Polonya’nın Legnica kentinde devam etmekte olan yarışmalarda milli okçumuz Mete Gazoz toplam 686 puan toplayarak Gençler Avrupa rekorunun yeni sahibi oldu. Aynı turnuvada Mete Gazoz’a eşlik eden Yasemin Ecem Anagöz ile birlikte Klasik Yay Karışık Takımımız 1384 puana ulaşarak başka bir rekoru kırmayı başardı.
İşte milli gururumuz Mete Gazoz’un 6 yaşında başladığı okçuluk kariyerinde başarıya giden öyküsü.
6 yaşında başladığı okçuluk sporunda başarıya ulaşmak için çok çalıştı
8 Haziran 1999’da İstanbul’da dünyaya geldi. 6 yaşında ailesinin desteğiyle merak sardığı okçuluk sporunda, babasının desteğiyle ne yapması gerekiyorsa yılmadan yaptı. Çok çalıştı ve çalışmaya devam ediyor.
Omuzlarını güçlendirmek için yüzme eğitimi aldı
Okçulukta kariyer yapmak için 8 yaşına kadar yüzme derslerine katıldı. Nedeniyse omuzlarını güçlendirmek. Okçuluk sporunda basamakları tırmanmak için her türlü fedakarlığı yaptı.
Kollarını güçlendirmek için basketbol oynadı
Bu da yetmedi vücut koordinasyonunu geliştirmek ve kollarını güçlendirmek için basketbol oynadı. Bu sayede yayı gererken daha az sarsılıyor ve hedefine daha isabetli atışlar yapıyordu.
Konsantrasyonunu artırmak için resim kursuna gitti
Başarılı sporcu okçuluk için kendini adadı. Antrenörlerinin tavsiyesi üzerine tüm konsantrasyonunu hedefe odaklasın diye resim kursu aldı.
Parmak hassasiyeti için piyano eğitimi aldı
Mete Gazoz’un 10 parmağında on marifet var diyebiliriz. Göz ve el koordinasyonuna katkı sağlasın diye piyano dersleri alan Mete, aynı zamanda bir sanatçı. İki sene boyunca gittiği piyano derslerinde de başarılı olan sporcu aynı zamanda bir piyanist.
Babası beden eğitimi öğretmeni ve eski milli okçu
Mete Gazoz’un babası Metin Yılmaz, bir sporcunun kolay yetişmeyeceğini bilen bilinçli bir baba. Oğluna verdiği önem ve mükemmeliyetçi yapısıyla başarılarda en az onun kadar pay sahibi. “Naim Süleymanoğlu, Hamza Yerlikaya gibi gençlere önderlik yapacak birini yetiştirmemiz gerektiğine inandım” sözleri, babasının spora olan bakış açısını gösteriyor. Oğlunun bu yolda ilerlemesini ve Türk sporuna önderlik etmesini istiyor.
Hayatını çalışmaya adamış Mete Gazoz’un bizi gururlandırılan başarıları
Rio 2016 kafilemizde yer alan en genç sporcuydu Mete. 1999 doğumlu olan okçumuz 17 yaşında olimpiyat gururu yaşamıştı. Çeyrek finale kalma mücadelesinde rakibi olan Hollandalı Sjef Van Den Berg’ 7-3 ile yenilmişti ama geleceğe umutla bakmamıza yetecek bu başarısı ayakta alkışlanmıştı.
2018’in şubat ayında düzenlenen Salon Dünya Şampiyonası’nda olimpik yay genç erkeklerde gümüş madalya alarak dünya ikincisi alarak altın madalyanın sinyalini vermişti.
2018’in temmuz ayında düzenlenen şampiyonaya daha sıkı şekilde hazırlanarak finalde bu kez rakibi olan Güney Koreli Seok’u alt etmeyi başaran Mete, altın madalyanın sahibi oldu. Finalde yine 5-5 berabere kalırken bu kez uzatmalarda rakibini yenmeyi başardı ve zirveye çıktı.
Bulgaristan’da düzenlenen Avrupa Grand Prix mücadelesinde 70 metrelik atışlar sonucunda birinci sırayı elde etti ve serisine devam etti.
Son olarak Polonya’da kırdığı rekorla dünyada adından söz ettirmeyi başardı.
Umarız Mete’nin bu azimli öyküsü genç sporcularımıza örnek olur.