“Bilim ve inanç iki ayrı unsurdur. Birleşirse devrim yapabilirsiniz.”
Gerçekten bir devrime imzasını atarak pek çok kuramı ortaya koyan ve bilime fayda sağlayacak kurumların gelişmesinde büyük emekler harcayan ünlü Matematikçi Cahit Arf’ten başkasına ait değil bu söz. Gün içinde elden ele dolaşan paranın üzerinde yattığı halde fark edilmeyen ama paradan daha değerli olan Cahit Arf, bilimin ışığının yayılmasına katkı sağlayan TÜBİTAK’ın kuruluşunda canla başla çalışan insanlardan. İşte bilime gönül vermişlere ilham kaynağı olacak o insana dair ne varsa buraya not ettik.
Balkan Savaşları’nın yıkıcı etkilerinden nasibini almış olan Cahit Arf, 1910 yılında doğduğu Selanik’teki güzelim evlerinden çıkarılarak mübadeleye zorlandı ve ailesiyle birlikte İstanbul’a yerleşti
Cahit Arf’in Beşiktaş Sultaniyesi’nde başlayan eğitim hayatı, İstanbul Sultaniyesi’nden sonra taşındıkları şehir olan İzmir’de devam etti
Matematiğe ilgisi oldukça zayıf olan Cahit Arf’in dil bilgisine yatkınlığı vardı ancak daha sonra tanıştığı ve asıl mesleği dişçilik olan öğretmeni sayesinde matematiği sevdi ve ondan çok şey öğrendi
En çok geometriye merak saran Arf, liseyi ise Paris’te okumuş ve daha sonra yüksek öğrenim görmek için Avrupa’ya gönderilmek üzere aday gösterilince Fransa’da sınavını geçtiği iki alandan birini seçmek durumunda kalmış
Bilimle politika arasında bir ikilem yaşasa da bilimde karar kılması onu şimdi olduğu yere getirdi ve bir süre Galatarasay Lisesi’nde öğretmenlik yaptıktan sonra Göttingen’e doktora yapmaya gitti
Bilimle ilgili pek çok gerçeküstü görüldüğü bir zamanda aniden gelişen cebirsel sayılar teorisindeki çalışmaları takip Cahit Arf, Takagi adındaki bilim insanının ve Artin adlı bir matematikçinin ortak çalışması olan Class Field Teorisi’nin bir parçası olmak istedi
Komütatif durumlara karşı bir teori gelişmek için doktora çalışmalarını Class Field Teorisi üzerine yapacağını bildirdi
Teorinin imkansızlığı üzerine Cahit Arf ile konuşan Alman matematikçi Helmut Hasse’ın aksine, doktorasını tamamlayarak Hasse-Arf Teoremi adını verdiği çalışmasında sadece ikinci dereceden denklemlere kadar indirgenmesi mümkün olan geometri problemlerinin çözülebileceğini ispatladı
Hasse, bu teoriyi Arf değişmezi adıyla yayınlamasını önererek teorinin hakkını Arf’e teslim etti
Sayılar teorisi üzerine çalışmalarına devam eden Arf, karesel yüzeyleri anlamlandırmaya çalışarak Arf sabitleri adını verdiği teorisini ortaya koyduğunda takvimler 1941 yılını gösteriyordu
Arf halkaları gibi teorilerle de çalışmalarına devam eden muhterem bilim insanı, matematiğe tutkulu bir şekilde bağlanmış oldu
TÜBİTAK’ın kuruluşunda rol oynayan ve İnönü Armağanı ile TÜBİTAK Bilim Ödülü’nü kazanan Cahit Arf, kurumun ilk bilim kurulu başkanlığını yaparak gelişmesini sağladı
1983’ten 1989 yılına dek Türk Matematik Derneği’nin başkanlık koltuğunda oturdu
1997 yılında ise takvimden daha aralık ayının son yaprağı düşmeden hasta kalbine yenik düşen Arf, hayata gözlerini yumdu. 2009 yılında da 10 TL’lik banknotların arkasına yerleştirilerek adı yaşatılıyor