Süper kahraman dünyası, muhteşem hikayeler ve unutulmaz kötü adamlarla dolup taşarken, bazen perde arkasında işler hiç de beklendiği gibi gitmeyebiliyor! Marvel ve DC’nin yıllardır bizi büyüleyen ikonik düşmanları var: Heath Ledger’ın efsanevi Joker’inden Thanos’a, Green Goblin’den Doc Ock’a kadar uzanan bu karanlık galeride, her biri kahramanlarını sınırlarının ötesine itmekte usta. Gerçekten, bir kötü adamın kahramanı fiziksel ya da zihinsel olarak uçurumun kenarına sürüklemesini izlemek kadar heyecan verici çok az şey var! Ama kabul edelim, her kötü adam altın standartta olamaz! Bazı uyarlamalar öyle kötüydü ki, karakterler adeta karikatürize edildi. DC ve Marvel gibi devasa evrenlerde bile zaman zaman bu tür talihsizliklerle karşılaşıyoruz. Hatta bazı kötü karakterler, kaynak materyalden o kadar uzaklaştı ki, tanınmaz hale geldiler! Yine de, bu iniş çıkışlar kahramanlık hikayelerini daha da ilginç kılıyor. Şimdi gelin, bu karanlık ve renkli dünyayı biraz daha yakından inceleyelim! İşte süper kahraman filmleri tarafından harcanan muhteşem kötü karakterler…
1. MODOK
MODOK, çizgi roman dünyasının en ilginç ve tuhaf karakterlerinden biri. Ancak Marvel evrenine uyarlanması, başından beri imkansız gibi görünüyordu. Karmaşık geçmişi ve abartılı tasarımı yüzünden, onun sinematik evrende nasıl görüneceği bir muammaydı. Derken Ant-Man & the Wasp: Quantumania filmiyle bir şans verildi. Ama ne yazık ki sonuç tam bir fiyasko oldu.
Filmde, MODOK’un hikayesi tamamen değiştirildi. İlk Ant-Man filmindeki Darren Cross’un birden MODOK’a dönüşmesi, karakterin çizgi roman versiyonunu sevenleri hayal kırıklığına uğrattı. Üstüne üstlük, finaldeki vasat ölümü de cabası. Görsel tasarımı ve hikaye işlenişiyle tam anlamıyla harcanan MODOK, belki bir gün hak ettiği bir uyarlamayı görürüz diyerek rafa kalktı.
2. Apocalypse
X-Men: Days of Future Past’ın başarısı sonrası X-Men: Apocalypse büyük bir heyecanla duyurulmuştu. Ne de olsa bu, X-Men’in en büyük düşmanlarından birini sinemada görme şansıydı! Ancak film çıktığında, izleyicilerin hevesi kursağında kaldı.
Apocalypse, olması gerektiği kadar korkutucu değildi. Kostümü ve tasarımı etkileyici olsa da, karakterin ihtişamı ve tehditkarlığı eksikti. Oscar Isaac’ın başarılı performansı bile filmi kurtaramadı. Sonuç? X-Men tarihinin en sönük kötü karakterlerinden biri olarak hafızalara kazındı.
3. Darkseid
DC’nin kendi “Thanos”u olabilecek Darkseid, Zack Snyder’ın büyük hayaliydi. Ancak Justice League filmindeki yönetmen değişikliğiyle Darkseid’in rolü tamamen geri plana itildi. Steppenwolf’un gölgesinde kalan karakter, Zack Snyder’ın yeniden kurgulanmış versiyonuyla biraz daha yer bulabildi ama yine de yeterince parlayamadı.
Darkseid, sinema evreninde bir şey yapamadan sadece “gelecek vaadi” olarak kaldı. DC’nin iptal edilmesiyle birlikte, hikayesinin devamı da rafa kalktı. Böylesine potansiyeli olan bir karakterin harcanması, çizgi roman hayranları için hala büyük bir üzüntü.
4. Mr. Freeze
Çizgi roman dünyasının en sevilen kötü karakterlerinden biri olan Mr. Freeze, Batman: The Animated Series’in “Heart of Ice” bölümüyle gönüllere taht kurmuştu. Ancak 1997’de Batman & Robin filminde Arnold Schwarzenegger’ın canlandırdığı versiyonuyla tamamen hayal kırıklığı yarattı.
Kötü adamın derin trajedisini ve zekasını yansıtmak yerine, aptalca esprilerle dolu, yüzeysel bir karakter sunuldu. Bu parodimsi yaklaşım, Mr. Freeze’in potansiyelini boşa harcadı. Hayranlar, karakterin daha ciddi bir yorumla geri dönmesini dört gözle bekliyor.
Marvel evreninin en büyük tehditlerinden biri olan Galactus, çizgi romanlarda korku ve hayranlık uyandıran bir figür. Ancak Fantastic Four: Rise of the Silver Surfer filmindeki haliyle… kelimenin tam anlamıyla dev bir bulut! Evet, Galactus, dünyaları yutan bir tanrı yerine gökyüzünde süzülen bir gaz kütlesine dönüştürülmüştü.
Bu yaratıcı karar, karakterin korkutuculuğunu tamamen yok etti. Neyse ki, Galactus’un yeni bir versiyonunun Fantastic Four: First Steps filminde görüneceği konuşuluyor. Umarız bu kez hak ettiği ihtişamı görürüz! Süper kahraman filmleri tarafından harcanan muhteşem kötü karakterler yazımıza devam ediyoruz.
6. Cheetah
Wonder Woman hayranları için Cheetah’ın görünmesi tam anlamıyla bir rüyaydı. Çizgi romanlarda Diana’nın en büyük düşmanlarından biri olan bu karakter, canlı aksiyona taşınmıştı. Ancak umutlar yerle bir oldu. Cheetah’ın tasarımı, çizgi roman estetiğini yakalamaktan uzaktı; CGI efektleri ise korkutucu olmaktan ziyade tuhaf görünüyordu.
Filmin asıl hayal kırıklığı yaratan kısmı ise Barbara Minerva’nın (Cheetah) karakter gelişimiydi. Neden kötü birine dönüştüğünü anlamak zordu ve finaldeki dönüşümü de oldukça zorlama hissettirdi. Wonder Woman 1984, yalnızca gişede değil, kötü adam tasarımıyla da sınıfta kaldı.
7. Gorr the God Butcher
Thor: Ragnarok ile Taika Waititi, Thor karakterini baştan yaratmış ve seriyi yeni bir seviyeye taşımıştı. Bu nedenle, Thor: Love and Thunder büyük bir beklentiyle geldi. Hele ki Christian Bale gibi bir oyuncunun, Gorr the God Butcher rolüne hayat verecek olması, beklentiyi katladı.
Ancak sonuç hüsrandı. Gorr, adının hakkını veremeyen bir kötü adam oldu. Filmin “Tanrı Katili” olarak tanımladığı bu karakter, neredeyse hiç aksiyon sahnesine sahip değildi. Gorr’un hikayesi ve motivasyonu yeterince işlenmedi, dolayısıyla Bale’in yeteneği bile karakteri kurtaramadı.
8. Venom
Sam Raimi’nin ilk iki Spider-Man filmi başarıdan başarıya koşarken, serinin üçüncü filmi için beklentiler zirvedeydi. Ancak Spider-Man 3, fazla karakterle dolup taşan bir yapıya dönüştü. Bu durum, Venom gibi sevilen bir kötü adamın hak ettiği şekilde işlenmesine engel oldu.
Venom’un hikayesi yüzeysel kaldı, Topher Grace’in Eddie Brock yorumu ise çizgi romanlardaki güçlü karakterin oldukça gerisindeydi. Venom, hayranlarını büyük bir hayal kırıklığına uğratarak sönük bir şekilde beyaz perdeye adım attı.
Doctor Doom, Marvel evreninin en efsanevi kötü karakterler arasında bulunuyor. Ancak sinema tarihindeki uyarlamaları, bu unvanı hak etmeyen işler olarak kaldı. 2005’teki Fantastic Four filminde, karakterin kötü tasarımı ve zayıf hikayesi eleştirildi. Ancak işler, 2015 versiyonuyla daha da kötüleşti.
Bu film, yalnızca Doctor Doom’u değil, tüm Fantastic Four ekibini kötü yazılmış bir senaryoya kurban etti. Doom’un tasarımı sıradandı, karakter derinliği yoktu ve kötü adam olarak bir tehdit oluşturamadı. Marvel’ın bu ikonik karakteri hâlâ hak ettiği filmi bekliyor.
10. Parallax
Sinemada harcanan kötü karakterler listemizin sonuna geldik. Çizgi romanlarda Parallax, Hal Jordan için en büyük sınavlardan biridir. Sarı ışığın avatarı olarak korkunun vücut bulmuş hali olan bu kötü adam, Green Lantern mitosunun mihenk taşlarından biridir. Ancak 2011 yapımı Green Lantern, bu karakterin potansiyelini boşa harcamaktan çekinmedi.
Parallax, çizgi romanlardaki o korkutucu tasarımıyla değil, dev bir bulut formuyla karşımıza çıktı. Bu durum, kötü adamı bir hikaye unsuru olmaktan öteye taşıyamadı. Film boyunca Parallax’ın varlığı ne kadar “önemsiz” hissettirdiyse, finali de o kadar hayal kırıklığı yarattı. Green Lantern, kötü adamı gibi, izleyicilerin hafızasında silik bir yer edindi.
