Nam-ı diğer Scarface… 20. yy’ın en gaddar, en sert ismi olarak bilinen çete liderlerinden biridir Al Capone. Döneminin en büyük suç örgütlerinden olan Cosa Nostra’nın elebaşı. Öyle ki, onu soruşturmaya cesaret edebilecek çok az devlet görevlisi çıkabiliyor karşısına.
Ancak bu yazımızın içeriğinde suça karşı hayatını adayan bir devlet görevlisinin mücadele öyküsü yerine iki azılı suçlu çete liderinin birbirleriyle olan güç kavgasına yer vermeyi daha uygun bulduk.
Al Capone’a ayak bağı olan Bugs Moran
Fransız asıllı olup çocuk yaşta Amerika’ya yerleşen ve Bugs Moran adıyla tanınan George Clarence Moran, ‘İrlandalılar Çetesi’ olarak ün yapan mafyamatik örgütle Al Capone’un çıkarlarına ortak olmak istemiş ve böylece büyük savaş kaldığı yerden devam etmiştir. Kaldığı yerden devam etmiştir çünkü Moran, çetesinin üçüncü lideridir ve kendisinden önceki iki isim Al Capone’un gazabından kurtulamamıştır.
Bugs Moran, Yeşilçam’da ve Amerika menşeili dönem filmlerinde de bol bol izlediğimiz mafya çatışmalarında olduğu gibi gözünü kırpmadan pervasız takılan bir suç lideridir. Al Capone’un baş belası, ayak bağıdır adeta. Vadide, çukurda ve her yerde bu görevini layıkıyla gerçekleştirmiştir.
Listenin başındaki öncelikli isim oldu
Hal böyle olunca da iyiden iyiye Al Capone’un menziline girmiş ve listede başı çekmiştir. Al Capone, suç dünyasının liderliğinde tek başına oturmak isteğini hiç çekinmeden belirtmiş ve bu yoldaki tek ağır taş olan Bugs Moran’a yok etmeye and içmiştir. Aksi halde, koltuğunda rahat oturamayacağını biliyor tabi.
Katliamın su yüzündeki sebepleri
İrlandalılar çetesinin Al Capone’un cebini dolduracak kaçak içkileri taşıyan iki uçağı düşürmesi Moran için kalemin kırılmasına sebep olan en belirgin 3 olaydan biridir.
Öfkesini bu olayda dizginleyen Al Capone, Moran’ın emriyle gerçekleştirilen iki belediye başkanının öldürülmesi ve kendi adamlarından Jack McGurn’un da öldürülmek istenmesi sonrası kararını kesinleştirir; Moran, selefleriyle aynı sonu paylaşmalıdır.
Kanlı Sevgililer Günü
Al Capone, 14 Şubat 1929’da Bugs Moran’ın adamlarıyla bir depoda toplanacağını öğrenince derhal şeytani planını detaylandırıyor. Bundan iyi fırsat bulamayacağını bildiğinden kusursuz olmasını ümit ettiği bir suikast planı…
Plan belirlenir; depo kılık değiştirilerek basılacaktır
Delikanlılığından ödün vererek adamlarına polis üniforması giydiren Scarface, kendisinin suçlanacağını çok iyi bildiğinden bölgeden uzaklaşma kararı alıyor ve tek adamlığın tadını çıkaracağı günlerin hayalini kurmaya başlıyor.
Polis üniforması ve müfettiş kıyafeti giyen Cosa Nostra çetesinin adamları bir de polis arabası çekiyorlar altlarına ki, senaryo gerçekçilik kazansın.
Depo saat 11:00 sularında basılır ve içeridekiler ‘yat yat yat’ emirlerine benzer polis naralarıyla şoka uğratılır. İrlandalılar çetesinin adamları sahte polislerin direktifleriyle duvar dibine doğru götürülür ve arkaları dönmeleri istenir.
Yanlış zamanda yanlış yerde olan konuk
Çete üyesi olmadığı halde bir üyenin konuğu olarak depoda bulunan bir kişi de çetenin diğer 6 üyesi gibi duvara karşı ayakta bekletilir. Bu katliamdan kendine düşen payı hayatı olacak bu kişi de aynı hazin sonu paylaşır.
Moran’ın hayatını kurtaran tesadüf
Asıl hedefin Moran olduğu bu suikasttan bir tek Moran kurtulur çünkü tesadüfi bir sebepten depodaki toplantıya geç kalmıştır. Geldiğinde ise deponun önündeki polis arabasını fark ettiği için Şener Şen tiplemesi olan ‘Faşo Ağa’ misali olay mahallinden uzaklaşır.
Tabanları yağlayan Moran intikam yeminleri ederken depo kan gölüne döner.
En kanlı 14 Şubat
Bu mafyamatik çatışma organize olarak uygulanan en kanlı suikast olarak bilinir. Faili malum olan bu suikastın ardından suçlanan Al Capone ise o tarihte olay yerinde olmadığını kanıtlayarak hüküm giymekten kurtulur. Ancak vergi kaçakçılığından hüküm giyer.
Bu suikast dönemin gündemine cuk diye oturur ve medyada geniş yer alsa da üç maymun oyunu oynatılmaya devam eder.
Scarface’in yüreği yaralı
Sevgililer Günü katliamının ardından rakibinden kurtulan ve yarattığı korkuyla beslenip büyüyen Al Capone, sanıldığı gibi rahatlamaz. Suç işlemeye, rüşvet vermeye ve bürokratik ilişki ağını geniş tutmaya devam etse de bir zamanlar kabusu olan Moran’ın ölümünden yaklaşık 10 yıl önce frengi hastalığına yakalanır, fiziksel ve ruhsal sağlığı bozulur.
Eski sağlığına kavuşamayan ünlü mafya lideri 1947’de ölür.
Suikast Moran için de sonun başlangıcı oldu
Bu saldırıdan tesadüfen paçayı kurtaran Bugs Moran bir daha gücünü toplayamaz. Prestij yerlerdedir ve Al Capone’un karşısına bir daha çıkamaz. Çeşitli suçlamaların ardından polis tarafından tutuklanır ve Kansas’taki bir cezaevinde kanserden öleceği tarih olan 1957’ye dek eski kudretini özler.