini hissedebiliyor.
Kaynak: 1