Modernleşen dünya, McLuhan’ın deyimiyle “Küresel Köy” oldu ve hepimiz de zaman içinde bu değişime uyum sağlamak zorunda kaldık. Plaza dili işte bu kısımda ilgi alanımıza girdi.
Konuyu dağıtmamak adına, uyum sağlamak yaşamsal olduğu inkar edilmemelidir. Malum, doğal seçilimin anahtar sözcüklerinden biri olan uyum, sosyal yaşamda da kendini gösterdiği için ortama uyum sağlamak adına çeşitli değişikliklere “hoş geldin” diyerek kalıplardan kurtulduğumuzu sandık. Ancak bunu biraz abartmış olacağız ki bambaşka dünyalar yaratır olduk.
Bu durumun en net örneklerinden biri de iş dünyasında yankı bulan ve beyaz yakanın da üstüne düşeni yapmasıyla son şeklini alan değişik değişik özelliklere sahip bir jargon var oldu. “Plaza dili” şeklinde tabir edilen yarısına yakını Türkçe, bir kısmı Fransızca ve geri kalanların da İngilizce kökene sahip olduğu karma ve bir acayip “sözde jargon” türettik.
Bu yazıda modern görünüşlü ve yapmacık dudak hareketlerinin egemenleştiği jargonun A’dan Z’ye örneklerini vermeye çalıştık.
See you sevgili okuyucu.
Plaza Dili: A grubu
Assign etmek: Birine görev verirken sarf edilen bu tamlama listenin ilk örneğini oluştursun. Görüyorsunuz; fiil Türkçe… Geri kalan? Assign edelim lütfen; böyle konuşulmaz.
Attach etmek: Sessiz iletişimin dili nasıl katlettiğini öğrenmek ister misiniz? Mail adresinizi verirseniz, ilgili dokümanları size attach edebilirim.
Fiili Türkçe kullanıp başına gelen sözcüğü doğrudan yabancı haliyle kullanmak… İlginç!
Plaza Dili B grubu
Best practice: Example, konunun best practice’sını bu satırda da görebiliyoruz.
Brain storming: Projelerde beyin fırtınası yapmak önemlidir de bu duruma İngilizce karşılık bulmak… Bu konuda biraz brain storming yapalım mı?
Plaza Dili C grubu
Clarify etmek: Bu yazıdaki tek derdim size dile zarar veren yapıları en samimi şekilde clarify etmekti. Başarabilirsem ne ala…
Clear: Ve bu örnekle de iyice clear olmanız için elimden geleni yaptığımı göstermek istedim.
Collegue: Yazıyı okuduktan sonra durumu collegue ile tartışabilirsiniz tabii.
Concern: Belirtmek isterim ki, bu yapıları anlatamama konusunda concern taşıyorum.
Confidential: Yazıyla, İngilizce’yle ya da beyaz yakayla aramızda bir husumet olduğu düşünülmesi istemem ama bu jargona karşı confidential bir kin beslediğimi inkar edemem.
Cross check: Yazılan kelime ve tamlamaları özellikle Maslak’taki plazalarda cross check yapabilirsiniz.
Plaza Dili D grubu
Deadline: Elbet bu jargonun da bir deadline’ı vardır. Şimdilik ufukta gözükmese bile.
Delete etmek: Ne dersiniz? Gün gelir de delete etmek istediklerimizi gerçekten siler miyiz?
Down olmak: Palaza dili denilen bu jargonla her karşılaştığınızda siz de down olmuyor musunuz? Saçma çünkü.
Plaza Dili F grubu
Farewell: Bu sözcüğü cümle içinde kullanan bir arkadaşım vardı… Bizim için farewell oldu o gün.
Feedback: Olur da bu yazıya dair olumsuz eleştirileriniz olursa memnuniyetle feedback verebilirsiniz.
Focuslanmak: Hayır, bu jargonun içindeki sözcükleri dilimizde kullanınca önünüzdeki işe fokuslanabildiğinizi mi sanıyorsunuz?
Plaza Dili İ grubu
İgnore etmek: Etrafınızda bu şekilde konuşmakta ısrarcı olan varsa kendilerini ignore edebilirsiniz.
Ve K grubu
Kick off meeting: Bu jargondan kurtulmanın yollarını aramak uğruna bir kick off meeting yapabiliriz.
Know how: İnanın bana bu jargonu kullanan o kadar çok kişi var ki, kesinlikle konuya vakıf durumdayız. Başka bir deyişle, eser miktarda değil, gayet bol miktarda know how kazandık.
Bir de L grubu
Lead etmek: Hakkı Devrim’in kemikleri sızlıyor ki, yaşasaydı böylesine bir öze dönüş hareketini lead edebilirdi. Demet Akalın’ın yapacak hali yok.
Ayrıca M grubunu da yazalım
Meeting: İstediğiniz bir tarihte ortak karar vereceğimiz bir yerde konuyla ilgili meeting de yapabilir, nasıl hareket edebileceğimizi kararlaştırabiliriz. Dil önemli. En azından öyle biliyoruz….
Must: Çünkü bu jargondan öze dönmek bizim için bir must.
Hatta N grubu da var
Nice-to-Have: Must olduğunu göremeyebilirsiniz tabii ama bari nice to have olduğunu kabullenelim.
O grubu
Off day: İzin günlerine ne oldu bilinmez ama tatillerin son hali bir şekilde off day olmuş. Oktay Sinanoğlu’nu bir kez daha okusak…
Off the record: Bu bilgileri size off the record olarak vermiyorum. Gayet aleni ve resmi bir şekilde sunuyorum.
Out of Office: Bu söylediklerimi dikkate alın ve şu an bu yazıyı ofiste okuyorsanız bile out of office değerlendirebilirsiniz.
Overload: Anlıyorum sürekli overload oluyorsunuz ama bu konuyu dikkate alın derim…
P grubu
Print almak: Kıyamam! Yazıcıdan çıktı almak zor olduğu için daha başarılı sonuçları print alarak elde ediyoruz.
Push etmek: İlla bu jargonu kullanmayın diye push etmiyorum ama push etsem mi acaba biraz? Bilemedim şimdi.
Q grubu
Qualification: Bence bu jargonu kullanmaktansa dili olması gerektiği şekilde kullanabilecek qualificatione sahibiz.
R grubu
Road map: Bu konuda gerekli olan road mapi hazırlamak hiç zor olmasa gerek. Plaza dili yolu kaybettirebilir.
S grubu
Schedule Etmek: İşte bunlar hep schedule edememekten kaynaklanıyor. Yoksa var ya…
Scorecard: Mesela bir scorecard olsa ve “konuşamayanlar”ı oraya yazsak…
Set etmek: Derhal Türk Dil Kurumuna bir mail atıyor ve mutlak suretle bir toplantı set ediyorum.
Success Story Yapmak: Bir de bu çıktı başımıza… Yeni bir fikir olmayınca plaza jargonunu kullanmayı benimsemek success story oldu bizde.
T grubu
Team: “Ekib”e ne oldu? “Takım” sözcüğü de olur ama team nedir?
Third party: Bu işte kesin bir third party var. Benden söylemesi.
Training: Şirketlere training versem ve “dilimizi katletmeyelim” sloganıyla öze dönüş hareketini başlatsam? Tutmaz, batarım.
To do list: To do list belli; hangi ortamda hangi dili kullanmak gerekiyorsa onu konuş. İkisini karışık konuşma. Çok basit.
Plaza dili sakıncalıdır.
U grubu
Update etmek: Milletçe birçok konuda update’e ihtiyacımız olduğunu kabullenelim.
Plaza Dili ve son grup W grubu
Wrap up meeting: Anlaşılan plaza insanımız wrap up meetingi çoktan yaptı ve böylece plaza dili egemen konumunu elde etmiş.
Şaka bir yana, dile hassasiyet göstermek gericilik ya da kafatasçılık olmadığı gibi özgürlüğün kaçmasını engellemek için gerekli olan önlemler paketinin adıdır. Öyle bir önlemler paketidir ki, tek yapılması gereken nokta, dili doğru kullanmayı istemektir. Detayları bu durumu “önlemler paketi” haline getiriyor ancak bunda da korkulacak bir şey olduğunu aramızda söyleyebilecek bir kişi yok.