Bana sıkça sorulan sorulardan bir tanesi, henüz deneyimi olmayanların nasıl oyunculuğa başlayabileceği. Henüz oyunculuk özgeçmişinize koyabileceğiniz bir oyunculuk deneyimi olmadığında oyunculuk heveslisi olanlarımızın nereden başlayacakları konusunda kafası karışıyor. Daha bir oyunculuk okulundan ya da kursundan yeni çıkmış ya da hiç bir eğitim almamış oyuncu adaylarının nasıl bir yol izleyeceği konusunda yaşadığı belirsizlik elbette anlaşılabilir bir durum. Anlaşılır, çünkü bir şekilde her aktörün yolu o belirsizlikten geçiyor. Benim de geçti.
Önce iyi haberi verelim: Evet, deneyiminiz olmadan da oyuncu olabilirsiniz. Kimse annesinin karnından deneyimle doğmadı. Herkes bir yerlerden başlamak zorunda. İşin sırrı aslında khareete geçip o deneyimi kazanmak için bir şeyler yapmakta, ben de aşağıda yapabileceğiniz bir kaç şeyi sıralamaya çalıştım. Oyuncu olmaya bir kere karar verdiyseniz eğer, deneyimsiz bir oyuncu olarak yapmanız gerekenlerin planını çıkarmalısınız. İşin sırrı burada. Ana amacınız oyunculuk özgeçmişinizi; deneyim, eğitim ve yetkinliklerle geliştirmek olmalı.
Deneyimsiz bir oyuncu adayının kariyerlerini ilerletmek için yapabileceği bir çok şey var; ve hepsi de aslında birbiriyle iç içe. Bazıları iş bulmakla alakalı, bazıları da sizi oyunculuk açısından geliştirecek ve aday olarak tercih edilmenizi sağlayacak konular.
O halde hadi başlayalım. İşte oyuncu olmak isteyip de henüz deneyimi olmayan aktör ve aktris adayları için 7 ipucu:
1. Okuyun ve Araştırın
Oyunculuk bir meslek, bir iş. Önce bu işin içini dışını anlamanız gerekiyor. Okuyun, daha çok okuyun, daha da çok okuyun… Ve araştırın. Elbette nasıl daha iyi olabileceğinizle ilgili kendinizi geliştirin ama orada kalmayın. Kimler bu işin içinde? casting ajansları, menejerler, yapım şirketleri, yönetmenler, diğer oyuncular. Kendi pazarlamanızı nasıl yapacaksınız? Eğer bunlar ve benzeri konularda bilgi sahibi olursanız; hem kendinize güveniniz artacaktır, hem de varmak istediğiniz nokta ve oraya nasıl gidebileceğiniz konusunda bilginiz.
Yaşadığınız yere göre, oyunculuk konusunda ilerleyebilmek için izleyeceğiniz strateji elbette biraz değişecektir. Siz işin detaylarını öğrendikçe, kendinize özgü hareket planınızı oluşturmanız kolaylaşacak, ve bu yazı ve benzerlerinden genel tavsiyeler almaya ihtiyacınız azalacaktır.
Sadece bununla bitmiyor elbette, okumak ve araştırmak oyuncunun oyunculuğunu da geliştirecektir. İyi ve gerçekçi bir oyuncu olabilmek için oyunculuk tekniklerini araştırın, haklarında bulabildiğiniz yazı ve kitapları okuyun. Temel metinleri okumayı da ihmal etmeyin. Tabii sadece okumakla kalmayın, kitaplarla oyunculuğu öğrenemezsiniz. Öyle ya da böyle bu teknikleri öğreten bir ya da bir kaç oyunculuk kursuna da gitmeniz gerekecektir. Yine de deneyimsiz bir oyuncu için kendi kendini eğitmek paha biçilemez faydalar sağlayacaktır. Hayal gücü ve yaratıcılığınızı da bu arada geliştirmeyi ihmal etmeyin.
2. Hemen Taşınmayın
Elbette özellikle İstanbul oyunculuk yapmak isteyenler için birçok imkana sahip ve eğer zaten İstanbul’da yaşıyorsanız, güzel. Eğer bu işe başka bir şehirde başlayacaksanız, paniklemeyin. Büyük bir ihtimalle yaşadığınız yere yakın bir çok imkan var ve deneyim kazanmak için daha az rekabetle karşı karşıyasınız. Bir bakmışsınız özgeçmişiniz deneyimlerle dolmaya başlamış bile.
İstanbul sadece rekabetin çok olduğu bir yer değil aynı zamanda pahalı da. Eğer daha küçük bir yerde yaşıyorsanız, yerel fırsatlarla ilgilenip para biriktirmeye, o sırada da kendinizi geliştirmeye odaklanın. Oyuncu olmaya karar verdiğinizde ilk işiniz bavulları toplayıp İstanbul’a taşınmak olmasın. Bu kararınızın size uygun olup olmadığını, uzun süre böyle bir hayat yaşamak isteyip istemediğinizi olduğunuz yerde deneyerek öğrenin; bu sırada da hareket planınızı harekete geçirip gerçekleştirebildiğiniz kadarını yapmaya başlayın ve özgeçmişinize fayda sağlayacak işler yapın.
3. Yerel Fırsatları Değerlendirin
Bıraktığımız yerden devam edelim, hedefiniz acele etmek yerine yavaş ve emin ilerlemek olmalı. Oyunculuk bir 100 metre yarışı değil, bir maraton derler ve doğru söylerler. Bu işe acele ederek giren elindekileri gerek enerji gerek maddi olarak tüketir, bu sektör buna müsait bir sektör değil. Eğer çok küçük bir şehirde ya da köyde yaşamıyorsanız, bulunduğunuz yer size oyunculuk için fırsatlar sunacaktır. Eğer deneyiminiz olmadan oyuncu olmanın yollarını arıyorsanız, işte size hızlı ilerlemenin yolu – daha az rekabet bulunan bir pazar.
Ne tür fırsatları kovalamalısınız? Aslında, her fırsatı; size oyunculuk yapma şansı veren her fırsatı. Bu noktada yapmanız gereken, oynayabildiğiniz kadar çok oynamak, elinize geçen her fırsatı değerlendirmek. Yerel tiyatrolar, halk eğitim merkezleri, tiyatro kulüpleri, amatör oyunculuk atölyeleri, öğrencilerin projeleri, yerel reklamlar, Youtube kanalları. Her şey.
Eğer büyük bir şehirde yaşayacak kadar şanslı (ya da şansız) iseniz; o zaman daha çok imkan olduğunu zaten biliyorsunuz, ama rekabet de ona göre fazla olacaktır. Yine de aktif olarak iş bakmanız, seçmelere girmeniz ve ayağa kalkıp oynayabileceğiniz her şeyi denemeniz gerekiyor. Bir oyunculuk kursuna ya da atölyesine yetecek kadar paranız olduğunda da (aslında çok uygun fiyatlı olanları da var), muhakkak o yatırımı yapmalısınız. Hedef mümkün olan her şekilde özgeçmişinizi oluşturmak. Mümkün olan her şeyi koymaya uğraşmalısınız. Başlarken önünüze gelen her projeye atlayın. Proaktif olun!
4. Özel yetenekleriniz üzerinde çalışın
İyi bir aktör olmak, her zaman önceliğiniz olmalı. Ama bu oyunculuğunuza katkıda bulunacak ve size daha fazla iş getirebilecek özellikler kazanmamanız manasına gelmiyor. Bir çok aktör bu konuyu atlıyor ve kendilerini aslında çok basit bir şekilde alabilecekleri işler için değerlendirilmenin dışında bırakıyor. (Yazar, burada kendisine de kızmaktadır, eğer dört nala ata binmeyi bilseydi şu anda ve önümüzdeki bir kaç ay bir dizi setindeydi.)
Her zaman, bir yönetmenin yapımda kullanabileceği bir şeyleri yapabilmek faydalı. Eğer bir müzik aleti çalabiliyorsanız veya daha da özgün bir şeyler mesela tek tekerlikli bisiklete binmek – harika. Bu yetkinliklerinizi daha da geliştirin ve özgeçmişinize koyun; göreceksiniz ki oyunculuk deneyimi kazanmanıza fayda sağlayacak. Ama orada kalmayın, yeni şeyler öğrenmeye ve ustalaşmaya gayret edin, nasıl yapıldığını biliyor olmaktan çok en azından profesyonelmişsiniz gibi duracağınız kadar.
Ne mi öğrenmelisiniz? Herhangi bir şey olabilir, aslında. Hokkabazlık, aksanlar, lisan, müzik aletleri, spor dalları, dövüş sanatları, sihirbazlık ve daha niceleri. Sıradan olmayan şeyleri deneyin ve özgeçmişinize koyun, özellikle de nasıl yapılacağını biliyorsanız. Özel yetenekler özgeçmişinizin odaklandığı yer değil (ve zaten o yüzden de genellikle en aşağıda yer alır), ama kim bilir o yetenekler belki de büyük bir yapımda hatırı sayılır bir rol almanızı sağlayabilir.
5. Pazarlamanız üzerinde çalışmaya başlayın
Oyunculuk deneyiminiz olmadığında ve bu tavsiyeyi uygulamaya çalıştığınızda, muhtemelen her gün sette ya da provada olmak gibi bir derdiniz olmayacaktır. Yani, elinizde bir miktar boş zamanınız olacak ve siz de bu zamanı oyunculuk kariyerinizi ilerletmek için kullanabilirsiniz.
Kendinizi pazarlayabilmek ve markalaştırmak için kullanın bu zamanı. Şimdilik size çok faydası dokunmayabilir ama şimdiden başlarsanız belirli bir deneyiminiz olduğunda sizi yeni yeni pazarlama ve markalaşma üzerine kafa yoran aktörlerin olduğu sürüden ayıracaktır. Yapmanız gereken öğrenilmesi ve yapılması kolay bir kaç şey var. Hepsi internet üzerinden olduğu için özellikle daha kolay ve ucuz. Şunlara dikkatinizi çekmek isterim.
Sosyal meyda profilinizi oluşturun: Facebook, Twitter, Instagram, Youtube ve uygun olduğunu düşündüğünüz diger kanallar.
Web sitenizde ve sosyal medya da aktif olun. Bir şeyler paylaşın ve başkalarıyla iletişime geçin.
Diğer aktörlerle, yönetmenlerle, yapımcılarla, senaristlerle ve sektörden diğer insanlarla iletişime geçin. Gerekirse kendinize bir liste oluşturun (ve oraya beni de koyun)
Bütün bunları internette yaparken, internet dışında da ilişkiler kurun. Çok az tiyatro ve film yapılan küçük bir şehirde yaşıyor olsanız dahi, olduğunuz yerde diğer oyuncu, yönetmen, yapımcı adayları da olma ihtimali çok yüksek ve onlar da aynı şeyi yapmaya çalışıyorlar. Onların nerede olduğunu bulun, ve iletişim kurun. Belki beraber bir şeyler üzerinde çalışmaya başlayın.
Eğer yeteri kadar denerseniz, o zaman zaten çalışmakta olan profesyonellerle de bağlantıya geçebilirsiniz. Onlarla tanışmak biraz daha zor olabilir, özellikle de deneyiminiz olmadan oyuncu olmaya çalışıyorsanız; ama eğer dikkatlerini çekebilirseniz, bu bağlantıları kullanın ya da ilerisi için saklayın. Bir gün lazım olacak.
6. Reddedilmeye alışın
Reddedilmek bu işin bir parçası, hatta büyük bir parçası… İlginçtir bir çok sanatçı adayı bu yüksek rekabetli pazarda oyuncu, şarkıcı, dansçı olmaya karar verdiğinde bunun farkına varamıyor. Ne yazık ki, bu işin gerçeği bu, herkes reddedilir, reddedilmiştir. Diğer dallardan farklı olarak, siz reddedilmenin son derece normal olduğunu kabul etmek zorundasınız. Kişisel bir durum değil, buna içerlemeyin. Reddedilmeniz illa kötü bir oyuncu olduğunuz ya da yanlış bir şey yaptığınız manasına gelmiyor.
Bir an için, bir proje için oyuncuları sizin seçtiğinizi düşünün. Elinizde tek bir rol var ve yüz kişi başvurdu. Elli tanesi de aslında oldukça iyi oyuncular… Ellisini de işe alabilir misiniz? Hayır, alamazsınız. Bir tane seçmelisiniz ve zor bir iş. Hiç kimse sizin başarısız olmanızı istemiyor ama işin doğası gereği bir çok kez reddedileceksiniz.
Demek istediğim, kendinizi bir an önce reddedilebileceğiniz bir pozisyona sokmanız. Reddedilmek konusunda rahatlayın. İnanın, eğer bir oyuncunun sahip olması gereken bir özellik varsa, o da bu. Kolay değil, ama sizi bir çok kargaşadan kurtaracak ve doğru yola girmenizi sağlayacaktır. Bu aşamada, kazanmak için değil başarısız olmak için çıkın ortaya. Çıktığınızda elinizden gelenin en iyisini yapın, deney yapın, oynayın ve süreçten keyif alın. Denemeyeceğiniz tek şey bir oyuncu olarak başarısızlıktan kaçmak, buna hiç kalkışmayın.
7. Son olarak sabırlı ve istikrarlı olun
Aslında yukarıda değindiğim 6 ipucu sizi deneyiminiz olmadan bir oyuncu olmak konusunda ilerletmek için yeterli. Eğer dediklerimi uygularsanız, bir yıl gibi bir sürede gelişmeleri göreceksiniz. Birçok oyuncu adayı bu sürede bu işi bırakmış olacak.
Eğer kendinizi ciddi olarak; herhangi bir şekilde deneyim ve eğitim kazanmaya, kendinizi pazarlamaya, internetteki varlığınızı ve sosyal ağınızı geliştirmeye ve reddedilmeyi kabul etmeye hazırlarsanız; bu süre yaklaşık bir iki sene alacaktır. Evet, uzun bir süre ama hatırlayın ne demiştik, oyunculuk bir 100 metre yarışı değil bir maraton. Sürecin keyfini çıkarın ve ileriye bakın.
Önemli olan, aklınızın bir kenarında sonunda sektörün nasıl işlediğini, oyunculuğun ne demek olduğunu ve aslında bu işi çok sevdiğiniz konusunda ciddi olduğunuzu biliyor ya da çok yakın bir zamanda bilecek olmanızı tutmanız. Kendinizi aslında bir temel atıyormuş gibi, oyunculuğunuzu inşa ediyormuşsunuz gibi ve bir sonraki büyük adıma hazırlanıyormuş gibi hissedeceksiniz. O yüzden sabırlı olun. Bu çok önemli, çünkü en başta sonuç alamayacaksınız. Adı üzerinde sonuç başta olmaz. Deneyiminiz olmadan oyuncu olmayı öğrenmek imkansız değil ama emek istiyor. Aynı zamanda zaman, emek, ve hatta para olarak karşılığını hemen alamayacağınız bir yatırım manasına geliyor.
Ama kararınızın arkasında durun ve zamanla önceden yaptığınız çalışmaların sonuçları akmasa da damlamaya başlayacak ve o noktada “ha, demek buymuş, şimdi anlıyorum” diyeceksiniz.
Tekrarlayacak olursak:
-Çok okuyun, çok araştırın, kendinizi eğitin
-Yeteneklerinizi geliştirin ve işinizi sevin
-Yerel fırsatları kovalayın
-Acele etmeyin, yavaş yavaş ilerleyin
-Kendinizi pazarlayın ve sosyalleşin
-Kendinizi bir insan ve bir oyuncu olarak geliştirin
-Sabrı ve sürekliliği elden bırakmayın.