Hepimiz yalnız kaldığımız anlarda dünyadaki en ağır yalnızlığı kendimizin yaşadığını düşünürüz ancak inanın bizim en ağır yalnızlığımız bile bu adamın yaşadığı yalnızlığın yanından bile geçemez. Garanti veriyoruz bu liste sonunda bugüne kadar yaşadığınız yalnızlıkları tekrar sorgulayacaksınız!
İşte o adam: Michael Collins
Çoğumuz Apollo 11’in efsane mürettebatından Neil Armstrong ve Edwin Aldrin’ın Ay’da yürüyen ilk insanlar olduklarını bilir ancak çoğumuz Michael Collins’in varlığından haberdar bile değil.
Eee, ne iş yapmış bu güzide abimiz?
Neil Armstrong ve Edwin Aldrin Ay yüzeyinde adımlarken Michael’ın görevi belliydi; Apollo 11’in içerisinde ve Ay yörüngesinde turlamak!
Peki Michael diğer mürettebatın aksine neden bu görevi üstlenmişti?
Çünkü aracın komuta modülü pilotu olduğu için tek başına uçuşu sürdürmek zorundaydı. Bu nedenle Michael diğer ünlü iki mürettebat gibi Ay’ı adımlayamayacaktı…
Görev başlıyor, yalnızlık da öyle!
Diğer arkadaşları Ay’da şöyle bir gezine dursun Michael çoktan görevine başlamıştı. Nasa için Ay ile ilgili önemli bilgileri toplamak ve merkeze iletmek asıl amaçtı.
İşte o korkunç yalnızlık…
Michael’ın kullandığı Apollo 11 Ay’ın çevresini turlarken Dünya’nın görmediği yani Ay’ın karanlık yüzüne doğru sürüklendi…
Orada hiç kimse yok, öyle değil mi?
Araç, Ay’ın Dünya’ya bakmayan karanlık yüzüne geçtiği zaman radyo sinyalleri Ay tarafından engellenmiş ve Micheal Collins’in Dünya ile tüm bağlantısı kesilmişti.
Bir düşünün; Dünya’dan dışarıya insanlığın çıkabildiği en uzak noktadasınız!
Ay yüzeyindeki meslektaşlarıyla da herhangi bir bağlantısı kalmayan Michael Collins, Ay’ın Dünya’dan görülmeyen arka yüzünde geçirdiği 48 dakika boyunca en yalnız anları yaşadı. Bu sizce de korkunç bir durum değil mi?
Şimdi kendinize sormanız gereken soru şu: Hala yalnız olduğunuzu düşünüyor musunuz?
Gariban Michael’in aksine tüm insanlarla iletişim halinde olan sen, acaba ne kadar yalnızsın? 🙂