Şimdi sizden akıllı telefonlar yerine tuşlu telefonların olduğu yıllara gitmenizi istiyoruz. Mesela Nokia’nın popüler olduğu yıllara… O zamanlar herkesin ofiste, otobüste, arkadaş ortamında duyduğu ses aynıydı: Dırı dın dın, dırı dın dın, dırı dın dın dııınnnn şeklinde uzayan bir ses. Tüm dünyada bu ses bir dönem çok popülerdi. Neyden mi bahsediyoruz? Nokia’nın zil sesinden… Peki bir döneme damga vuran, Nokia’nın tuşlu telefonlarıyla özdeşleşen bu sesin bestecisi Francisco Tarrega ‘yı tanımak istemez misiniz? ?
İspanyol besteci ve gitarist Francisco Tarrega, 21 Kasım 1852’de dünyaya geldi
15 Aralık 1909’da ise hayata gözlerini yumdu. Sanatçının diğer adı kaynaklarda Francisco de Asís Tárrega Eixea olarak geçiyor.
Francisco Tarrega’nın ailesi de müzikle uğraşıyordu. Bu sayede genç yaşta gitar ve piyano ile tanışma fırsatı buldu
Francisco Tarrega ilk gitar dersini 8 yaşındayken aldı. Ancak o dönem piyano çalmak da popüler olduğu için babası onu piyano öğretmeye de teşvik etti. Hatta Tarrega, 19. yüzyılda İspanyol müziğinin en önemli isimlerinden biri olan Julián Arcas‘tan gitar dersleri almıştı. Sonrasında sanatçı, Arcas’tan etkilenmiştir.
Yaşadığı dönemin en önemli gitaristi olan Francisco Tarrega, Yeni İspanyol Gitar Ekolü’nün kurucusudur
Francisco Tarrega, gitar tekniğinin gelişimi için büyük bir öneme sahip. Kendisinden önce gelen Fernando Sor ve Mauro Giuliani‘nin tekniğini daha da ileri noktaya taşıdı.
Kurduğu akım ise İspanyol gitaristliğinin temelini oluşturdu. Yeni İspanyol Gitar Ekolü gitarı uzun süreli, yüksek ve dolu dolu tınılarla çalmayı öneriyordu. Nokia’nın zil sesi de böyle değil miydi zaten?
Francisco Tarrega, bugünleri bile etkileyen bir müzisyen. Örneğin gitarı sol bacağa yaslayarak çalmak, Tarrega’dan sonra standart bir duruş olarak haline geldi
Ayrıca “Apoyando vuruşu” da Tarrega’dan kalan bir tekniktir. Emilio Pujol, Miguel Llobet ve Daniel Fortea gibi öğrencileri sayesinde Tarrega’nın tekniği tüm dünyada en yaygın tarz oldu.
Hatta kendisi bazı müzik çevrelerinde gitarın Schubert’i olarak geçer
Sanatçının en ünlü eseri “Recuerdos de la Alhambra”dır. İleri yaşlarında tırnakları zayıfladığı için bu parçayı çalamaz hale geldi?
Çünkü o zamana kadar eserleri tırnaklarıyla çalıyordu. Tırnakları zayıflamaya başlayınca parmaklarıyla çalmaya başladı.
Ancak biz onu daha çok Nokia’nın zil sesinden biliyoruz?. Nokia’nın zil sesi aslında Francisco Tarrega’nın Gran Vals (Grande Valse) eserinin bir parçasına ait
Francisco Tarrega, bu eseri 1902’de yazdı. 1992’de Nokia, Francisco Tárrega’nın Gran Vals’ini Nokia 1011 modelinin reklamında arka plan müziği olarak kullandı. Daha sonra bu müzik, Nokia zil sesi olarak kullanıldı.
1993’te ise Nokia’nın o zamanki Başkan Yardımcısı Anssi Vanjoki, tüm Gran Vals’i dönemin Kurumsal İletişim Başkanı olan Lauri Kivinen’e getirdi ve birlikte “Nokia melodisi” olan alıntıyı seçtiler
Nokia melodisi ilk olarak 1994 yılında piyasaya sürülen Nokia 2110’da Tip 7 zil sesi adı altında göründü ve o dönem normal zil sesi olarak görülüyordu
Melodinin orijinal adı, zil sesi listesinde farklıydı, bazı telefonlarda Tip 13 veya diğerlerinde Tip 5 olarak geçiyordu. Aralık 1997’de Nokia 6110’un piyasaya sürülmesiyle, zil seslerinin her birinin bir ismi oldu. Tip 7 de bundan nasibini aldı ve sonuç olarak melodi “Grande Valse” adını aldı. Daha sonraki bazı Nokia telefonları (örneğin bazı 3310’lar) Nokia melodisinin adı olarak hala Tip 7’yi kullanıyordu.