Öğretmen olduğunuzu düşünün, okulda çocukların sürekli yaramazlık yaptığını, koridorlarda koşturduğunu, dersi dinlemediğini ve diğerlerinin de dinlemesine mani olduğunu, vs. Sanırız aklınıza gelen ilk uygulama önce uyarmak, ardından devam etmesi halinde ceza vermek, müdürün odasına götürmek, disipline vermek, vs.
Öğrencilik yıllarımızı çok gerilerde bıraktığımız için şimdiki uygulamalardan bihaber olmamızı lütfen yadırgamayın, müdürün odasına götürmek, ceza vermek, disiplin kurulu, vs. halen geçerli uygulamalar mı tam bilmiyoruz. Ancak yaramaz, uslanmaz, haylaz bir öğrenciyle mücadele yolları çok da değişecek gibi durmuyor.
Fakat Baltimore, ABD’de bulunan Robert W. Coleman ortaokulu çok farklı bir yöntem keşfetmişe benziyor.
Dersi kaynatan, haylazlık peşindeki, uslanmayan çocuklara ceza vermek yerine onlara meditasyon yaptırıyor.
Öğrencileri disipline vermek, müdürün odasına yollamak yerine “Düşünme Zamanı Odası” adını verdikleri bir odaya gönderiyorlar.
Bu odanın ceza odasından bir farkı yok aslında, penceresiz sıradan bir oda gibi, içerisinde lambalar, dekoratif nesneler ve mor yastıklar mevcut.
Davranışlarında sorun olduğu düşünülen öğrenciler odaya alınıyor ve nefes alıp verme egzersizleri ve meditasyon yapmaları için yol gösteriliyor. Sakinleşmeleri için bir uzmanın yardım ettiği öğrenciler, ardından sorunun ne olduğu konusunda yine bir uzmanla verimli bir sohbet gerçekleştiriyor.
Bilimsel olarak bu zihin egzersizlerinin ve meditasyonun önemi büyük.
Yüzyıllardan beridir, özellikle Uzakdoğu’da yoğun olarak kullanılan meditasyon, son zamanlarda modern bilimin odağında ve meditasyonun zihinsel ve fiziksel etkileri hususunda son derece ilginç bulgular elde edilmiş durumda.
Bu konuda yürütülen çalışmalardan biri, meditasyonun insanın mental bir koruma oluşturması konusunda yardımcı olduğunu ve zararlı duygulara karşı bir kalkan oluşturduğunu ortaya koymuş.
Hafızayı güçlendirdiği ise yine aynı araştırmada gösterilen etkilerden biri.
Meditasyon yapmanın insanın dikkatini toplamasını ve odaklanmasını geliştirdiği de ortaya çıkarılan etkilerinden.
Tekrar Robert W. Coleman Ortaokuluna dönecek olursak, okul öğrencilerini sadece meditasyona yönlendirmiyor, bu odada yoga yapmaları için gönüllü olarak hizmet veren bir dernekle birlikte çalışıyorlar.
İlk başlarda bunun çok zor olacağı düşünülmüş, yaramaz, yerinde duramayan, haylaz öğrencileri bir odaya kapatıp, onlardan oturup düşünmelerini istemenin işe yaramayacağı görüşü öne çıkmış.
Ancak şaşırtıcı bir şekilde öğrenciler bunu çok sevmiş ve hepsi bu zihin egzersizlerini keyifle yapmış. Öyle ki artık sadece yaramaz çocuklar değil, tüm öğrencilerin istifade ettiği bir alana dönüşmüş.
Artık öğrenciler, bu dinlendirici, dikkat toplamalarına yardımcı aktiviteyi evlerinde de uygulamaya başlamışlar.
Hatta ebeveynlerine de sinirli, gergin, stresli olduklarında yol gösterip meditasyon yapmaya zorlayanlar olmuş.
Zamanla bu aktivite genişlemeye başlamış ve eğitimcilerin, öğretmenlerin, uzmanların yardımıyla öğrencilere, mesela, çevre bilinci aşılanmaya başlamış.
Bunun sonucunda çevrenin temizlenmesiyle ilgili toplu halde birçok etkinlik gerçekleştirmişler. Yerel parklar, bahçeler ve civardaki çiftlikler el birliğiyle temizlenmiş.
Bu başarılı uygulama haliyle diğer okullara da yayılmış ve Robert W. Coleman Ortaokulu haricinde diğer okullar da bu tür zihin egzersizlerini kendi okullarında uygulamaya başlamışlar.
Öyle ki ünü yurt dışına taşmış ve İngiltere’de bazı okullar da benzer uygulamaları devreye sokmuşlar.
Robert W. Coleman Ortaokulu müdürü, uygulamanın başlamasının ardından sıfır ceza ile yollarına devam ettiklerini açıklamış.
Yakınlarında yer alan ve aynı uygulamayı kullanmaya başlayan Patterson Park Lisesi’nde de suç ve ceza oranlarının büyük oranda düştüğü gözlemlenmiş.
Peki bütün bunların sebebi öğrencilerin meditasyon ve zihin egzersizleri yapmaları mı? Bunun tam olarak doğru olduğunu söylemek zor, ancak büyük etkisinin olduğunu da görmezden gelemeyiz.
Bu tür bir pratik bizim okullarımız için uygun mudur bilemiyoruz.
Ancak çocukları cezalandırmak yerine, yaptıkları yanlışların farkına varmalarını sağlamanın hem bizim hem de onların geleceği için çok daha önemli bir yöntem olduğu kanısındayız.
