NASA’nın InSight uzay aracı Mars’ta ilk kez muhtemel bir depremi (“marsquake”) ölçtü ve kaydetti.
İç Yapılar İçin Sismik Deneyler (Seismic Experiment or Interior Structure “SEIS”) aracı tarafından kaydedilen bu soluk sismik sinyal, 6 Nisan günü uzay aracının Mars’taki 128. gününde kaydedildi. Bu deprem, rüzgar gibi; yüzeyin üzerindeki kuvvetlerin neden olduğunun aksine gezegenin içinden gelen bir sarsıntıydı.
Bilim insanları sinyalin kesin nedenini belirlemek için hala verileri incelemektedir.
Apollo’nun çocukları derin uzay görevlerine devam ediyor
Kaliforniya, Pasadena’daki NASA’nın Jet İtki Laboratuvarı’ndan (Jet Propulsion Laboratory “JPL”) InSight Baş Araştırmacısı Bruce Banerdt; “InSight’ın ilk veri okumaları NASA’nın Apollo misyonları ile başlattığı bilimi devam ettiriyor” dedi. “Şimdiye dek yalnızca arka plan gürültüleri topluyorduk, ancak bu ilk etkinlikle birlikte resmen yeni bir araştırma alanı başlamış oldu: Mars Sismolojisi!”
Yeni kaydedilen bu sismik olay, aslında InSight’ın ana hedeflerinden biri olan Mars’ın iç yapısıyla ilgili sağlam veriler elde etmek için çok küçüktü. Ancak Mars’ın yüzeyi oldukça sessizdir ve bu olay InSight’ın özel olarak tasarlanmış sismometresi SEIS’in hafif de olsa gürlemesine neden oldu.
Benzer bir hareketlilik Güney Kaliforniya’da olsaydı, her gün meydana gelen küçük çatlaklar arasına kaybolabilirdi. Çünkü Mars’taki huzurlu sessizliğin aksine dünyanın yüzeyi, okyanusların ve havanın yarattığı sismik gürültüler yüzünden sürekli sarsılmaktadır.
Marsquake ve Moonquake
NASA Genel Müdürlüğü’nde Gezegen Bilimi Bölümü Başkanı (Planetary Science Division) Lori Glaze, “128. Mars günü olayı, boyutu ve süresinin uzunluğuyla, Apollo misyonları sırasında ay yüzeyinde tespit edilen “moonquake” profiline uyması açısından heyecan verici” dedi.
NASA’nın Apollo astronotları, 1969 — 1977 yılları arasında sismik faaliyetleri ölçebilmek adına Ay yüzeyine 5 adet sismometre kurmuşlar ve binlerce sarsıntı kaydetmişlerdi.
Farklı materyaller sismik dalgaların hızını değiştirebilir ya da yansıtabilir. Bu da bilim insanlarının Ay’ın içini öğrenmek için bu dalgaları kullanmasını ve oluşumlarını modellemesini sağlar. NASA şu anda astronotları 2024 yılına kadar Ay’a geri göndermeyi planlıyor ve sonunda Mars’ın insanlar tarafından ayak basılmasını sağlayacak temeli atıyor.
Derin Uzay Jeolojisi
InSight’ın 19 Aralık 2018’de gezegenin yüzeyine yerleştirdiği sismometre, Mars’la ilgili benzer verilerin toplamasını sağlayacak. Bilim insanları Mars’ın derin içini inceleyerek; Dünya ve Ay da dahil olmak üzere diğer kayalık gezegenlerin nasıl oluştuğunu öğrenmeyi umuyorlar.
Diğer 3 sismik sinyal 14 Mart’ta (Sol 105), 10 Nisan’da (Sol 132) ve 11 Nisan’da (Sol 133) meydana geldi. SEIS’in hassas “Çok Geniş Bant” algılayıcıları tarafından tespit edilen bu sinyaller, Sol 128 olayından bile daha küçüktü ve başlangıçta belirsizdi. Ekip nedenlerini belirlemeye çalışmak için bu olayları incelemeye devam ediyor.
Ancak sebebi ne olursa olsun, Sol 128 sinyali takım için heyecan verici bir kilometre taşıdır.
SEIS ekibinden Fransa’daki Institut de Physique du Globe de Paris’te (IPGP) direktör olarak görev yapan Philippe Lognonné; “Sonunda Mars’ın hala sismik olarak aktif olduğuna dair bir kanıtı olması çok heyecan verici. Onları analiz etme şansımız olduğunda ayrıntılı sonuçlar almayı bekliyoruz” dedi.
Çoğu insan, tektonik plakaların hareketi ile meydana gelen Dünya’daki depremlere aşinadır. Mars ve Ay’da ise tektonik plakalar yoktur. Ancak sürekli bir soğuma ve büzülme sürecindeki yüzey streslerinin neden olduğu depremler vardır. Bu stres, kabuğu kıracak ve depreme neden olacak kadar güçlü olana kadar zamanla yükselir.
Küçük dev InSight
Söz konusu dünya dışı operasyonlar, her zaman kendilerine özgü ekstrem koşullara sahiptirler ve sıradışı şeylere ihtiyaç duyarlar. Bu küçük depremleri tespit etmek de çok büyük bir mühendislik harikası gerektiriyordu. Normalde yeryüzünde çalışan yüksek kaliteli sismometreler, çoğu zaman yer altı kasalarında, sıcaklık ve hava koşullarındaki değişikliklerden etkilenmeden çalışabilmesi için kalkanlanarak korunuyor. InSight’ın ekipmanları, gezegenin agresif sıcaklık değişimlerinden ve şiddetli rüzgarlardan korunmak için, JPL tarafından “Rüzgar ve Isı Kalkanı” adı verilen bir kapak da dahil olmak üzere, son derece üst düzey mühendislik tasarımları ve üretim süreçleri içeriyor.
Fransız uzay ajansı Center National d’Etudes Spatiales (CNES) tarafından InSight için sağlanan bu araç sayesinde SEIS, hassasiyet anlamında ekibin beklentilerini aşan bir performans sergiledi. Bu cihaz ile ilk sismik hareketlilik İsviçre Federal Teknoloji Enstitüsü öncülüğünde InSight’ın “Marsquake Service” ekibi tarafından belirlendi.
SEIS’in CNES operasyon müdürü Charles Yana, “Bu ilk başarıdan memnunuz ve önümüzdeki yıllarda SEIS ile benzer ölçümler yapmaya istekliyiz” dedi.
Büyük adımlar atmayı sağlayan her zamanki gibi yine geniş işbirliği oldu
Kaliforniya’daki JPL, NASA’nın Bilim Misyon Müdürlüğü (Science Mission Directorate) için InSight’ı yönetiyor. InSight, NASA’nın Alabama Huntsville’deki Marshall Uzay Uçuş Merkezi tarafından yönetilen NASA’nın Keşif Programının bir parçası. Denver’daki Lockheed Martin Space, uçuş aşaması ve inişi takımları da dahil olmak üzere InSight uzay aracını inşa etti ve görev için uzay aracı operasyonlarını destekledi.
CNES ve Alman Hava — Uzay Merkezi (DLR) da dahil olmak üzere bir dizi Avrupalı ortak InSight görevini destekliyor. CNES baş araştırmacısıyla birlikte SEIS’i NASA’ya sağladı.
SEIS için bir dizi köklü kurumdan anlamlı katkılar geldi. Bunlar arasında IPGP, Almanya’daki Max Planck Güneş Sistemi Araştırma Enstitüsü, İsviçre’deki İsviçre Federal Teknoloji Enstitüsü (ETH Zürih), İngiltere’deki Imperial College London ve Oxford Üniversitesi gösterilebilir. Ayrıca Polonya Bilimler Akademisi ve Astronika Uzay Araştırma Merkezi Isı Akış ve Fiziksel Özellikler Paketi (HP3) konularında özel bir destek sağlarken, İspanya’daki Centro de Astrobiologia da sıcaklık ve rüzgar sensörlerini üretti.
Çalışmanın detaylarına JPL’in sayasından ulaşabilirsiniz.
https://www.jpl.nasa.gov/news/news.php?feature=7383
Ayrıca Mars’taki depremin ses kayıtlarını da aşağıdaki bağlantıdan dinleyebilirsiniz.