Doğaya baktığımızda, hayvanlar alemine şöyle bir göz gezdirdiğimizde hemen hemen tüm hayvanların yavrularına hayatı öğrettiğini görürüz. Kimi 1 ay bakar, kimi bir yıl ta ki bebekleri kendi başlarının çaresine bakacak hale gelene kadar onlara tüm bildiklerini sabırla, oya işler gibi öğretirler. Bu ne erken olur ne de geç, her şeyin bir zamanı, bir yeri, olması gerektiği bir anı vardır.
Neyi önce, neyi sonra öğreteceklerini, yavrularının yuvadan uçmaya ne zaman hazır olduklarını bilirler. Tıpkı insanlar gibi, tek farkla insan yavrusunun hayata hazırlanması çok daha zordur. Çünkü her ne kadar biz medeni onlar vahşi yaşam canlıları olsa da, asıl vahşi yaşam insanların hayatıdır.
Hayvanlara baktığımızda bir şey daha görürüz, sakinlik! Hiçbir hayvan yavrusuna bir şey öğretirken sabırsız, sinirli, gergin, tezcanlı değildir. Yavrusu ne kadar zor öğrenirse öğrensin sabırla göstermeye devam eder, kaç kere görmüşsünüzdür annesi uyuklarken onun kuyruğuyla, kulağıyla, bacağıyla oynayan yavrularını. Peki kaç hayvanın böyle rahatsız edici oyunlar oynarken yavrusuna bağırdığını, kızdığını, tepki gösterdiğini gördünüz? Hiç mi…
Sakin kalmak belki de ebeveyn olmanın en önemli ve en zor parçasıdır. Bunu başaran ebeveynler sağlıklı çocuklar yetiştirmeyi de başarır.
1. Çocuklarına en rahat söz dinleten anne babalar, en “sakin” anne babalardır. Bu ebeveynler çocuklarının herhangi bir davranışına çok abartılı yanıt vermezler.
2. Yani, ne çocuk iyi bir şey yaptığında bunu çok abartırlar, ne de çocuk uygunsuz bir davranış yaptığında aşırı tepkiler verirler.
3. Sakin anne babalar, durumları ayrı ayrı ve tek tek değerlendirmeyi bilirler; hataları kesinlikle genelleştirmezler.
Yani bir olumsuz davranış nedeni ile çocuklarını damgalamazlar.
4. Olumsuz bir davranış gördükleri zaman öncelikle nedenini anlamaya çalışırlar.
Bunun için, dalga geçmeden, suçlamadan, gereksiz sertlik göstermeden, samimi bir merak ile sorular sorarlar.
5. Bu ailelerde kurallar değerler üzerinden tanımlanır.
Örneğin, ailenin benimsediği bir değer dürüstlük ise, yalan söylemeye karşı yaklaşım önce davranışın nedenini anlama, sonra da bunu değerler temelinde düzeltmesini istemektir.
6. Bunun işe yaraması için, aile bireylerinin bu değeri gerçekten benimsemesi ve hayatlarında fiilen uygulamaları gereklidir.
Sadece sözde kalan ancak uygulanmayan değerler çocuklar tarafından benimsenmez.
7. Değerlere dayanan kurallar, gerçekten içselleştirildiği için, devamlı tekrarlanması ve ifade edilmesi gerekmeyen kurallardır.
Öyle ki, iyi işleyen ailelerde kuralların sayısı daha azdır ve aile üyeleri bu kurallara düşünmeye gerek kalmadan uyarlar.
8. “Sakin” anne babalar, çocuklarına duygularını kontrol için birer rol modeli oluştururlar.
9. Sakin olmak, duygularını saklamak veya inkâr etmek anlamına gelmez, tam aksine, bu anne babalar duygularını ve isteklerini karşıdakine kırıcı olmadan ifade etmeyi bilirler.
10. Bu, çocukların mutlaka öğrenmesi gereken bir beceridir; herhangi bir sorun olduğu zaman kontrolünü kaybeden anne ve babaların çocuklarından kontrollü davranış beklentileri kolay kolay yerine gelmez.
11. “Sakin” anne babalar naziktir, ama temel konularda pazarlık yapmazlar, açık ve net komutlar verirler.
Bu durum, yapılması gereken davranışların ve komutların ifadesini çok kolaylaştırır.
12. Birçok anne baba ne yazık ki kararlı olmakla sertliği karıştırmaktadır, “sakin” anne babalar kararlıdırlar ama sert ve kaba değildirler.
13. Gereksiz sert ve aşağılayıcı davranışlar çocukların psikolojik gelişimleri açısından zararlıdır.
Kararlı davranışlar ise sertlik içermez ve çocuğa güvenlik hissi verir.
14. Ceza, çocuk cezayı niçin aldığını biliyorsa, durumla orantılı ise, fiziksel cezalandırmayı, aşağılamayı, hakareti, dışlanmayı, tehdidi içermiyorsa ve herkese aynı şekilde uygulanıyorsa çocukları çok rahatsız etmez.
Yani, adil ceza sorun yaratmaz. Ancak, her çocuğun her bir cezaya karşı en az 4 ödül alabilecek bir ortam içerisinde bulunması gereklidir. Bu, çocuğun iyi olduğu alanlarda desteklenmesi ile mümkündür.
15. Ödüllerin maddi olması hiçbir şekilde gerekli değildir; çocukların takdir edilmeleri onlar için en iyi ödüllerden birisidir.
16. “Sakin” anne ve babalar, sonucu değil, çocuğun çabasını ödüllendirir.
Çocuğun kendi içerisinde gösterdiği gelişmeyi ön plana çıkartır, ufak gelişmeleri fark eder. Tam tersine, ufak sorunları görmezden gelebilir. Devamlı eleştiri yöneltmez, eğer eleştirecekse önce davranışı iyi bir şekilde anlamaya çalışır.
17. “Sakin” anne ve babalar çocukları ile herhangi bir sorun olmadığı zaman da ilgilenir ve güzel vakit geçirirler.
Sevgilerini açık ve koşulsuz bir şekilde sunarlar. Çocukla ilgilenildiği tek zaman çocuğun sorun çıkarttığı zaman ise, çocuklar sorun çıkartmaya devam eder! Ne yazık ki pek çok anne baba sakince oynayan çocuğunu övmez veya ona katılmaz, ta ki çocuk sorun çıkartıp anne ve babasının ilgisini çekene kadar.
18. Unutulmaması gereken nokta, çocuğun sizden ilgiyi ister pozitif ister negatif şekilde olsun alacağıdır.
Eğer çocuğunuzla pozitif bir şekilde ilgilenmezseniz, sizin daha çok zamanınızı ve ilginizi negatif bir şekilde alacaktır.
19. Çocuklarına daha iyi söz dinletebilen anne ve babalar çocuklarının onlara gönderdiği işaretlere karşı duyarlıdırlar.
Bu nedenle, özellikle küçük çocuklarda, çocuk aç, uykusuz, yorgun olduğunda bunu sorun çıkmadan fark eder ve gereğini yerine getirirler.
20. Kısacası, “sakin” anne babalar çocuklarına daha iyi model olurlar.
Çocuklarından bekledikleri davranışları kendileri sergilerler. Tutarlıdırlar, çok fazla dalgalanma göstermezler. Sevgilerini açıkça belli ederler. Sevgileri için şart öne sürmezler. Çocukları ile iyi vakit geçirirler, sorun olmadan onlarla ilgilenirler. Olumsuz durumları tartışmaktan kaçınmazlar, duygularını ve isteklerini ifade etmeyi bilirler. Kuralları kararlı, ancak sert olmadan uygularlar. Adildirler. Olumsuz durumları abartmazlar, bu durumlarda çözüme odaklanırlar.
*Bu yazıda Prof. Dr. Özgür Öner’in şu yazısından istifade edilmiştir.