Hayatımızda zor dönemler yaşadığımızda bir an önce geleceği bilmek ve kararlarımızı ona göre almak isteriz. Bunun için birçok yönteme başvurabiliriz. Bu yöntemler arasında belki de en yaygın olanı fal ve büyüdür. Hatta bizim topraklarımızda “fala inanma, falsız da kalma” diye bir tabir bile vardır. Fakat fal işini bizden daha ileri boyutta yaşayan bir ülke var: Romanya!? Öyle ki, Romanya’da büyücüler ve falcılar vergiye tabi tutulmuş, hatta daha sonra ayaklanmalar baş göstermiş?. Gelin Romanya’da büyücüler ve onların esrarengiz hikayesini birlikte öğrenelim.
Halkının büyük kısmı Ortodoks Hristiyan olan Romanya’da büyücülük ve fal bakmak, oldukça yaygın bir gelenek
Öyle ki, 2011’de çıkan bazı haber kaynaklarına göre ülkenin yüzde 80’i büyü ve fala inanıyor.
Romanya’da falcılık ve büyücülük “mesleğini” ülkede daha çok kadınlar icra ediyor. Çünkü ülke ataerkil bir yapıya sahip ve dolayısıyla kadınların para kazanmak için fazla seçeneği olmuyor
Haliyle, Romanya’da kadınlar kazancı bol olduğu için büyücülük ve falcılık ile meşgul oluyorlar.
Öyle ki, ülkede genç kadınlar 18 yaşına kadar okula gidiyor ancak sonradan anneleri, büyükanneleri veya teyzelerinden eğitim alıyorlar. Bunun sonucunda falcı olup olmamaları ise onların seçimine kalıyor
Aslında kilise, halkı her seferinde fal ve büyüye inanmamaları gerektiği yönünde uyarıyor. ☝️Ancak fala ve büyüye inananlar uyarılara kulak asmıyor
Romanya’da özellikle alkolikler ve evlenemeyen kişiler, falcıların ve büyücülerin kapısını çalıyor.
Drakula’nın ülkesi Romanya’da falcılık o kadar yaygın bir gelenek ki; devlet ekonomik kriz ile boğuştuğu 2010’lu yıllarda büyücüleri, falcıları ve cadıları bir meslek grubu olarak kabul etmek için yasa teklifi verdi
Ancak yasa, göründüğü kadar masum değil. Çünkü devlet, daha çok gelir elde etmek için bu yasayı devreye soktu. Buna göre, Romanya’da büyücüler ve falcılar, tıpkı diğer mesleklerde olduğu gibi devlete vergi ve sigorta primi ödeme gibi bir dizi yükümlülük ile karşı karşıya kaldı?
Falcılar ise haliyle bu duruma karşı çıktı. Hatta Romanya’nın en ünlü falcılarından biri olan Claudia, o yıllarda verdiği röportajda falcılara vergi uygulamasının adaletsiz olduğunu şöyle savunmuş;
“Bu, daha çok insanlara bir yardım. Kartlarla danışmanlık yapmak 30 ley ya da 7 euro kadar tutuyor. Çiftleri bir araya getirmeye ya da bozuk ilişkileri onarmaya yardım etmenin ücreti 50 ley. Onlara bu paradan ödeyecek hiçbir şeyimiz yok. Nasıl ödeyebiliriz? Bu 30 ya da 50 ley üzerinden vergi mi ödeyeceğiz? Bu çok saçma bir fikir. Para alabilecekleri hiçbir yerleri kalmadı da şimdi bizden mi almaya çalışıyorlar”
Öte yandan ülkedeki bazı büyücüler, “yaptıkları işi devletin hizmet sektörü kategorisine almasının falcılığın esrarengiz havasını bozacağını ve işlerini sıradanlaştıracağını” öne sürerek vergi uygulamasına karşı çıktı
Ayrıca büyücüler, “haklarını almak” için meslek örgütleri kurup lobi faaliyetlerine girdiler. Hükümetle, parlamento temsilcileriyle, muhalefetle ve tüketici dernekleriyle görüşmeler yaptılar
Bu görüşmelerde, söz konusu yasanın insanların fal yoluyla geleceği öğrenme özgürlüğünü ellerinden alacağını ispat etmeye çalıştılar
Ancak yaptıkları görüşmelerden sonuç alamayınca hükümeti kara büyü yapmakla tehdit ettiler. Fakat hükümet, hiç oralı olmadı. Hatta tahmini doğru çıkmayan falcılar için para veya hapis cezası getirmeyi gündemine aldı
Haliyle, falcılar bu yasa teklifine de isyan etti. Hatta Romanya’nın ünlü falcılarından Breta Buzea “Falcıları değil; tarot kartlarını cezalandırmaları gerekiyor” diye konuştu
Çünkü onlara göre, bazen fal bakma nesneleri ya da fal baktıran kişiler işlemin sekteye uğramasına sebep olabiliyordu.
Tüm bunlardan sonra Romanya’da falcılar, büyücüler, medyumlar ve cadılar adeta “tek nefes” olup Tuna Nehri kıyısında bir araya geldiler?
Bu esnada büyülü kelimeler okuyup, beddua ettiler ve ellerindeki nesnelere nefeslerini verdiler. Sonunda beddualarını temsil eden nesneleri nehre bıraktılar. Hatta nehre zehirli mandrake filizleri diktiler. Tabii, onların bu tavrını hükümet, gülümsemeyle karşıladı?
Ancak Romanya’nın birkaç hafta sonra Schengen topluluğuna girmesi için yaptığı görüşmelerde; Almanya ve Fransa engeline takılmasını, falcıların kara büyüsüne yoranların sayısı pek de az değildi
Yine de bazı kaynaklar, bu iddianın ortaya çıkmasında falcıların reklam çalışmasının etkili olduğunu söylüyor. Zaten o dönemde büyünün tutmadığını ve hükümetin görevine devam ettiğini söyleyenler de olmuştu?
Sonuç olarak Romanya’da falcılık uzun yıllardır yaygın olan bir gelenek ve hala varlığını sürdürüyor
Hatta cadılar, işi dijitale taşıyıp Facebook gibi platformlar üzerinden yurt dışından da müşteri alıyorlar.? Büyülerini internet üzerinden yapmaya devam ediyorlar
Ancak Romanya’da hurafeler, alay edilen bir şeyden ziyade kültürün parçası haline gelmiş. Hatta eski Cumhurbaşkanı Traian Basescu ve yardımcıları da belli günlerde şeytanı kovduğuna inandıkları için eflatun renkte kıyafet giyiyordu
Öyle ki, Romanya’nın son komünist devlet başkanı Nikolay Çavuşesku ve eşinin de özel bir falcısı vardı
Öte yandan ülkede büyücüler, sivil toplumu bile etkileyebiliyor. Örneğin Greenpeace, saatte altı hektar ormanın yok olduğu Romanya’da; ormanları korumak için influencerlar ya da sanatçılar yerine büyücüler ile iş birliği yaptı
Greenpeace, Irina Primavera adlı büyücüye yasadışı ağaç kesiminin sona ermesi için büyü yaptırdı. Ağaçları kesmek konusunda ısrar edenleri ise lanetlendirdi.