En sinirli olduğunuz ve işlerin çığırından çıktığı o anlarda içinizden neler geçtiğini çok iyi biliyoruz. Ama merak etmeyin, her şeyi yakıp yıkarak rahatlama isteği sadece size gelmiyor. Büyük şehirlerde her geçen gün tahammülümüzün biraz daha azaldığı, en ufak bir şeyde bardağın bir anda taşabildiği ve öfkemizin kontrol dışına çıktığı o anlarda kimseye maddi manevi zarar vermeden stresimizi atabilmeyi isterdik. Siz de hiç hayalini kurmadınız mı?
Artık hıncınızı iş arkadaşınızdan, otobüsteki insandan veya zavallı akıllı telefonunuzdan çıkarmanıza gerek kalmayacak bir fikir bulundu. Range Rooms (Öfke Odaları) uygulaması yurt dışında epey popüler olmaya başladı. Nasıl mükemmel bir şey olduğunu merak eden öfkeli kalabalıklar, buyursunlar. ❤
Dünyada giderek yaygınlaşan, beton duvarlarla çevrili öfke odalarında insanlar, tulumlarını giyerek ellerine birer metal cop veya tahta sopa alıyorlar. Ve kendilerine verilen yarım saat boyunca, şampanya şişelerini, bilgisayarları ve klavyeleri deli gibi parçalıyorlar
Gelen müşteriler, imha edilebilen bu nesneleri yıkmak için sabit bir ücret ödüyorlar. Bu işletmeler, fiziksel ve zihinsel arınma yaşamak isteyen herkese, kolay ve eğlenceli yoldan rahatlama fırsatı sunuyor
İlk kez 2008 yılında Japonya’da açılan öfke odaları, kısa zamanda Avrupa’ya ve Amerika’ya da sıçradı ve şu an küresel bir fenomen olma yolunda hızla ilerliyor.
Bu muhteşem deneyimi yaşayan ve işlem sırasında soundtrack olarak Metallica’yı seçen 25 yaşındaki Evelyn Botto olayı şöyle tanımlıyor; “Enfes bir his! Toplumu veya şişeyi umursamıyorsun. Üstelik müzik de çok yardımcı oluyor.”
Bu deneyimi yaşamaya gelenlerin nedenleri, aile ve arkadaşlarla olan sorunlar ve iş stresi gibi evrensel şeyler aslında. Ama başka bir şey daha var. İnsanları anksiyeteye iten konu; politika…
Örneğin, Buenos Aires’deki öfke odası müşterileri bile Trump’ı bir stres faktörü olarak görüyorlar. Hatta gelenlerden biri şişelerden birinin üzerine Trump fotoğrafı yapıştırılmasını talep etmiş
Japonya’da ise öğrenciler çoğunlukla sınav stresi yüzünden öfke odalarına rağbet gösteriyorlar.
Araştırmalara göre, erkekler fiziksel aktiviteyle, kadınlarsa insan ilişkileriyle stres atmaya daha yatkın. Ama öfke odası yöneticileri öyle söylemiyor. Çünkü müşterilerinin çoğunluğu kadın
Bunun nedeninin de, erkeklerin streslerini fiziksel aktiviteyle atmalarının ve agresif davranışlarının normal karşılanmasından, kadınlarınsa daha sakin olmak gibi bir sorumluluk hissetmelerinden kaynaklandığı düşünülüyor
Tabii öfke odalarının özellikle kadınlar için özgürleştirici olmasını sağlayan daha derin şeyler de olabilir. Araştırmalar, kadınların öfkelerini gösterdiklerinde toplum tarafından cezalandırıldığını gösteriyor. Dolayısıyla, öfke odaları, toplumsal olarak yaptırımlı, tasarlanmış bir alan sunduğundan, agresif davranışlarla öfkelerini dindirebildikleri için, kadın müşterilere hitap edebilir. Ve yaşamlarının diğer alanlarında dışarıya saldırganlık göstermeyeceklerini düşünüp rahat hissedebilirler.
Öfke odalarının yararları tartışmalı olsa da, bazı psikologlar bunu terapi kapsamında danışanlarına bile öneriyor
Öfke odalarında bir oturum genelde 20-30 dakika civarı sürüyor ama zamanınızın dolduğuna dair herhangi bir uyarı da gelmiyor. Yani aslında öfkenizi gidermek ve gevşemek için gerekli sürenin uzunluğu size kalmış ❤
Öfke odası müşterilerinden bir kadının yorumu ise durumu çok güzel açıklıyor; “Yanlışlıkla şişe veya bardak düşürmelerimi saymazsak daha önce hiç şişe kırmamıştım. Bu amaçla yapmak tamamen farklıymış. Kendimi gerçekten özgürleşmiş hissediyorum.”
Bonus: Kısacık izlediğinizde bile bi’ rahatlama geliyor. ❤
Kaynak; 1