İrlanda asıllı Moore, 1954 ABD doğumludur. Aktörlük ile de uğraşmış, ancak hafızalara çektiği cesur belgeseller ile kazınmıştır. Film yapımcısı, yönetmen, senarist ve yazardır. Tüm zamanların en çok gişe yapmış üç belgeseli de Michael Moore imzalıdır. (Bowling for Columbine, Fahrenheit 9/11, ve Sicko) 2005 yılında Time dergisine göre dünyanın en etkili 100 kişisi arasında gösterilen Moore’un, belgesellerinde eleştirdiği konuların başında globalleşme, çok uluslu şirketler, sivil silahlanma, ABD’deki çarpık sağlık sistemiyle, eğitim sistemi gelir. Özellikle ABD başkanlarına sürekli giydiren korkusuz Moore, yaptığı her iş ile büyük yankı uyandırıyor. Moore’un en beğenilen yedi filmini sizler için derledik.
1.Roger & Me
1989 yilinda cekilen Roger & Me, Michael Moore’un sesini ilk duyurduğu belgesel filmdir. Gm ba$kanı Roger Smith’i hedef alan Moore, kapitalizmi ve Amerikan toplumunu yererken, daha sonra üslubu haline gelecek kara mizahı da asla elinde bırakmaz.
2.Canadian Bacon
Başkan: “Kanada ile savaş mı? Amerikan halkı bunu asla yemeyecektir.”
Başkan Yardımcısı: “Başkanım, Amerikan halkı biz ne verirsek onu yer.” Diyaloğundan hatırladığımız 1995 yapımı Canadian Bacon, ABD halkının eksik yönlerini, mizahi şekilde gözler önüne sermiştir. Kısaca kötü giden ekonomi yüzünden ABD Başkanı’nın itibarı kötüye gitmektedir. Başkanın yeniden popüler olabilmesi için bir savaşa ihtiyaç vardır ve uydurma bir bahane ile Kanada’ya savaş açılmasına karar verilir. Olaylar gelişir, gülme garantilidir. ?
3.Bowling for Columbine
” – Merhaba ben banka hesabı açtırmak istiyorum.
– Tabii. Ne tür hesap açtırmak istiyorsunuz?
– Bedava silah verdiğinizden. ‘’ Şeklinde başlayan 2002 yapımı belgesel, bireysel silahlanmayı ve silah kültürünü ele alıyor. Gösterildiği festivallerde büyük beğeni toplayan ve bolca ödül toplayan film, tüm zamanların en iyi belgeseli seçilerek, 75. oscar toreninde ‘’en iyi belgesel’’ dalında da Oscar’ı almıştır.
4.Fahrenheit 9/11
2004 yilinda gosterime giren belgesel filmde Moore, Bush hükümetinin dış politikası hakkında korkusuz bir araştırmaya girişerek, Irak’la savaşa düşünmeden girişen George W.Bush ve yakın çevresine kuşkucu şekilde yaklaşıyor. Kesinlikle izlenmesi gereken belgesellerden biri olan Fahrenheit 9/11, 2004 Cannes Film Festivali’nde Altin Palmiye ödülü almıştır.
5.Sicko
2007 yapımı film, Amerikan sağlık sisteminin çarpıklığını ele alıyor. Hastaların her an başlarına gelen gündelik olaylardan örnekler veren Moore, son derece çarpıcı bir konuyu daha gözler önüne seriyor. Birçok eleştirmene göre Sicko,Moore’un en iyi filmlerinden…
6.Capitalism: A Love Story
2009 çıkışlı belgesel, kapitalizmin Amerikalı vatandaşların ve sömürülen ülkelerin üzerindeki yıkıcı etkisini ele alıyor. Moore bu yapımda orta Amerika’dan Washington’a ve hatta Manhattan’daki küresel finans merkezlerine varıncaya kadar gidiyor. Gerçek bir aşk hikayesi!
7.Where to Invade Next
Moore bu filmde ‘’Madem bir yerleri işgal ediyoruz, o halde Avrupa’yı işgal ederek, Amerika’da olmayan güzellikleri alalım! ‘’ diyor. Uyuşturucu, kadın hakları, hapishane koşulları, hukuk, eğitim sistemi, sağlıklı beslenme ve çalışan mutluluğu gibi birçok konuyu ele alıp; İtalya ve Fransa’dan Portekiz’e, Norveç ve İzlanda’dan Tunus’a kadar giderek, çarpıcı örnekler sunuyor. Bir başyapıt niteliğinde diyebiliriz!
