Nietzsche‘nin dünyaya baktığı yerden gördüğü her şey onun için bir tür dönüşüm mekanizması olarak var oldu. Kendini ve etrafında gelişen hayatı sorgulamak bir yana, ona karşı direnmek ve onu yeniden tanımlamak da düşüncenin sonsuzluğuna kalıyordu. Bunu en iyi şekilde bilen ve bildiklerinden doğurduğu düşünceleri insanlara sunan Nietzsche, pek çok acının da yükünü taşımaktan hiçbir zaman çekinmedi. Yaşamının son yıllarına doğru değişen sağlık koşulları bile buna engel olamadı. O, daima bir şeylerin tanımlanması noktasında kendini gösterdi.
1. “Yaşama karşı sorumluluğumuz daha yücesini yaratmaktır. Daha alçağını değil.”
2. “Eylem ve vicdan genellikle uyuşmazlar. Eylem, ağaçtan ham meyveleri toplamak isterken, vicdan onları gereğinden çok olgunlaşmaya bırakır, ta ki yere dökülüp ezilinceye kadar.”
3. “Aşk ve nefret kör değillerdir; ama kendileriyle birlikte taşıdıkları ateş yüzünden kör olmuşlardır.”
4. “Sahip olunması zorunlu tek şey var; ya yaradılıştan ince bir ruhtur bu, ya da bilim ve sanatlar tarafından inceltilmiş bir ruh.”
5. “İnsan, diğer insanlardan hiçbir şey istememeye, onlara hep vermeye alıştığı zaman, elinde olmadan soylu davranır.”
6. “İnsan dilediği kadar bilgisiyle şişinip dursun, dilediği kadar nesnel görünsün, boşuna! Sonunda her zaman ancak kendi yaşam öyküsünü elde edecektir.”
7. “Gür ırmaklar kendileriyle birlikte birçok çakıl ve çalı çırpıyı da sürükler; güçlü ruhlar da birçok aptal ve mankafayı.”
8. “İnsan hatasını bir başkasına itiraf ettiğinde unutur onu; ama çoğu kez öteki kişi bunu unutmaz.”
9. “Alev, başka şeyleri aydınlattığı kadar aydınlatmaz kendini. Bilge de böyledir.”
10. “Bir insan yoğun ve kılı kırk yararak düşündüğü zaman, sadece yüzü değil gövdesi de çekinceli bir havaya bürünür.”
11. “Bir uçurumun içine baktığınızda, uçurum da sizin içinize bakar.”
12. “Ben, iki insanın daha yüce hakikati bulmak için, bir ihtirası paylaştığı bir aşk düşünüyorum.”
13. “İnsanlar ışığın çevresinde toplaşırlar, daha iyi görmek için değil, daha iyi parıldamak için.”
14. “Ancak öbür gündür benim olan. Kimileri öldükten sonra doğar.”
15. “Ey ulu yıldız! Kendilerine ışık saçtıkların olmasaydı, saadetin nerede kalırdı!”
16. “Peki siz, dostlar, beğeni ve beğenme tartışılmaz mı diyorsunuz? Fakat bütün hayat beğeni ve beğenme üstüne bir tartışmadır!”
17. “Kötü belleğin iyi tarafı, aynı şeylerden birçok kez, ilk kez gibi yararlanmaktır.”
18. “Ümit en son kötülüktür, çünkü işkenceyi uzatır.”
19. “Ruh, hayatın bağrına saplanan hayattır.”
20. “İnançlar hakikat düşmanları olarak, yalanlardan daha tehlikelidir.”
21. “Ne denli yükselirsek, uçmak bilmeyenlere o denli küçük görünürüz.”
Kaynak: 1