Irvin D. Yalom tarafından 1996 yılında kaleme alınan Nietzsche Ağladığında kitabı, konu olarak Nietzsche’nin düşüncelerinden yola çıkılarak yazılmış düşünsel bir romandır. Onun hayatını ve yaşamını merkeze alan yazar, öte yandan yan karakterler olarak Josef Breuer, Lou Andreas-Salomé ve Sigmund Freud’u kullanır. Söz konusu gerçek kişilerin yaşamları ve felsefi duruşları üzerinden kurgulanan ana yapı; Nietzsche ile kurgulanan bir olay örgüsüne sahiptir. Bu düzlem üzerinden ilerleyerek yazılmış olan roman, zaman zaman gerçek zaman zamansa kurgusal yapısıyla devam ederek anlatım sunar.
Kitaptan alıntıladığımız cümleler, aslında yaşamın karmaşık ve çözümsüz gibi görünen pek çok alanına ince müdahalelerde bulunuyor. Hayat kurtarıcı, düşündürücü ve bir kez daha denememiz için fırsat sağlayıcı bu fikirler, kendimize ait birçok izi de bünyesinde barındırıyor. Çünkü hayat, yaşamla tecrübe edilmiş her şeyin, önemli düşünürlerin aktardıklarıyla kendini ilerletmesine olanak sağlıyor. Böylesi zamanlar, hem insanlık tarihi için hem de toplumun geri kalanı için önemli bir fırsat teşkil ediyor. Sevgi kazansın.
1. “Yaptığım seçimler başkalarını tutsak ediyorsa ben o özgürlüğü seçemem”
2. “Bazen yaşamın o kadar içini görebiliyorum ki birden doğrulup çevreme baktığımda kimsenin kimsenin yanımda olmadığını, bana eşlik eden tek şeyin zaman olduğunu görüyorum.”
3. “Hiçbir şey her şey demektir. Güçlenmek istiyorsan, önce köklerini hiçliğin derinlerine gömmeli ve en yalnız yalnızlığında yüz yüze gelmeyi öğrenmelisin.”
4. “Yeni şakaflar ve altın olasılıklar keşfetmek, zengin, cesur bir ruha aşık olmak; herkes, en azından bir kez, yaşamında böyle bir şeye ihtiyaç duyar.”
5. “Genellikle sorulamayan soru en önemli sorudur.”
6. “Ölümün son iyiliği, bir daha ölümün olmamasıdır. Ölüm varken ben yokum. Ben varken, ölüm yok. O halde üzülecek ne var?”
7. “En ulu ağaç, en yükseklere uzanan ve köklerini en derinlere, hatta kötülüğün içine salan ağaçtır.”
8. “Hepimiz bazen birileriyle o kadar yakınlaşırız ki hiçbir şey engellenemiyormuş gibi görünür, bizi ayıran küçük bir köprü vardır, o kadar…”
9. “Belki de bizler birbirimizin gerçeğini göremeyen ve aynı acıları paylaşan insanlarız. Bir yanılsamayı bırakıp henüz bilinmeyen başka bir yanılsamaya tutunmak için atmaya devam ederiz küçük adımlarımızı.”
10. “İnsan kırkındayken, yirmi beşinde anlamayacağı şeyleri hisseder.”
11. “Sırası gelen herkes kendi kader sahnesinde oynar. Senaryo farklı olsa da roller aynıdır.”
12. “Kişinin kendine dışarıdan bakmasını öğrenmesi gerek.”
Kaynak: 1