Onu 1999 yılında sinik ve yalnız bir bilgisayar programcısı olarak tanıdık. Anlatılan hikayeye göre hepimiz gibi bir dünyada yaşıyordu, belli ki iyi bir okul bitirmiş, kocaman bir şirkette işe girmiş ve kocaman bir şehrin gözlerden uzak bir köşesinde yaşayan, sıradan bir adam: Mr. Anderson.
Filmin hikayesine önce bir anlam veremedik, isyan fikrinin siber-punk kültürüyle birlikte uzuun zamandır kaynadığı kazandan sağlam karakterler ve sürükleyici bir hikaye oluşturabilen çıkmamıştı henüz. İşte Matrix bu kaynayan kazana daldırılan kepçe gibiydi, herkesin ilgisini o kadar da fazla çekmeyen konular üzerine, hemen herkesin en azından ismini duyduğu bir filmle karşı karşıyaydık.
Matrix’in en akılda kalan karakteri şüphesiz Neo. ‘Seçilmiş Kişi’ olan adamımız Neo’nun kişiliğine Enneagram üzerinden bakmak istedik ve ortaya bu liste çıktı. Neo’yu tanımaya hazır mısınız?
1. O biiiir zihinsel tip
Mr. Anderson, filmin başında gördüğümüz üzere ‘Dünyanın en büyük yazılım şirketlerinden birinde’ program geliştirici olarak çalışıyor. Aynı zamanda geceleri bilgisayar virüsleri yazıyor. Yani zihinsel merkezli bir insan kendisi, algoritmalarla düşünüyor.
2. Çift hayat
Gündüzleri dev bir yazılım şirketinde programlama uzmanı olarak çalışan Mr. Anderson, belli ki bu işi geçimini sağlamak için yapıyor. Geceleri ise yine kocaman bir apartmanın küçük bir dairesinde kulaklık-internet-kodlama üçgeninde sabahlıyor. Yani bir tür maskeli süper kahraman gibi yaşıyor. Bir yanıyla toplumun içinde sıradan bir yere sahip olan Mr. Anderson, kimselerin bilmediği diğer yanıyla da Neo ismiyle sanal dünyada varlığını sürdürüyor. Bu durum, Tip 6’ların karmaşık zihin yapısıyla doğrudan ilintili.
3. Otoriteye isyan
Otoriteyi tanımladıktan ve doğru hareket ettiğine inandıktan sonra güveniyor ona Mr. Anderson. Fakat bir şeylerin yanlış gittiğini anladığında ve baskı gördüğünde tam bir otorite düşmanı haline geliyor ve sistematik yıkım başlıyor. Yani Neo’ya dönüşüyor.
4. Güçlü inançlar
Tip 6’ların inandıkları davaya kendilerini adamaları en belirgin özelliklerinden biri. Doğru olduğunu düşündükleri ve emin oldukları yolda artık fikirler inanca dönüşüyor ve hareket tarzları da tamamen inancında sebat etmek üzerine kuruluyor. Neo kimliğini benimsedikten sonra neredeyse ilahi bir görev motivasyonuyla hareket ettiğini ve Ajan Smith’in sorusunu ‘Ben seçimimi yaptım, artık dönemem’ şeklinde cevaplamasını hatırlayalım.
5. Korkusunun üstüne giden
Mr. Anderson’un zihni neredeyse sonsuz olasılıkla kaynadığı için, tedirginlik, endişe ve şüphe karakterinin ana noktalarını oluşturuyor. Yüzünde sürekli asılı duran o gergin ifadenin sebebi de bu. Bir türlü rahat olamıyor, çünkü zihni sürekli olumsuz ve gergin ihtimallerle dolu.
Diğer yandan, Tip 6 kişiliğin bu durumun üzerine gitme ve korkularını yıkıp geçme gibi bir özelliği de var. Korku ve endişelerini yok etmek için, otoritenin baskısını kırmak için birden bire tam tersi şekilde cesur olabiliyor. Tabii bunun için güçlü bir fikre inanmış olması gerekiyor. Bu durum da tam sadakatle yürüyor.
6. Sadakat
Tip 6’nın bir ismi ‘Sorgulayıcı’ olduğu gibi, diğer ismi de ‘Sadık’tır. Bu iki özelliğin nasıl olup da aynı karakteri tanımladığını düşünüyorsanız cevabı basit: Güven arayışı. Neo’nun yaşadığı dünyada ters giden bir şeyler olduğunu anlaması ve ‘İsyan’a giden bir arayışa girmesi Tip 6’nın bir yüzünü ifade ediyor. Morpheous’la tanıştıktan sonra anlattığı ‘Kehanet’e tamamen gibi sadık kalması, tüm hayatını bu uğurda feda etmesi ise ‘Sadakat’inin göstergesi.
7. Çekingen ve endişeli
Neo’nun yaşadığı ikili hayatın gece vardiyasında kapısının çalındığı sahneyi hatırlatsınız. Yazdığı bilgisayar virüsleri için gelen müşterisine kapıyı açarken ve onunla konuşurken mesafeli duruşu, duygusuz bakışları ve adeta makine gibi ifadeleri Tip 6’nın ‘Yabancı’ya karşı endişe ve kaygıyla yaklaşan doğasını gösteriyor. Bir Tip 6 asla hemen güvenmez ve harekete geçmez.