Gözlerini sokak kedisi olarak dünyaya açan kediler için gelişim macerası gerçek bir mücadele içeriyor. Kaptıkları hastalıklara anne sütüyle direnç kazanabileceklerken çeşitli nedenlerden ötürü annelerini kaybettiklerinde ise yaşayabilmeleri daha da zorlaşıyor. Bu koşullara bir de doğuştan sakat olmayı ekleyebilir misiniz?
Güney Kore sokaklarında sokak beslemesi yapan hayvanseverler fark ediyor ilk önce onu.
Tombiş sarman bir kedicik, ön patilerindeki dirseklerin üzerine basarak ilerliyor, adeta patilerini açar gibi yardım dileniyordu.
Üstelik sokakta dolaşırken ağır yürümesi de yoldan geçen bir aracın altında kalma tehlikesini arttırıyordu.
Onun bacaklarını bu hale getiren şey ise doğuştan eksik olan hücreleri ve eklem rahatsızlıklarıydı. Birçok yavru kedi aslında hücre ve elastik doku eksikliğiyle dünyaya geliyordu.
Öldürücü olmayan bu hastalık, ekstra sevgi ve ilgi ile yenilebiliyor; minnoşlara uzun bir ömür verebiliyordu. Hayvanseverler de onu oracıkta bırakmadı ve tedavisini üstlendi.
Veterinerdeki süreç tamamlandığında yeni ailesi onu bekliyordu. Yaşayacağı evdeki diğer kedilerle birlikte eve girer girmez kedi yatağına yatan minnoş sonunda rahatlamış ve huzurluydu. Evindeydi.
Bacakları için hazırlanan aparatlarla yürüme egzersizleri yapan sarmanın durumu gün geçtikçe iyileşiyor.
Değişik görüntüsü dışında onun kedi ruhunu değiştiren, hayatını engelleyen hiçbir şey yok. Her pisi gibi koşturup oynayıp, kendini sevdirmeye bayılıyor.
Kaynak: 1