Dünya, birbirinden güzel şehirlerle dolu. Bazı şehirler sahip oldukları doğal güzellikleriyle insanları büyülüyor. Bazı şehirler ise binlerce yıllık köklü geçmişleri ve gelenekleriyle. Fransa’nın başkenti Paris’te köklü bir geçmişe sahip olan şehirlerden. Ayrıca Paris, yüzlerce yıldır dünyanın en önemli sanat merkezlerinden bir tanesi. Paris, edebiyattan sinemaya heykelden mimariye kadar pek çok sanat dalı için oldukça önemli bir yer. Ancak, Paris’in başka ilginç hatta ürkütücü özellikleri de var! 18. yüzyılda inşa edilen “yer altı mezarları” sanatın başkentini, aynı anda ürkünçlüğün de merkezi haline getiriyor! Paris Yer Altı Mezarları, yüzlerce metre uzunluğunda tünellerden, gizemli labirentlerden ve binlerce cesetten oluşuyor…Bu yer altı mezarlarını ortaya çıkış sebebi ise oldukça sıra dışı. Paris, her zaman olduğu gibi 18. yüzyılda da oldukça önemli bir metropoldü. Ancak, şehirdeki ölüm oranları çok yüksekti. Şehrin mezarlıkları, Parislilerin cesetleri ile dolup taşmıştı.
Şehrin kalabalık nüfusu, salgın hastalıklara, salgın hastalıklar ölümlere, ölümler daha ise daha fazla ölüme neden oluyordu. Paris, ölülerini gömmek için bir yer bulamıyordu! Bu nedenle, şehirdeki ceset kokusu dayanılmaz boyutlara ulaşmıştı! Ancak çözüm fazla uzak değildi. Paris yöneticileri, uzun yıllardır şehrin altında, madencilik için kullanılan tünelleri, mezarlığa dönüştürmeye karar verdiler! Böylece cesetler, yeryüzündeki mezarlarından, yer altına taşındı. Bu tüneller zamanla farklı sebeplerden genişletildi. Böylece sadece mezarlık olarak değil, farklı amaçlarla da kullanıldı. Kimi zaman, önemli ve korkunç bir turistik mekân haline geldi. Kimi zamansa, Parisli direnişçiler tarafından sığınak olarak kullanıldı. Yüzlerce yıl boyunca, farklı sebeplerden yer altına inmek zorunda kalan insanlar, bu ürkütücü mezarlıkta konakladılar! İşte, Paris Yer Altı Mezarları hakkında bilmeniz gereken 11 şey…
1. Parisli Yahudiler, Paris Yer Altı Mezarları’nda saklandılar
Hem de Paris’teki Büyük Camii sayesinde! 1926 yılında Paris‘te yaşayan Müslüman topluluğu için Paris Büyük Camii inşa edildi. Bu cami, yaklaşık 10 yıl sonra, kapılarını başka bir topluluğa açacaktı. 1940 yılından itibaren Paris’i işgal eden Naziler, şehirdeki Yahudileri sistematik bir şekilde katlediyordu! Pek çok insan, Parisli Yahudilerin yaşamları için bir şey yapmıyordu. Fakat dönemin Müslüman topluluğunun liderlerinden Si Kaddour Benghabrit, Parisli Yahudiler için elinden geleni yapmaya çalışıyordu. Paris Büyük Camii, Paris Yer Altı Mezarları üzerine inşa edilmişti. Bu sebeple, Parisli Yahudiler Büyük Camii içerisinden geçerek yer altı mezarlarına iniyorlardı. Sahte kimlikleri ve güvenli kaçış olanakları hazır hale gelene dek burada saklanıyorlardı.
2. 1793 yılında tünellerde kaybolan bir adamın bulunması tam 11 yıl sürdü!
Paris Yer Altı Mezarları inşa edildiği günden bu yana pek çok davetsiz misafire de ev sahipliği yaptı. Ancak ne yazık ki, bazı davetsiz misafirler yer altı mezarlarından hiçbir zaman ayrılamadılar! Philibert Aspairt ismindeki adam da bu davetsiz misafirlerinden birisiydi. Asparit, 1793 yılında yer altı mezarlarına girdi ve bir daha hiç kimse Asparit’i canlı olarak görmedi. Talihsiz adamın cesedi tam 11 yıl sonra, 1804 yılında bulundu! Üstelik tünellerin çıkış noktasına oldukça yakın bir yerde… Philibert Aspairt, Paris Yer Altı Mezarları’nda yolunu hatta yaşamını kaybeden onlarca örnekten sadece bir tanesiydi.
3. Paris Yer Altı Mezarları, II. Dünya Savaşı sırasında Fransız direnişçiler tarafından kullanıldı
1938 yılında iki doktor Jean Talairach ve René Suttel yüzlerce metre uzunluğundaki tünelleri keşfetmeye ve haritalamaya başladılar. Çünkü Paris Yer Altı Mezarları çok sayıda labirentten ve gizli mezar odalarından oluşuyordu. Yaklaşık 3 sene sonra Paris, Naziler tarafından işgal edildiğinde, iki doktor özenle hazırladıkları haritayı direnişçilere verdi! Böylece Paris Yer Altı Mezarları, Parisli direnişçilerin güvenle ve yollarını kaybetmeden saklanabildikleri bir yer haline geldi. Öte yandan, tıpkı direnişçiler gibi işgalciler de yer altı mezarlarını kullandılar.
4. Mezarların ilk turistleri, kraliyet ailesi mensuplarıydı!
Elbette, Paris Yer Altı Mezarları turistik bir merkez olarak inşa edilmedi. Ancak, insanlar bu ürkütücü yeri önemli bir cazibe merkezi haline getirdiler. Özellikle de kraliyet mensupları. Gelecekte Fransa Kralı olacak olan X. Charles, 1787 yılında yer altı mezarlarını beraberindeki kraliyet üyeleri ile ziyaret etti! Hatta burada bir piknik bile düzenlediler! 1809 yılında ise Paris Yer Altı Mezarları halkın ziyaretine açıldı. Ancak sadece, özel insanlar bu korkunç yeri ziyaret edebiliyorlardı. 1874 yılında ise yer altı mezarlarının ziyaret etmek daha kolay hale geldi. Böylece pek çok insan bu ilginç ve ürkütücü yeri görebilme imkânı buldu. Öte yandan, farklı ülkelerin kraliyet mensupları veya önemli yöneticileri de yıllar boyunca mezarları ziyaret ettiler.
5. Tüneller başlangıçta mezar olarak kullanılmıyordu
Paris Yer Altı Mezarları, başlangıçta farklı amaçlara hizmet ediyordu. Aslında, mezarların yapıldığı tüneller 15. yüzyıldan kalmaydı ve Paris’teki yapılar için taş madeni olarak kullanılıyordu. Bununla beraber, tünellerde büyük mantar çiftlikleri vardı! Çünkü tünellerdeki nem ve ısı oranı, mantar yetiştirmek için oldukça uygundu!
6. 2004 yılında yer altı mezarlarında bir sinema keşfedildi
Paris Yer Altı Mezarları resmi veya gayriresmi yollardan çok sayıda insan tarafından ziyaret ediliyor. Gayriresmi ziyaretlerin ise farklı amaçları var. Kimi suçlular bugün bile tünellerde saklanmaya çalışıyorlar. Kimileri yer altı mezarlarında bir sanat galerisi inşa ediyor. Kim insanların amaçları ise, bu korkutucu yeri biraz olsun neşeli hale getirmek! 2004 yılında yer altı mezarlarında bulunan sinema da bunun en güzel örneklerinden! Polis tarafından bulunan sinema sistemi, çalışır haldeydi. Ayrıca yemek yapmak için malzemeler, koltuklar ve büyük bir film kütüphanesi de mezardaydı.
7. Paris Yer Altı Mezarları hırsızların gözdesi
Üstelik sadece saklanmak için değil! Paris’in metrelerce altındaki bu mezarlar haliyle pek çok yapının da altından geçiyor. 2017 yılında bir grup hırsız, yer altı mezarlarının tam üzerinde bulunan bir şarap mahzenine girdiler. Yer altındaki hummalı çalışmalarının sonunda mahzenin bahçesine girmeyi başaran hırsızlar buradan tam 300.000 dolar değerinde 300 şişe şampanyayı çaldılar.
8. Mezarlardaki ceset sayısı, Paris’te yaşayan insan sayısından daha fazla
Bu bilgi son derece ilginç gibi görünebilir fakat gerçek! Yer altı mezarlarına açıldığı günden itibaren 6 milyon kişinin gömüldüğü tahmin ediliyor! Bugün Paris’te yaşayan insan sayısı ise 3 milyondan daha az. Yani kabaca Paris’in altında, üstündekinden 2 kat fazla insan bulunuyor.
9. Yer altı mezarlarında gizlice dolaşan insanlara verilen özel bir isim var
Bu ilginç ve ürpertici yeri gezmek için yapılması gereken ziyaretçi girişinden bilet almak ve belirlenen saatlerde tünellere doğru ilerlemek. Ancak mezarların ve tünellerin çok küçük bir bölüme ziyarete açık. Bu nedenle “Katafil” olarak isimlendirilen insanlar, yasa dışı yollardan tünellere giriyor ve bu korkunç yerin tadını çıkartıyorlar! Bir “Katafil” tarafından yapılan açıklamaya göre, Katafillerin sayısı yüz binleri buluyor! Bu insanlar, yer altı mezarlarında parti yapmaktan köpeklerini yürüyüşe çıkartmaya kadar değişen etkinlikler yapıyorlar.
10. Mezarlar bazı sanatçıların uğrak noktası
Özellikle de resim ve heykel sanatçılarının! Bazı ressamlar, Paris Yer Altı Mezarları’nın duvarlarını birer tuval olarak kullanıyor! Özellikle de karanlıkta parlayan boyalarla yapılan pek çok resim, tünellerin duvarlarını süsülüyor. Öte yandan bazı heykel sanatçıları da burada yeni eserlerini sergiliyorlar.
11. Mezarlar, yasa dışı eğlencelerin de en popüler yeri konumunda
Milyonlarca cesedin arasında parti yapmak ilginç gibi görünebilir. Ama pek çok Parisli için Paris Yer Altı Mezarları eğlenmek için en ideal yerlerden birisi! Mezarlar, özellikle Cadılar Bayramı gibi özel zamanlarda çok sayıda tematik eğlenceye ev sahipliği yapıyor.
Kaynak: 1