Bu listeyi Fil’m Hafızası ekibinden Aytaç Kanacı hazırlamıştır, haberiniz olsun.
Mind-Fuck animeleri genellikle karmaşık hikâye örgüleri, karanlık ve psikolojik atmosferleriyle bilinir. Çoğunluğu post-apokaliptik temalı ve bilim kurgu serileri olarak karşımıza çıkar. Üstüne üstlük bir de felsefe yaparlar. Sonra çık işin içinden çıkabilirsen. Bu formülden çok ayrılmayan serilerle beraber, tamamen seyircinin kafasını karıştırmaya yönelik oluşturulmuş, bulmaca tarzı animeler de vardır.
Ben çok sıkıldım, seyredecek bir şey bulamıyorum diyenler için aşağıdaki liste, yazanın beğeni sırasına göre hazırlanmıştır.
1. Texhnolyze (2003)
Lux şehri üç farklı grubun güç savaşına sahne olmaktadır: Organo, Union ve Racan. Bütün bunların arasında Ichise, daha ilk bölümden bir kolunu ve bacağını kaybeder. Lux’da uzuv kaybetmek dünyanın sonu değildir, nasıl olsa “Texhnolyze” denilen protezler vardır ama bu teknolojiye erişebilen şanslı insanlardan olmak gerekmektedir. Texhnolyze, Ichise aracılığıyla beden ve benlik kavramlarını irdeleten psikolojik bir bilim kurgu.
2. Higurashi no Naku Koro ni (When They Cry – Higurashi, 2006)
Kırsal bir kasabaya yeni yerleşen Keiichi Maebara, bu yeni ortama adapte olmaya çalışır. Festival zamanı gelmiştir ve Maebara yeni arkadaşları ile festivale gider.
Temelinde kriminal bir drama, Higurashi. Bir okul kulübü* animesine uygun olarak tüm arketipleri barındırıyor. Ama neden tüm karakterler olayları farklı anlatıyor? Her farklı versiyonda festivalin gelmesiyle karakterlerden biri paranoyaklaşıyor ve bir suç işleniyor, Maebara’nın bir arkadaşı cinayete kurban gidiyor. Ama olayların aslı ne? Öğrenmek için son bölüme kadar seyretmeniz gerekecek.
3. Serial Experiments Lain (1998)
Asosyal bir ergen olan Lain, zamanının çoğunu bilgisayarıyla geçiriyor. Bilgisayarda “Wired”ı keşfediyor ve onunla vakit geçirmeye başlıyor. Tam bu sırada okulundan, intihar etmiş olan Chisa’dan gelen email, garip olaylar örgüsünü başlatıyor.
Lain’le irtibata geçen Chisa ona; ölmediğini, hayatta olduğunu, sadece fiziksel vücudunu terk ettiğini söylüyor. Bu olaydan sonra Wired’a daha da bağlanan Lain’in başına bir dizi gerçeküstü olay geliyor.
4. Furi Kuri (FLCL) (2000)
İnsanların kafasına bas gitarla saldıran ‘scooter’lı bir kız. Ütü şeklinde bir bina. Boyutlar arası portallar ve robotlar. Her şeyin merkezinde de Naota, 12 yaşında bir çocuk. Daha ne isteyebilirsiniz ki…
5. Ergo Proxy (2006)
Romdeau City, post-apokaliptik bir fanus şehir. İnsanlar; vatandaşlar ve göçmenler olarak ikiye ayrılmış ve AutoReiv denilen robotlarla birlikte yaşıyorlar. Ancak, “Cogito” virüsü başa bela olmuş, AutoReiv’ler değişik davranışlar göstermeye başlamışken buluyoruz kendimizi Ergo Proxy’de.
Bütün bu olaylar hikâyenin altyapısını hazırlarken, gizemli “Proxy”leri araştırmaya başlayan başkarakterimize, “Re-L(R.E.A.L)”e iştirak etmeye başlıyoruz. (Re-L, Adeta Evanescence’in “Fallen” albüm kapağından çıkmış karakter dizaynı ile, gelmiş geçmiş en seksi goth/emo anime karakteri olarak kabul edilir).
Bu unsurlarla birlikte felsefi temalarla bezenen Ergo Proxy, üstüne üstlük gerilim ve aksiyon ögelerini de barındırmasıyla beraber, seyirciyi direkt içine çekmemesi zaten olanaksız gibi gözüken bir formülün sonucu. (Süper çekti!) Üstelik kapanış jeneriğinde de Radiohead’den Paranoid Android çalar. (Finish Him!)
6. Suzumiya Haruhi no Yuuutsu (The Melancholy of Haruhi Suzumiya) (2006)
Haruhi kimseyi beğenmiyor. Ona göre, dünyada uzaylılar ve gelecekten gelen insanlar yaşamalı. Bu dünya onun için çok sıkıcı ve o, bunu değiştirmekte kararlı.
Klasik bir okul kulübü animesi gibi başlayan bu seride, güçlü ana karakterimiz olağan şekilde kendi okul kulübü SOS Brigade’i kuruyor. Zorla, kulübe üye yaptığı öğrencilerle yeterli sayıya ulaşınca Haruhi doğa üstü olayların peşine düşüyor.
Ama Haruhi’nin bilmediği şey, SOS Brigade’deki, Kyon haricindeki tüm üyelerin doğa üstü varlıklar olduğu. Kyon’a bu sırrı açıklayan diğer üyeler, Haruhi’yi kontrol altında tutmak için Kyon’dan yardım ister. Çünkü Haruhi’nin farkında olmadığı diğer şey kendisinin de doğa üstü bir varlık olduğu ve bu dünyadaki sıkıntısı artarsa, sahip olduğu güçle her şeyi yok edebileceğidir.
7. Bakemonogatari (2009)
Araragi Koyomi, eskiden vampir olan bir lise öğrencisi. Ne kadar normal olmaya çalışsa da başı bir türlü garip olaylardan kurtulmuyor. Okulundaki Senjōgahara Hitagi merdivenden Araragi’nin kollarına düştüğünde ağırlığı yoktu. Belki, Araragi’yi vampirlikten kurtaran kişinin yardımı dokunabilir.
Bakemonogatari, “Monogatari” serisindeki ilk anime. Araragi’nin merkezde olduğu 3-4 bölümlük hikayelerle bizi tamamen absürt olaylara sürüklüyor. Bu animede yok yok neredeyse; hayaletler, vampirler, lanetlenmiş insanlar… Hepsinin merkezinde de Araragi. Serinin devamında ise maymun kollu insanlardan anka kuşuna kadar birçok enteresan karakter bizi bekliyor. Neler olduğunu anlamak gerçekten zorlaşıyor.
Bakemenogatari, hikayeyi seyirciye ana karakterler arasındaki uzun diyolaglarla aktarmayı seçiyor. Örneğin Hitagi ve Araragi’nin dakikalarca birbirine laf sokmasını seyretmekten keyif almamak, konuşulan şeyler bu kadar absürd olunca imkansız âdeta. Bu benzersiz animeyi ya çok seveceksiniz ya da ondan nefret edeceksiniz.
8. Shin Seiki Evangelion (Neon Genesis Evangelion) (1995)
Ve en sonunda bir mecha** ama -eğer yıl 1995 ise- hiç beklenen gibi değil. Evangelion’un başarısı zamanla kendisi gibi birçok animenin çıkmasına sebep olmuştur. Adeta yeni bir tür yaratmıştır.
Ikari Shinji, babası tarafından Tokyo-3’e çağırılır. Annesini kaybeden ve babasıyla zaten hiç görüşemeyen Shinji, babasını görebilmek için gelir. Bu sırada Japonya, Angel denilen yaratıkların saldırısı altındadır ve insanoğlunun tek savunma mekanizması, çocuklar tarafından kontrol edilen kocaman robotlardır. Shinji’nin babası, robotları geliştiren NERV’ün şefidir.
NERV’e ulaşan Shinji, babasının baskısıyla robotlardan birine sürücü olmayı kabul eder. Hemen üstüne ilk Angel’la savaşa çıkan Shinji’nin savaş sırasında bilincini kaybetmesi, bio-mekanik robotun içgüdüsel olarak çılgına dönmesine yol açar ve Unit-01 Angel’ı yok eder. Shinji hastaneye kaldırılır. Belki de Shinji, artık babasının gözüne girebilmiştir.
Seyirci, Shinji’nin gözünden bu kocaman kargaşa içindeki olayları anlamaya çalışırken bölümler geçtikçe bu anime, belki de dünyanın tek kurtarıcısı olabilecek Shinji’nin psikolojisine odaklanıyor ama bu sırada komplo teorileri ve Angel’ların gizemi gibi detaylar da hikâyeyi seyirci açısından sürükleyici kılıyor.
Yakın zamanda filmi de çıkacak olan Evangelion, pas geçilmemsi gereken bir başyapıt.
*Okul kulübü animeleri, ögrencilerin kurdukları kulüplerde yaptığı faaliyetleri konu alan animelerdir.
**Mecha türü, basitçe, kocaman robotların olduğu animeler olarak tanımlanabilir.