Mikrotonal gitar; gitardaki her telin altında bulunan kanala küçük ve hareket edebilen minik perdelerin eklenmesiyle oluşturulmuş perdesiz gitar türevi bir enstrüman. Ancak perdesiz gitardan farkı elbette ki perdeli olması. İki perdenin arasına yerleştirilen minik perdelerle; normal bir gitarla çalınması imkansız olan, makam müzikleri, Rönesans ve Barok dönem müzikleri gibi müzikleri çalınabiliyor. Tolgahan Çoğulu tarafından 2008 yılında tasarlanan mikrotonal gitar yine onun çabaları sayesinde Dünya’ya tanıtıldı ve bugün Dünyanın her tarafından birçok müzisyen mikrotonal gitar ile besteler yapmakta hatta konserler vermekte…
Mikrotonal gitarın yaratıcısı Tolgahan Çoğulu izlediği bir konserden çok etkilendi ve elektro gitarı bırakıp klasik ve flamenko gitara yöneldi.
Çocukluk yıllarından itibaren gitar eğitimi alan Tolgahan Çoğulu 2001 yılında Boğaziçi Üniversitesi İşletme bölümünden mezun oldu. Okul yıllarındayken, Boğaziçi Üniversitesi Folklor Klübü (BÜFK)’nün bir konser afişini gördü ve konsere gitmeye karar verdi. İzlediği konserden o kadar etkilendi ki; elektro gitarı bırakarak klasik ve flamenko gitara yönelmeye karar verdi. BÜFK’te verilen disiplinli müzik eğitimleri, müzik teorisi tartışmaları ve sanat okumalarıyla kendini geliştiren Çoğulu; 2001 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi Dr. Erol Üçer Müzik İleri Araştırmalar Merkezi (İTÜ MİAM) master programına kabul edildi. 2003 yılında ise burada araştırma görevlisi oldu ve doktorasına başladı.
Türkiye’deki müzikler makamsaldır, makamsal müzikler de mikrotonaldir.
Tolgahan Çoğulu 2000 yılında BÜFK’ün düzenlediği; “Türkiye’de Yerel Ezgilerin Gitarla Yorumlanması” panelini izledikten sonra Mikrotonal Gitar fikrini buldu. Erkan Oğur, Melih Güzel ve ilerleyen yıllarda Tolgahan Çoğulu’nun doktora hocası olacak olan Bekir Küçükay’ın katılımıyla düzenlenen panel, Anadolu halk müziği ile gitar arasındaki ilişkinin tartışmaya açılması nazarından oldukça önemli bir paneldi. Tolgahan Çoğulu durumu şöyle özetliyor;
“ Türkiye’deki müzikler makamsaldır, makamsal müzikler de mikrotonaldir. Yani yarım sesten küçük, normal gitar ve piyanoyla çıkartamayacağınız sesler vardır. O halde Anadolu halk müziklerini çalmak için bir gitarist ne yapmalı? Çünkü kanun bir makamda çalıyor ya da kaval Hüseyni makamda bu mikrotonları kullanarak taksim yapıyor; fakat gitaristin çaldığı notalar bu seslerle çakışıyor. Böylece farklı bir gitar arayışına girdim.”
Çok sesliliğe müsait bir gitar arayışı.
Panel esnasında Tolgahan Çoğulu Mikrotonal gitarın ilk taslağını çizerek Perdesiz Gitarın mucidi olan Erkan Oğur’a gösterip fikrini aldı. Mikrotonal sesleri yakalamnın bir diğer yolu perdesiz gitar çalmak ancak Tolgahan Çoğulu Perdesiz Gitarların seslerinin normal klasik gitarlardan çok farklı olmasından dolayı klasik gitar tonunun bozulmadan bu sesleri yakalayabilmek adına mikrotonal gitarı tasarladığını söylüyor.
Daha önce Erkan Oğur ve perdesiz gitarla ilgili hazırlamış olduğumuz listeye şuradan göz atabilirsiniz. Hatta bu listemizde Tolgahan Çoğulu ve Mikrotonal Gitarada kısaca değinmiştik 🙂
Mikrotonal sesler ya da Koma sesleri nedir?
Şimdi biraz teknik kısımlara giriyoruz. Klasik batı müziğinde kullanılan “eşit taksimat/equal temperament” sistemine göre bir oktav arasında 12 eşit ses aralığı vardır. Yani bir notanın kalın sesinden, aynı notanın bir sonraki sesine kadar 12 nota aralığı bulunur (Örn; do-do diyez/re-re diyez/mi/fa-fa diyez/sol-sol diyez/la-la diyez/si/do). Bu sistemde mi ve si notaları yarım ses oldukları için kendilerinden sonra diyezleri yoktur. Bu sistem aynı zamanda günümüzde dinlediğimiz müziği de oluşturan sistemdir. Ancak doğu müziği batı müziğinden farklı olarak bambaşka ses aralıklarını bünyesinde barındırır. Doğu müziği bu seslerin yanında birçok çeyrek ve çeyrekten daha küçük olan koma seslerini yani mikrotonları barındırır. Klasik Türk Musikisinde ise bir tam ses tam 9 aralığa, Bugün Osmanlı Makam Müziği nazariyatında geçerli olan Hüseyin Sadettin Arel dizisinde 24 aralığa bölünüyor. Halk müziklerinde ise durum ilginçleşiyor. Bağlamada kullanılan aralıklar yöreden yöreye değişiyor. Neşet Ertaş’ın bağlamada bir oktav içindeki perde sayısını 26’ya kadar çıkarttığı biliniyor.
Erkan Oğur Bunun çözümünü yıllar önce bulmuştu.
Tolgahan Çoğulu’nun Kardeş Türküler grubunun gitaristliğini yaptığı dönemlerde farklı makamlarda çalması gerektiği zamanlarda koma seslere basması gerekiyordu ancak klasik gitarlar eşit taksimat sistemine göre düzenlendiği için bunu başaramıyordu. Erkan Oğur ise bunun çözümünü 70’li yıllarda bulmuş ve perdesiz gitarı geliştirerek bütün koma sesleri yakalayabileceği bir ifade zenginliği kazanmıştı. Böylelikle bütün Osmanlı makamlarını ya da türküleri koma sesleriyle gitarda hakkını vererek çalabiliyordu. Ancak perdesiz gitar bambaşka bir sesti bunun nedeni ise aynı anda birden çok ses telinin kullanıldığı bir akort basıldığında seslerin uzamaması, ayrıca perdeler olmadığı için klasik gitara özgü tınıyı vermemesiydi. Perdesiz Gitar Tolgahan Çoğulu’nun aradığı şey değildi.
İlk Başarısız demene …
Tolgahan Çoğulu ses aralıklarını mikrotonlara göre düzenleyebileceği bir gitarın peşindeydi. Bunun için yaptığı ilk denemesi hüsranla sonuçlandı;
“Ustaya gittim, gitarı verdim – bana perdeleri çıkar ve gitarın sapını bağlama gibi sar.- dedim. Misinayla sardı. Ama o sistem işlemedi. Teller çok altta kaldı. Akorları bastığımda cazırdıyordu. Erkan Oğur’a gösterdim, baktı, o da -olmamış- dedi.”
2009 yılında çalışmaları meyvesini verdi.
Tolgahan Çoğulu’nun bu amaçla gitar tarihi hakkında yaptığı okumaları ve uzun süren araştırmaları 2009 yılında Mikrotonal Gitar ile meyvesini verdi. Tolgahan Çoğulu, ayarlanabilir sürgülü gitar sistemini ilk olarak, 2008 yılında danışmanlığını Müzikolog Prof. Şehvar Beşiroğlu’nun yaptığı bir doktora tezi projesi olarak tasarladı. Proje İTÜ tarafından sağlanan bir bilimsel araştırma fonuyla desteklendi. Bu tasarıma gitar atölyesinde vücut bulduran ülkemizin ünlü luthierlerinden, aynı zamanda Erkan Oğur’un perdesiz gitarını da yapmış olan Ekrem Özkarpat oldu. Gitarın yapım süresi tam 9 ayı buldu. Gitarın sapı, üzerinde meydana gelebilecek ola sürekli perde değişikliklerine karşı dayanıklı olması için karbonfiberden, ana gövdesi ise ladin ağacından yapıldı. Tolgahan Çoğulu Mikrotonal Gitar ile büyük bir başarıya imza atarak Georgia Tech Üniversitesi’nde düzenlenen Guthman Musical Instrument Competition (Margaret Guthman Enstrüman Yarışması)’da birincilik ödülüne layık görüldü.
“Yapım aşamasında en büyük endişem kanallar nedeniyle sesin bozulacağı ihtimaliydi. Bu, gitarın yapımı sürerken kâbusum oldu. Geceleri rüyalarıma giriyordu. Büyük bir heyecanla seslerin nasıl çıkacağını bekliyordum. Yapımı bittiğinde ilk kez elime aldığımda inanılmaz bir heyecan yaşadım. Ama korktuğum olmamıştı. Artık önümde yeni bir kapı açılmıştı.”
Mikrotonal Gitarı Alman Luthier Walter Vogt’un tasarımından esinlenerek yarattı.
Tolgahan Çoğulu Mikrotonal Gitar fikrini hayata geçirirken Alman Luthier Walter Vogt’un önceki bir tasarımından etkilendi. Walter Vogt’un tasarımı perdelerin aşağı yukarı olarak sınırlı ve milimetrik olarak hareket ettirilebilmesine dayanıyordu. Walter Vogt bu tasarımı yalnızca gitarların sap ayarlarının zamanla bozulmasına çözüm olarak bulmuştu. Onun sisteminden etkilenen Tolgahan Çoğulu ise perde üzerinde oluşturulmuş birbirine paralel kanallarla ve bu kanallar üzerindeki, sınırsız sayıda olabilecek daha geniş bir hareket alanına sahip perdelerden oluşan Mikrotonal Gitarı geliştirdi.
Mikrotonal Gitar gerçekten sınırsız imkanlara sahip!
Tolgahan Çoğulu’nun tasarladığı Mikrotonal Gitar 8 tele sahip. Her şarkı öncesinde perde aralıklarını o şarkıya uygun olarak yeniden ayarlıyor. Mesela “Telgrafın Telleri” türküsünü çalacaksa aralıkları Uşak makamına göre düzenliyor. Bu gitarın önemli bir avantajı yalnızca Doğu makamlarına göre değil aynı zamanda Rönesans dönemi eserlerinin yazıldığı “Orta Taksimat Sistemi”ne (Mean Temperament) göre de ayarlanabilmesi. Pekala Pisagor’un Milattan Önce 6’ncı yüzyılda geliştirdiği akort sistemine göre de ayarlanabilir. Çoğulu’nun tasarımı, bu anlamda gitaristlere, bestecilere ve aranjörlere sınırsız imkânlar açıyor.
Mikrotonal Gitar dünya çapında yoğun ilgiyle karşılandı
Tolgahan Çoğulu Mikrotonal Gitarı geliştirdikten sonra dünya çapında yoğun bir ilgiyle karşılandı. Dünyanın farklı yerlerinde e-mailler aldı ve bir anda aldığı davetlerin sayısı arttı. Mikrotonal gitarla ilk kez yurt dışına çıktığı 1 Nisan 2011’deki Saraybosna Gitar Festivali’nden bu yana konser vermek ya da atölye çalışmalarına katılmak üzere 20’den fazla ülkeye gitti.
“Hedefim bu gitarı tüm dünyaya tanıtmak. Gittiğim her yerde insanlar ilgi ile izliyor, konser ya da seminer bittikten sonra gelip gitarı ellerine alıp dokunmak, incelemek, çalmak istiyorlar. Ben de bırakıyorum alıp incelesinler diye. Luthierler gelip fotoğraflarını çekiyor. Orta Doğu’dan da çok ilgi var, Mısır’dan çok mail aldım. -Biz bu gitarı istiyoruz- diyorlar. İlginçtir ki Amerika’da yaşayan İranlılardan da ilgi var. Bence Orta Doğu’da da çok tutacak bu gitar. Ama Batı’da da yayılacağını düşünüyorum. Çünkü Rönesans dönemi müziği çalmak isteyenlere de o dönemin akort sistemlerini gitara taşıma imkanını sağlıyor.”
“Ben insanlığın en azından bir 200, 300 yıl eşit tempere sistemden ayrılacağını düşünmüyorum. Süper bir sistem ama diğer taraftan mikrotonal müzikler de bambaşka imkânlar açıyor. Ben mikrotonal müziklerin dünyada muhtemelen bu yüzyılın ikinci yarısında bir atağa kalkmasını bekliyorum. Hemen bugünkü eşit tempere sistemle çok eşit hale geleceğini düşünmüyorum ama bir yol açılacak. Dünya yeni şeyler arıyor. Bu çerçevede bu gitarın da gelecekte çok yayılacağını düşünüyorum. ”
Doğu ile Batı arasında bir köprü görevi üstlenecek yenilikçi bir enstrüman
Tolgahan Çoğulu kendisini tek bir tarzla ya da kategoriyle sınırlandırmak istemeyen bir müzisyen. Yaptığı müziklerle bir ayağı doğuda, bir ayağı batıda olan bir müzisyen olan Tolgahan Çoğulu ülkemizin müziğinin evrensel müziğe gerçekten katkısının olması için; hem doğunun hem de batının içerisinde yer aldığı bir tarzın oluşması gerektiği görüşünde.
“Ermeni, Kürt, Alevi müziği olsun hepsi çok zengin. Osmanlı müziği ve makamları da çok zengin. Hepsine inanılmaz bir iştahla yaklaşıyorum. Benim esas beslendiğim yer Anadolu. Ben bir tarz oluşturmaya çalışıyorum. Bir gitarist olarak Batı müziği eğitimim var ama makamlara, Anadolu’nun seslerine de çok büyük bir ilgim var. Tarz olarak dört eksen üzerinden bir şey yapmaya çalışıyorum. Bu eksenlerde Anadolu’nun sesleri ve makamları, bağlama teknikleri, klasik gitar teknikleri ve gitardaki vurmalı da dahil olmak üzere çağdaş teknikler yer alıyor. Yaptığım düzenlemelerde bütün bu eksenleri birlikte kullanmaya çalışıyorum.”
İnanıyoruz ki Tolgahan Çoğulu ismini ilerleyen yıllarda güzel başarıların altında yazılmış olarak göreceğiz.
2010 yılında “Bağlama Tekniklerinin Klasik Gitar İcrasına Uyarlaması” başlıklı doktora tezi kabul edilen Tolgahan Çoğulu, halen İTÜ Türk Müziği Devlet Konservatuarı’nda doçent unvanıyla öğretim üyesi olarak görev yapıyor. Aynı zamanda konservatuarın Çalgı Bölümü Başkan Yardımcısı. Tolgahan Çoğulu’nun “Atlas” ismiyle çıkardığı ve “uzun ince bir yoldayım”, “Yemen türküsü” gibi eserleri mikrotonal gitarla yeniden düzenleyip yorumladığı albümü, geçtiğimiz günlerde piyasaya sürüldü. Tolgahan Çoğulu Yaratıcılığın gerçekten zor bir zanaat haline geldiği günlerde Mikrotonal gitar ile bizlere yepyeni dünyaların kapılarını aralıyor.
Tolgahan Çoğulu’nun Mikrotonal Gitar ile yeniden düzenleyip yorumladığı şarkılarının ve gitar eğitimlerinin yer aldığı Youtube kanalına şuradan ulaşabilirsiniz.