Noel ağaçlarının tarihi, eski Mısır ve Roma’da yaprak dökmeyen ağaçların sembolik olarak kullanılmasına kadar geriye gidiyor. Almanların 1800’lü yıllarda bu ağaçları Amerika’ya götürmesiyle birlikte köklü bir Noel ağacı geleneği başlıyor. Bu listemizde en eski kış gündönümü kutlamalarından Kraliçe Victoria’nın dekorasyon alışkanlıklarına, New York’taki Rockefeller Center ağacının süslemelerinden dini geleneklere kadar Noel ağacıyla ilgili tüm bilgilere ulaşabilirsiniz. Gelin Noel ağacı süslemelerinin tarihine yakından bakalım.
Noel ağacı geleneği nasıl başladı?
Hıristiyanlığın ortaya çıkmasından çok önce kış aylarında yeşil kalan ağaçların insanlar için özel bir anlamı vardı. Tıpkı günümüzde insanların bayramlarda evlerini küçük çam, ladin ve köknar ağaçlarıyla süslemeleri gibi, eski halklar da kış aylarında kapılarına ve pencerelerine yaprak dökmeyen küçük ağaçlar yerleştirirlerdi. Hatta birçok uygarlıkta yaprak dökmeyen ağaçların cadıları, hayaletleri, kötü ruhları ve hastalıkları evlerden uzak tuttuğuna inanılmaktaydı.
Kuzey yarım kürede yılın en kısa günü 21 Aralık’ta yaşanıyor ve o gün kış gündönümü olarak adlandırılıyor. İnsanlar eskiden güneşin bir tanrı olduğuna, kış ayının ise tanrının hasta olduğu için geldiğine inanıyordu. Bu nedenle kış gündönümü, güneş tanrısının iyileşeceği anlamına geliyordu. Yaprak dökmeyen ve her mevsim yeşil kalan ağaçlar, insanlara güneş tanrısının güçleneceğini ve tekrar yazın geleceğini hatırlatıyordu. Bu inanış nedeniyle her kış gündönümleri yaprak dökmeyen ağaçların süslenmesiyle kutlanıyordu.
Eski Mısırlılar, güneş tanrıları Ra için her kış gündönümünde kutlamalar yapıyordu. Mısırlılar evlerini yeşil palmiye ağaçlarıyla dolduruyor ve kafalarına disk şeklinde bir süs takıyorlardı. Benzer şekilde Romalılar da kış gündönümlerini tanrı Satürn için kutluyorlardı. Çünkü o gün, yakın zamanda meyve bahçelerinin tekrar yemyeşil olacağı anlamına geliyordu. Bu kutlamalar sırasında ev ve tapınaklar yaprak dökmeyen ağaçlarla süsleniyordu. Öte yandan, antik Keltlerin rahipleri olan Druidler de sonsuz yaşamın sembolü olarak tapınaklarını yaprak dökmeyen ağaçlarla süslüyordu. Yine Kuzey Avrupa’daki Vikingler, yaprak dökmeyen ağaçların güneş tanrısı Balder’in özel bitkisi olduğunu düşünüyordu.
Almanya’da Noel ağaçları
Almanya, Noel ağacı geleneğini başlatan ilk ülke olarak biliniyor. 16. yüzyılda oldukça dindar Hıristiyan olan Alman halkı, ahşaptan Noel piramitleri inşa ediyordu. Daha sonra Noel piramitleri yaprak dökmeyen bitkilerle ve mumlarla süsleniyordu. Hatta bir ağacı süsleyen ilk kişinin Protestan reformcusu Martin Luther olduğuna dair yaygın bir inanç bulunuyor. Hikayeye göre Martin Luther bir kış akşamı evine doğru yürürken yeşil ağaçların arasından görünen yıldızların parlaklığı karşısında büyülendi. Gördüğü o manzarayı ailesine de yaşatmak için evin salonuna bir ağaç getirdi ve dallarına yanan mumlar bağladı.
Amerika’ya Noel ağaçlarını kim getirdi?
Amerikan halkı 19. yüzyıla kadar Noel ağaçlarını oldukça tuhaf bir gelenek olarak görüyordu. Amerika’da Noel ağacı süslendiğine dair ilk kanıt, 1830’larda Pennsylvania’daki Alman bir yerleşimciye ait. Almanlar uzun bir süredir kış gündönümlerinde evlerini yaprak dökmeyen ağaçlarla süslüyordu. Bu gelenek yine Almanlar tarafından Amerika’ya götürülmüştü. Ancak bu konuda kesin bir tarih yok. Tarihi kayıtlar 1830’lu yıllara işaret etse de tarihçiler Noel ağacının çok daha önce Amerika’ya gittiğini düşünüyor.
Tarih ne olursa olsun Amerikan halkı en başından beri Noel ağaçlarını pagan sembolü olarak görmüştü. Bu nedenle uzun bir süre Amerika’da Noel ağaçları yaygınlaşmadı. Hatta Oliver Cromwell gibi tarihi şahsiyetler, süslü ağaçların, Noel şarkılarının ve eğlenceli her şeyin putperest geleneği olduğuna dair vaazlar veriyordu. Noel ağacı karşıtlığı öyle bir noktaya ulaşmıştı ki 1659 yılında ağaç süslemeyi suç haline getiren bir yasa çıktı. Massachusetts Genel Mahkemesi birçok insana ağaçları süslediği için para cezası vermişti. Noel ağacına karşı bu sert tepki 19. yüzyıla kadar devam etti.
1846 yılında Kraliçe Victoria ve Alman Prensi Albert, Illustrated London News’de çocuklarıyla birlikte Noel ağacının etrafında dururken çizilmişlerdi. Önceki kraliyet ailesinin aksine Victoria ve ailesi çok popülerdi. Bu nedenle sarayda yapılan her şey sadece İngiltere’de değil Amerika’da da hemen moda oluyordu. Bu çizimden sonra Amerika’da Noel ağacı popülerleşmeye başladı. Avrupalıların Noel ağaçları yaklaşık bir metre yüksekliğindeydi. Amerikalılar ise Noel ağaçlarının tavana kadar uzun olmasını tercih ediyordu.
20. yüzyılın başlarında Amerikalılar ağaçlarını genellikle ev yapımı eşyalarla süslüyordu. Aynı zamanda elma, fındık, badem ezmesi kurabiyeler ağaç dallarına bağlanıyordu. Bununla birlikte patlamış mısırlar boyanıyor ve ağacın gövdesine yapıştırılıyordu. Elektriğin icat edilmesi ve evlerde kullanılmaya başlamasıyla birlikte Noel ağaçları ışıklarla süslenmeye başladı. Kısa bir süre sonra ışıklandırılmış Noel ağaçları kasaba meydanlarını süsler oldu. 20. yüzyılın ilk çeyreğinde artık evlerde Noel ağacı bulundurmak bir Amerikan geleneği haline gelmişti.
Rockefeller Center Noel ağacı
Ünlü Rockefeller Noel ağacı, New York’un 47. ve 51. caddeleri arasında bulunan Rockefeller Center’da yer alıyor. Bu ağacın tarihi Büyük Buhran dönemine kadar uzanıyor. Ancak Rockefeller Center’da sergilenen en uzun ağaç 1948 yılında getirildi. Bu ağaç 30 metre uzunluğunda bir Norveç ladiniydi. O günden sonra Rockefeller Center Noel ağacıyla özdeşleştirildi. Bu günlerde, dev Rockefeller Center ağacı 25.000’den fazla ışıkla süslenmiş durumda.
Dünyada Noel ağaçları
Kanada: Alman yerleşimciler 1700’lü yıllarda Amerika’dan Kanada’ya doğru göç ettiler. Tıpkı Amerika’da olduğu gibi Noel ile ilgili tüm geleneklerini gittikleri yerlere götürdüler. Zencefilli kurabiyeler, Noel ağaçları, mumlar ve Noel’e dair daha birçok şey Kanada’da da gelenek haline geldi.
İngiltere: İngiltere’deki evler uzun yıllardır Norveç ladinleriyle süsleniyor. Bunun bir gelenek haline gelmesi Kraliçe Victoria dönemiyle başladı.
Grönland: Gröndland bölgesinde hiçbir ağaç yaşayamadığı için buradaki insanlar Noel ağaçlarını ithal ediyor. Ağaçlar her kış gündönümünde mumlar ve parlak süslemelerle dekore ediliyor.
Brezilya: Brezilya’da Noel dönemi yaz aylarına denk geliyor. Yine de halk, çam ağaçlarını karı temsil eden küçük pamuk parçalarıyla süslüyor.
İrlanda: İrlanda’da Noel ağacı olarak Norveç ladini ya da çam tercih ediliyor. Bazı insanlar ağaç olarak çelenk kullanıyor. Bu ağaçlar ya da çelenkler mumlarla ve kutsal sembollerle süsleniyor. Aynı zamanda evin kapısına ökse otu bağlanıyor.
İsveç: İsveç’teki Noel ağaçları ahşaptan yapılan hayvan figürleriyle süsleniyor. Aynı zamanda ağaç süslemesinde kullanılan yıldızlar samandan yapılıyor. Yaprak dökmeyen bütün ağaçlar Noel döneminde kullanılıyor. Genellikle bu ağaçlar yıl boyu evleri süslemeye devam ediyor.
Norveç: Norveçliler marketlerden satın almak yerine Noel ağacı seçmek için ormanlara gidiyor. Noel arifesi geldiğinde ağaç; pamuk, ahşaptan yıldız, melek figürleri ve kurabiyelerle süsleniyor. Noel günü aile üyelerinin tamamı ağacın etrafında bir halka oluşturuyor ve el ele şarkılar söylüyorlar.
Güney Afrika: Güney Afrika’da Noel günü yaz dönemine denk geliyor. Bölge halkı arasında Noel ağaçları yaygın olmasa da pencereler genellikle pamuk ya da beyaz köpüklerle süsleniyor.
Filipinler: Filipinler’de gerçek çam ağaları çok pahalı. Bu nedenle insanlar Noel zamanında renkli ve yapay ağaçlar kullanıyor.
Noel ağacı hakkında bilgiler
Yaklaşık 1850 yılından beri Noel ağaçlarının Amerika Birleşik Devletleri’nde ticareti yapılıyor. Yaşayan en uzun Noel ağacının Washington’a bulunan 122 metre uzunluğunda ve 91 yaşında olan Douglas köknar ağacı olduğu düşünülüyor. Noel ağaçlarının olgunlaşması genellikle altı ila sekiz yıl sürüyor. Hawaii ve Alaska da dahil olmak üzere Amerika’daki 50 eyalette bu ağaçlar yetiştiriliyor. Şu ana kadar 1.000.000 dönümden fazla araziye Noel ağacı dikildiği tahmin ediliyor. En çok satılan Noel ağaçları; Sarıçam, Douglas Göknarı, Fraser Göknarı, Balsam Göknarı ve Beyaz Çam’dır. Son olarak; Noel ağaçlarını süslemek için elektrik lambalarının kullanılması fikrini Thomas Edison’un asistanları ortaya atmıştır.