Yaşam, insanlık tarihinin ilk gününden bu yana aynı döngü içerisinde seyrediyor. Doğuyoruz, büyüyoruz ve ölüyoruz. Ancak tarih bu döngüyü kırmak için harekete geçen sıra dışı insanlarla ve onların tuhaf öyküleriyle dolu. Günümüzden uzun zaman önce sonsuz yaşamın ve gençliğin sırrını bulmak isteyen insanların bu arayışı oldukça ilginç olayların, uygulamaların ve ürünlerin ortaya çıkmasına sebep olmuştu. İşte Çin Şi Huang’dan Nicolas Flamel’e ölümsüzlük arayışıyla tarihe geçen kişiler.
1. Çin Şi Huang
İnsanın ölümsüzlük arayışı veya sonsuz gençliğe sahip olma arzusu bugün çoğunlukla bilim kurgu eserlerinin veya sıra dışı bilimsel çalışmaların konusu. Ancak günümüzden uzun zaman önce de ölümsüzlüğün sırrını bulmak ve sonsuz bir yaşama sahip olmak için mücadele eden bazı insanlar vardı. İşte 2.200 yıldan fazla bir zaman önce hüküm süren ilk Çin İmparatoru Çin Şi Huang, ölümsüzlük arayışıyla tarihe geçen kişiler arasında yer alıyor.
2000’li yılların başında Çin’in Hunan eyaletinde bulunan antik belgeler ise imparatorun ölümsüzlük arayışı sırasında nasıl bir yöntem izlediğini gözler önüne seriyor. Buna göre imparator, iktidarda olduğu yıllarda ülkesinde yaşayan insanlara bir ölümsüzlük iksiri bulmaları için çağrıda bulunmuş! İşte bu antik belgelerde, imparatorun çağrısına verilen yanıtlar yer alıyor. Bazı tarihi yazıtlarda, belirli bir bölgede yaşayan insanların ölümsüzlük iksirini bulamadığı ancak aramaya devam ettiği yazıyor. Bazılarında ise çeşitli bitkilerle hazırlanabilecek ölümsüzlük iksiri tarifleri yer alıyor.
Elbette ölümsüzlük arayışı ile tarihe geçen kişiler arasında hayli ünlü olan İmparator Çin Şi Huang aradığı şeyi bulamadı. Hükümdar, 49 yaşına geldiğinde hayatını kaybetti. Bazı tarihçiler ise imparatorun hayatını kaybetmesine neden olan şeyin doğrudan ölümsüzlük arayışının kendisi olduğunu düşünüyor. Bu tarihçiler imparatorun sonsuz yaşam uğruna cıva veya zinober içeren ölümcül iksirler içtiğini ve hayatını bu sebeple kaybetmiş olabileceğini ileri sürüyor.
İlginizi çekebilir:
Bilgi Katliamı! Çin İmparatoru Qin Shi Huang ve Tarihin İlk Büyük Kitap Yakma Vakası
2. Papa VIII. İnnocentius
1484 ila 1492 yılları arasında Katolik Kilisesi’ne liderlik eden Papa VIII. İnnocentius son derece tartışmalı bir figürdü. Katolik inancına ters düşen bazı eylemlerinin yanı sıra güç ve para hırsıyla tanınıyordu. Ayrıca VIII. İnnocentius, ölümsüzlüğe karşı da zaafı olan bir liderdi. Bu sebeple oldukça ilginç bazı uygulamaların merkezinde yer almıştı. Genç insanların kanını kendisine enjekte etmesi ise VIII. İnnocentius’un ölümsüzlük arayışı sırasında ortaya çıkan en ilginç uygulamaydı.
Bazı tarihi belgelere göre bu tartışmalı dini liderin ölümsüzlük arayışı, 3 genç insanın ölümüne sebep olmuştu. Ancak ölümsüzlüğün sırrının genç insanların kanında arandığı bu olay çok daha ilginç bazı unsurlarla dolu olabilir. Çünkü bazı iddialara göre Papa VIII. İnnocentius gençlerin kanın damarlarına enjekte etmektense doğrudan doğruya içmeyi tercih ediyordu.
3. Diane de Poitiers
16. yüzyılda yaşayan Diane de Poitiers, Kral III. Henry üzerinde Kraliçe Catherine de’ Medici’den bile daha büyük etkiye sahipti. Aynı zamanda Fransa kralının sevgilisi olan bu soylu kadın lüks, zenginlik ve güzellik gibi konularda takıntılıydı. Öyle ki sonsuza kadar yaşamak ve her zaman genç görünmek için yoğun bir çaba harcıyordu. Bu doğrultuda Antik Mısır döneminde de uygulanan bir gençlik reçetesini benimsemişti. Diane de Poitiers, düzenli olarak eter ile karıştırılmış altın klorür içiyordu.
Elbette bu reçete Poitiers’e sonsuz bir yaşamı mümkün kılmadı. Bu soylu kadın 66 yaşında hayatına kaybetti. Fakat bazı tarihçiler, 66 yaşındayken dahi yüzünün son derece genç bir görünüme sahip olduğunu tarihe not düşmüştü.
4. Charles-Édouard Brown-Séquard
Fransız fizyolog Charles-Édouard Brown-Séquard da ölümsüzlük arayışı ile tarihe geçen kişiler listesinin bir üyesi. Tıp alanında pek çok önemli araştırmaya imza atan bu bilim insanı, sonsuz yaşama büyük bir özlem duyan diğer insanlar gibi oldukça sıra dışı yöntemler denemek konusunda hayli hevesliydi. Séquard, bilimsel araştırmalarda kullanılan köpek ve fare gibi deney hayvanlarının testislerinden elde edilen bir sıvı ile hazırlanan iksirlerin insan ömrünü uzattığını ve gençleştirdiğini ileri sürüyordu.
5. James Schafer
Ölümsüzlük peşinde koşan insanların pek çoğu sonsuz yaşamı kendileri için arzuluyordu. Ancak ölümsüzlüğün formülünü kendisi için değil, kendini adadığı davası için arayanlar da vardı. İşte 1920’li yıllarda Amerika Birleşik Devletleri’nde faaliyet gösteren Usta Metafizikçilerin Kraliyet Kardeşliği adlı bir kültün lideri James Schafer da o insanlardan biriydi.
Schafer, insanların veya nesnelerin ortadan kaybolmasını sağlayabileceği gibi bazı tuhaf iddialarla adından söz ettiriyor, kendisini bir “elçi” olarak tanıtıyordu. Bununla birlikte ölümün ve hastalığın yalnızca kötü düşüncelerin bir ürünü olduğunu ileri sürüyordu. Bu sıra dışı iddiasını kanıtlayabilmek için ölümsüz bir bebek yetiştirme projesi başlattı.
Bu proje için o zamanlar henüz 1,5 aylık olan Jean Gauntt adlı bebek seçildi. Schafer, bebeği kendi geliştirdiği bir tarzda yetiştirmeye başladı. Gauntt kahve, çay, hardal, sirke ve baharat içermeyen vejetaryen bir diyetle besleniyor, kötü ve olumsuz düşüncelere neden olabilecek her türlü durumdan uzak tutuluyordu. Ancak bu sıra dışı deney, bebek 15 aylık olduğunda yarıda kaldı.
6. Nicolas Flamel
Şüphesiz Nicolas Flamel, ölümsüzlük arayışıyla tarihe geçen kişiler içerisinde en ünlü olanı. İddiaya göre 15. yüzyılda yaşayan bu simyacı, temas ettiği şeyleri altına dönüştürebilen ve ayrıca sonsuz yaşamı mümkün hale getiren felsefe taşını icat etmeyi başarmıştı. Elbette Flamel’in felsefe taşı hakkında hiçbir zaman güvenilir kanıtlar bulunamadı. Buna karşın Flamel’in yüzlerce yıldır aramızda dolaştığına inananların sayısı hiç de az değil.
7. Alexander Bogdanov
1873 yılında dünyaya gelen Rus bilim insanı Alexander Bogdanov da yaşamını ölümsüzlüğü arayarak geçiren ünlü isimlerden biri. Kendi döneminde Rusya’daki en önemli doktorlardan biri olarak tanınan Bogdanov çeşitli kan nakli çalışmalarıyla ölümsüzlüğün mümkün olacağına inanıyordu. Bu uğurda kendisini bir denek haline getirmekten de çekinmeyen bilim insanı, ilk etapta bu yöntemin kendisine enerji verdiğini ve onu gençleştirdiğini iddia ediyordu. Ancak kendisine kan nakli yaptığı bir kişinin bulaşıcı hastalıklara sahip olması, Bogdanov’un önce hastalanmasına sonra da yaşamını kaybetmesine sebep oldu.
8. Şingon keşişleri
Budizm’in kollarından bir olan Şingon inancına sahip keşişler de ölümsüzlük ile yakından ilgileniyor. Hatta ölümsüz bir yaşamın kapılarını aralayabilmek için sokushinbutsu isimli tuhaf bir mumyalama tekniğini kullanıyorlar.
Sokushinbutsu, kişinin henüz hayattayken kendisini mumyaladığı oldukça ilginç bir olgu. Bu süreç zarfında mumyalanacak keşiş yalnızca ağaç kökleri, ağaç kabuğu, çam iğneleri, yemişler ve meyvelerle besleniyor. Böylece vücudundaki kas ve yağ dokusu zamanla yok oluyor ve keşiş biyolojik mumyalanma için hazır hale geliyor. Bu doğal sürecin ardından henüz yaşarken mumyalanan keşişler bir tabutun içerisine giriyor ve toprağın altına yerleştiriliyor. Yaklaşık üç yıl süren bir bekleyişin ardından mumyalar topraktan çıkarılıyor ve keşişin vücudunda herhangi bir çürüme belirtisi olup olmadığına bakılıyor. Şayet mumyalanmış bedende herhangi bir çürüme emaresi yoksa keşiş hayattayken ölümsüzlüğün sırrına vakıf olmayı başarmış gerçek bir Sokushinbutsu olarak kabul ediliyor.
Kaynak: 1