Meşe, gezegenimizdeki en eski ve en yaygın ağaçlardan biri. İnsanlar dünyaya gelmeden çok uzun zaman önce var oldular. Yaklaşık 65 milyon yıllık bir geçmişi olan meşe ağaçları günümüzde de dünyanın pek çok farklı bölgesinde bulunuyor. Yaprakları ve meşe palamudu ile çeşitli canlıları besliyor. Meşeler insanlık tarihinde de çok önemli bir rol oynadı. İlk insanlar evlerini meşe ağaçlarından inşa ediyorlardı. Bu ağaçlar, modern çağımızda hala en önemli hammadde kaynaklarından biri. Peki meşe ağaçları başka hangi özelliklere sahip? İşte meşe ağaçları hakkında bilmedikleriniz…
1. Olgun bir meşe ağacının boyu 45 metreye kadar ulaşabilir
Genellikle 116 metre uzunluğuna kadar büyüyen kıyı sekoyaları ile karşılaştırıldığında, meşe ağaçları orta boy ağaçlar kategorisinde kalır. Bununla birlikte, sekoyanın aksine, dalları uzunluk olarak geniş bir alana yayılabilir. Bu nedenle çalı olarak da kabul edilirler.
2. Meşe ağaçları yaklaşık 65 milyon yıl önce gezegenimizde ortaya çıktı
Diğer birçok ağacın aksine, meşe ağaçlarının bu kadar uzun bir süre boyunca nesli tükenmedi. Bunun temel nedeni, tohumlarının sert kabuklarda muhafaza edilmesi. Ayrıca meşe palamudu ve yaprakları, onlara zarar verebilecek mantarları ve böcekleri önleyen tanik asitle kaplı.
3. Meşe ağaçlarının ortalama yaşam süresi 1000 yıldır
Meşe ağaçları 1000 yıl boyunca ayakta kalabilir. Ancak 700 yaşına geldiklerinde yaşlı sayılırlar. O yaşa kadar meşe ağaçları büyümeye devam eder ve tohumlarını çoğaltmak için meşe palamudu üretir. Ağaçlar 1000 yılı aştığında büyümeleri yavaşlar ve bazı kısımları ölmeye yani çürümeye başlar.
4. Bir meşe ağacı, ömrü boyunca yaklaşık 10 milyon meşe palamudu üretir
Her meşe palamudu, sert bir kabuğun içine alınmış yalnızca bir tohum içerir. Tohum olmanın yanı sıra ağaçkakan, ördek ve güvercin gibi birçok kuş için de ana besin kaynağıdırlar. Sincaplar, fareler, sıçanlar ve geyikler, domuzlar ve ayılar gibi daha büyük memeliler de meşe palamudu tüketir. Bununla birlikte, bir köpek veya at sahibiyseniz, meşe palamutlarının hayvanlarınız için zehirli olduğuna dikkat etmelisiniz. Meşe palamudu içinde bulunan tanenik ve gallik asitler hem köpekleri hem de atları zehirleyerek ciddi gastrointestinal ve böbrek hastalıklarına yol açabilir.
5. Meşe ağacının 600’ün üzerinde türü vardır
Meşe ağaçlarının en fazla olduğu bölge Kuzey Amerika’dır. Özellikle Meksika’da yaklaşık 160 tür yetişir ve bunların 109’u endemik (nadir) türlerdir. Amerika Birleşik Devletleri’nde ayrıca 90’ın üzerinde tür vardır. Çin’de de 100’den fazla meşe ağacı türü bulunuyor.
6. Yaşayan en büyük meşe ağacı Louisiana, Mandeville’de bulunuyor
Bu meşe ağacı, en büyük meşe ağacı olmasının yanı sıra, tahmini bin 500 yıllık yaşıyla bilinen en eski meşe ağaçlarından biridir. Ağacın sahibi Carole Hendra Doby, ağacı büyüten yedi kız kardeşten biri olduğu için ona “Yedi Kız Kardeş Meşe” adını vermiş.
7. Şarap, meşe fıçılarda yıllandırılır
Büyük eski ahşap şarap fıçıları birçok yerde görmüşsünüzdür. Bunlar, genellikle Amerikan ve Fransız meşeleri olmak üzere elle seçilmiş meşelerden yapılmıştır. Meşe fıçılarda şarabın yıllandırılması, ünlü şarap üreticilerinin tarihi uygulamasıydı. Günümüzde de bu yöntem hala uygulanıyor. Şarap şişelenmeden önce uzun süre fıçılarda bekletiliyor. Meşe, şaraba eşsiz bir tat veriyor. Hatta söylentilere göre, vanilya, hindistancevizi karışımı gibi olan aromatik bir tat katıyor.
8. Yer mantarı seviyorsanız, meşe ağaçlarına teşekkür etmelisiniz
Yer mantarlarının meşe ağaçlarının kökleriyle yakın bir ilişkisi var. Çiftliklerde yer mantarı yetiştirmenin neredeyse imkansız olduğunu biliyor muydunuz? Yer mantarı doğal olarak büyür. Gelişim süreçleri gizem ve belirsizlikle doludur. Bu nedenle, trüf mantarı fiyatları diğer mantarlardan çok daha yüksektir. Trüf mantarı çiftçileri trüf mantarı dikmezler, bunun yerine meşe ağaçları dikerler ve yer mantarlarının büyümesini sağlayacak uygun koşullar yaratmayı umarlar.
9. Meşe ağacı sayısı giderek azalıyor
Meksika ve Orta Amerika’daki çiftçiler, sığırları için otlak alan oluşturmak istiyor. Bazıları ise kahve yetiştirmek için kendilerine bir alan yaratmaya çalışıyorlar. Bu nedenle de meşe ağaçlarını kesiyorlar. Şu anda, yaklaşık 78 meşe türünün neslinin tükenme tehlikesi altında olduğu düşünülüyor.
10. 10.000 meşe palamutundan sadece 1’i meşe ağacı olacak şekilde büyüyor
Genellikle meşe ağaçları 50 yaşına geldiğinde meşe palamudu üretmeye başlar. Olgunluklarında, çoğu hayvanlar tarafından sindirilen ve toprağa döllenen 10 binden fazla meşe palamudu üretebilirler. Tahminlere göre sadece binde biri meşe ağacı olarak büyüyebiliyor. Başka bir deyişle, tam olarak yetişmiş bir meşe ağacı yılda bir meşe doğuruyor.
11. Vikingler, gemilerini ve teknelerini inşa etmek için meşe kullanıyorlardı
Meşe ağaçları yoğun ve güçlü ağaçlardır. Bu da onları eski zamanlarda birçok inşaat projesi için elverişli kılıyordu. Vikingler gemilerini yerel meşe kullanarak el işçiliğiyle yaptılar. İngiliz Kraliyet Donanması gemileri de 19. yüzyılın ortalarına kadar meşelerden inşa edildi. Günümüzde meşe, mobilya ve kaplama oluştururken hala marangozlar tarafından tercih ediliyor.
12. Bazı kültürlerde meşe ağaçlarına tapılıyordu
Yüzyıllar boyunca, özellikle Avrupa’nın bazı bölgelerinde, insanlar meşe ağaçlarına taptılar ve onları mitolojik tanrılarla, yani Zeus ve Jüpiter ile ilişkilendirdiler. Druidler, meşe ağaçlarına taparlardı. Yayılan meşe dalları altında evleniyorlardı ve bu uygulamaların kendilerine mutluluk ve sağlık getireceğine inanıyorlardı.
Kaynak: 1