1692-1693 yılları arasında Massachusetts’te gerçekleşen Salem cadı mahkemelerinde (Salem witch trials) birçok kişi yetkililer tarafından aranmamasına rağmen suçlu bulunmuştur. Bu süreçte yaklaşık 150 insan tutuklanıp hapse atılmıştır. Duruşmalara bakan iki mahkeme, onlarca kişiyi cadılıktan suçlu bulup ölüme mahkum etmiştir. Ayrıca suçlulardan beşİ hapishanede ölmüştür. Bu nedenle Salem cadı mahkemeleri, Amerikan tarihindeki en büyük kara lekelerden biridir. İşte Salem cadı mahkemeleri hakkında bilmeniz gerekenler.
Ayrıca bu içeriğe bakmak isteyebilirsiniz: “Cadı Yargılamaları: Orta Çağ’da Bir Cadıyı Tanımanın 10 Yolu”
1. Salem cadı mahkemeleri, açıklanamayan nöbetler geçiren iki kız ile başladı
1692 Ocak ayının ortalarında, yerel Rahip Samuel Parris’in 9 yaşındaki kızı Elizabeth “Betty” Parris ve rahibin 11 yaşındaki yeğeni Abigail Williams, cadılık hastalığından etkilenen ilk kişiler oldular. Kızlar vücutlarını garip pozisyonlara büküp tuhaf sesler çıkardılar ve anlamsız şeyler söylediler. Tıpkı bir nöbet geçiriyor gibiydiler.
Kısa süre sonra, 12 yaşındaki Anne Putnam Jr. ve 17 yaşındaki Elizabeth Hubbard da dahil olmak üzere diğer kızlar da benzer semptomlar göstermeye başladı. 1692 Şubatının sonlarında, geleneksel ilaçlar ve dualar kızları iyileştirmedi. Bunun üzerine rahip, yerel bir doktor olan William Griggs’i çağırdı. Kızların cadılığın kötü etkisi altında olabileceğini öne süren ilk kişi oydu.
Sorgulanan kızlar, Tituba (Parris ailesi tarafından köle yapılan Hintli bir kadın), Sarah Good ve Sarah Osborne’nun cadı olduklarını söylediler. Bu kızların suçlamalarına dayanarak cadı avı başladı. 29 Şubat 1692’de Tituba, Osborne ve Good’un yakalanması için resmi izinler çıktı.
2. Tituba, Salem Cadı mahkemeleri sırasında cadılığını ilan eden ilk kişiydi
Cadı mahkemelerindeki rolü dışında Tituba hakkında çok az şey biliniyor. Çocukken Barbados’ta yakalanıp 1680’de Rahip Parris tarafından Massachusetts’e getirildikten sonra köle yapılmıştı.
Tituba sonunda cadılık yaptığını itiraf etti. Şeytanın kendisine nasıl geldiğini ayrıntılı bir hikaye ile anlattı. İfadesine göre şeytan, Sarah Osborne ve Sarah Good da dahil olmak üzere dört kadın ve bir erkekten çocuklara zarar vermesini istedi. Daha sonra hikayesine çeşitli hayvanlar ekledi.
Tituba’nın ifadesi yangını körükledi ve cadı avını kontrolden çıkardı. Çünkü onun hikayesi etrafta şeytanı işler peşinde olan başka cadıların olduğunu doğruladı. Artık yetkililer hepsini bulana kadar durmayacaklardı.
3. Bridget Bishop, Salem Cadı mahkemelerinde cadılık yüzünden idam edilen ilk kişiydi
Salem cadı mahkemeleri sırasında yargılanan ve idam edilen ilk kişi, ahlaki değerleri şüpheli olduğu düşünülen bir kadın olan Bridget Bishop idi. Bishop’ın, o zamanın püriten değerlerine isyan ettiği bilinmekteydi. Uzun saatler dışarıda kaldı, gece geç saatlerde evinde insanlar vardı ve sık sık içki ve kumar partilerine ev sahipliği yaptı. İkinci kocasının ölümünden sonra üç kez evlenen Bishop, ölen kocasını büyülemekle suçlandı. Ancak daha sonra delil yetersizliğinden beraat etti. Ne yazık ki bu Bishop’un cadılıkla son suçlanması olmadı.
Salem cadı mahkemeleri, ikinci kez cadı olmakla suçlanmasına işaret edecekti. İkinci kocasını büyülemekle suçlandığında yaptığı gibi, Bishop duruşması sırasında bir kez daha masum olduğunu iddia etti. Bir cadının ne olduğunu bile bilmediğini söyledi. Ancak ifadesi ölüm emrini engelleyemedi. Ölüm emrine göre Bishop, cadılık yaparak Abigail Williams, Ann Putnam, Mercy Lewis, Mary Walcott ve Elizabeth Hubbard da dahil olmak üzere beş kadına fiziksel zarar vermişti.
8 Haziran 1692’de imzalanan ölüm emri, 10 Haziran 1692 Cuma günü sabah 8 ile öğlen arasında asılarak ölümünün gerçekleşmesini emretti.
4. Salem Cadı duruşmaları sırasında hayvanlar da öldürüldü
Hayvanların şeytanın işine karışabileceğini düşünen tek kişi Tituba değildi. Duruşmalar sırasında, büyücülük şüphesiyle iki köpek öldürülmüştü. İlk köpeği, ateşli havale geçiren bir kızı büyülemeye çalışmakla suçladıktan sonra vurdular. Ancak köpeğin ölümünden sonra yerel bakan, “şeytan köpeği ele geçirmiş olsaydı, bir kurşunla öldürülmezdi.” dedi. Öldürülen ikinci köpeğin ise bir cadılık kurbanı olduğu düşünülmekteydi.
İlginç bir şekilde köpeklerin rolü burada bitmedi. Yetkililer ayrıca köpeklere Cadı Pastası testi yaparak Salem’deki cadıları bulmak için kullanıldılar. Cadı olduğu düşünülen kişinin idrarı çavdar unu ve külle karıştırıldıktan sonra bir pasta haline getirilip köpeğe yedirilmekteydi. Eğer köpekte kurbanla aynı semptomlar ortaya çıkıyorsa, bu büyünün varlığını gösteriyordu.
5. Dorothy Good, Salem cadı mahkemeleri sırasında suçlanan en genç kişiydi
Daha önce suçlanan Sarah Good’un 4 yaşındaki kızı Dorothy Good, büyücülükle suçlanan en genç kişiydi. Yakalama emrine göre, Edward Putnam tarafından suçlandıktan sonra 23 Mart 1692’de büyücülük şüphesiyle yargılanmak üzere çağrıldı. Ann Putnam, Good’un onu boğmaya ve ısırmaya çalıştığına dair ifade verdi. Good’u, 24 Mart 1692’den 10 Aralık 1692’ye kadar hapis tuttular.
6. Salem cadı mahkemeleri için özel bir mahkeme kurulmuştu
Oyer ve Terminer Mahkemesi, cadı davaları için 1692 yılının Haziran ayında kurulmuştur. Adı, kelimenin tam anlamıyla “duy ve belirle” anlamına gelen Anglo-Fransızca oyer et terminer ifadesinden gelir.
Vali William Phips, İngiltere’den döndükten sonra cadı davaları için yeni bir mahkemeye ihtiyaç olduğunu fark etti. Vali William Stoughton baş sulh hakimi ve Thomas Newton Kraliyet Savcısı olarak görev yaptı. Mahkeme ilk olarak 2 Haziran 1692’de toplandıktan sonra Bridget Bishop’un davasındaki ilk kararı verdi.
7. Bu mahkemelerin devam ettiği dönemde birini cadılıkla suçlamak çok kolaydı
Bu dönemde birini cadılıkla suçlamak için kanıta gerek yoktu. Herhangi bir kişiyi “cadı” diye parmakla göstermek yeterli oluyordu. Salem cadı mahkemelerinde en çok kullanılan kanıt, sanığın hayaletleri aracılığıyla suç işlediğiydi. Bu kanıtlara “spektral kanıt” denmekteydi.
Örneğin Ann Putnam, Rebecca Nurse’u suçlamak için spektral kanıtlar kullandı, İfadesinde “Rebecca Nurse’u gördüm ve o hemen beni etkiledi” dedi. Bu tür kanıtlar, Bridget Bishop’a karşı da kullanıldı. Birçok erkek, Bishop’ın gecenin ortasında onları hayalet biçiminde ziyaret ettiğini iddia etti.
Spektral kanıtlar ancak Vali William Phips’in karısı Mary’yi suçlamak için kullanıldığında “kabul edilemez” olarak kabul edildi. Vali, karısını kurtarmak için davaları durdurmak ve Oyer ve Terminer mahkemesini dağıtmaya çalıştı.
8. Salem cadı mahkemeleri sırasında erkekler de cadılıkla suçlanıp yargılandılar
Cadılığın kadınlar tarafından yapıldığını gösteren klişenin aksine, Salem halkı cinsiyet konusunda ayrımcılık yapmadı. Duruşmalar sırasında idam edilen yirmi kişiden altısı erkekti: Giles Corey, George Burroughs, George Jacobs Sr., John Proctor, John Willard ve Samuel Wardwell Sr.
John Proctor, cadılıkla suçlanan ilk erkekti. Ondan şüphelenilmesinin en büyük nedenlerinden biri cadılıkla suçlanan karısına destek vermesi ve onu suçlayanların yalan söylediğini iddia etmesiydi.
9. Salem cadı mahkemelerinde toplam 29 kişi öldü
On dört kadın ve altı erkek büyücülük yaptıkları gerekçesiyle idam edildi ve diğer beş kişi yargılamalar sırasında hapishanede öldü. Hapishanede ölen kişilerden biri bebekti. Cadılıktan asılmadan önce Sarah Good, gözaltındayken kızı Mercy Good’u doğurdu. Bebek, muhtemelen yetersiz beslenme nedeniyle doğumundan kısa bir süre sonra öldü.
10. Salem’de cadılar yakılmamıştır
Salem cadı mahkemelerinde suçlu bulunan kişiler yakılmadı. Suçlu bulunan kişilerin çoğu asıldı. Ancak tek istisna, mahkemeye çıkmayı reddeden Giles Corey’di. Mahkemeye uymayı reddettiği için üzerindeki tüm kıyafetler çıkarıldıktan sonra ağır tahtalarla kaplandı. Daha sonra, onu yavaşça ezen kalasların üzerine büyük kayalar koyuldu.
11. Salem cadı mahkemeleri sona erdikten sonra suçlananların itibarını kurtarma çabası vardı
Vali Phips cadı davalarına son verdikten sonra yargılamaya katılanların çoğu, yargıç Samuel Sewall ve valinin kendisi de dahil olmak üzere, meydana gelen olaylar hakkında suçluluk ve pişmanlık duyduklarını dile getirdiler. 14 Ocak 1697’de Salem cadı mahkemeleri sırasında gerçekleşen ölümler için bir gün oruç tutulup dua edildi.
1702’de mahkeme, yargılamaları yasadışı ilan etti. Koloni, 1711’de suçlananların haklarını ve iyi isimlerini geri veren bir yasa tasarısını kabul etti ve ailelerine 600 sterlin tazminat verdi. Eşi Sarah ve bebeği Mercy’yi kaybeden ve kızı Dorothy hapse atılan William Good, en büyük tazminatı alan kişilerden biriydi.
Massachusetts, 1957’deki cadı davaları için resmen özür diledi.
Kaynak: 1