Mersin Akdeniz bölgesinde yer alan ve bölgeyi doğu ve batı olmak üzere ortadan ikiye ayıran bir kavşak üzerinde yer alan en güzel şehirlerimizden biri. Güney şehirlerimizden Mersin’in doğusunda Adana, batısında Antalya gibi kendisi gibi güzel şehirler yer alıyor. Görülecek yerler için biz listemizi 21 olarak sınırlı tutsak da, aslında görülmeye değer yerlerin sayısının 50’yi geçebileceğinin altını çizmemizde fayda var.
1. Yerin 30 kat altına yapılacak en gizemli yolculuk; Cennet-Cehennem Çökükleri
Mersin denilince ilk akla gelen yerlerden biri Silifke ilçesinde bulunan, yerin 30 kat altındaki Cennet – Cehennem çökükleri. Çukurlardan birine Cehennem denilmesinin sebebi ekipman yardımı olmadan inilememesi, diğeri ise Cennet denilmesinin sebebi, burada eski bir kilisenin yer alması. Birçok efsaneye konu olan Cennet’in derinliği 70, Cehennem’in derinliği ise 128 metre.
2. Astım hastalarına iyi gelen mağara
Silifke’de, Cennet-Cehennem’e yürüme mesafesinde olan Astım Mağarası 200 metre uzunluğunda bir alana sahip. İsmini, astım hastalarına iyi gelen havasından alan mağara 3.jeolojik döneme ait. Mağaranın çevresindeki ağaçlara dileklerini bağlayan ziyaretçilerden ötürü Astım Mağarası, Dilek Mağarası ismiyle de bilinir.
3. İlk tarım girişimlerinin atıldığı yerleşim yerlerinden biri; Yumuktepe Höyüğü
Dünyada tarımın ilk yapıldığı yerlerden biri olarak gösterilen Yumuktepe Höyüğü, Mersin’in Toroslar ilçesinde yer alıyor. Neolitik çiftçilerin kurduğu kentin tarihi M.Ö. 7’inci yüzyıla dayanıyor.
4. Eşsiz zarafete sahip Adam Kayalar
Erdemli sınırları içindeki Adam Kayalar, ülkemizin en özgün yapıtlarından biri olarak günümüze ulaşan yerlerden biri. Kızkalesi beldesine 7 kilometre mesafede bulunan yapı yalnızca Anadolu tarihi açısından değil, dünya tarihi açısından da sayılı örneklerden biri. Yapı 9 niş içerisinde 11 erkek, 4 kadın, iki çocuk, bir dağ keçisi ve Roma kartalı kabartmasından oluşuyor.
5. Saint Paul Kilisesi & Su Kuyusu
Hristiyanlığın yayılmasında önemli rol oynayan, incil kayıtlarında da ismi geçen Aziz Paul adına yaptırılmış kilise Anadolu’daki en önemli kültür miraslarından biri olma özelliğini taşıyor. Hristiyanlık için önemli bir hac işlevi gören kiliseye yılın birçok döneminde ülkemizdeki Hristiyan vatandaşlar kadar, yabancı Hristiyanlar da ziyaret ediyor. Tarsus’un tarihinde önemli yere sahip kilise günümüzde müze işlevi görüyor.
6. Roma Yolu ve Kilikya Zafer Takı
St. Paul, Cicero, Julius Casear, Athenedoros, Nestor, Kleopatra, M. Antonius, Augustus ve Hadrian gibi isimlerin yürüdüğü rivayet edilen yol Tarsus’a 15 kilometre uzaklıktaki Sağlıklı Köyü’nde yer alıyor. M.S. 4’üncü yüzyıla kadar kullanıldığı düşünülen Roma Yolu’nun genişliği 3 metre kadar.
7. Görülmeye değer tarihi Tarsus evleri
Kerpiç, ahşap ve taş yapılardan oluşan bu evler Cumhuriyet döneminin izlerini yansıtıyor. Belirli bir düzende olmasa da, Tarsus sokaklarında tarihe ışık tutan bu yapıları gözlemleyebilirsiniz.
8. 1500’lerden günümüze ticaretin merkezi Kırk Kaşık Bedesteni
Tarsus’un ticaret hayatının merkezlerinden Kırk Kaşık Bedesteni, Ramazanoğulları tarafından 1579 yılında yaptırılmış ve bugüne kadar bölgede ticaretin nabzını tutmuştur. Kısa bir dönem medrese olarak da kullanılan bedesten cumhuriyet dönemiyle birlikte kapalı çarşı olarak faliyet göstermiştir.
9. Mağaradan Aya Tekla Kilisesi’ne dönüşen yapı
Silifke sınırlarında yer alan kilise, Aziz Paul’ün öğretilerinden etkilenip bölgeye gelen Aya Tekla adına yaptırıldı. Hristiyanlığın henüz yayılmamış olduğu yıllarda bir mağara içerisinde dinin yayılmasına katkı sağlayan Aziz Tekya adına, mağara 4. yüzyılda kiliseye dönüştürüldü.
10. 500 çeşit kuş türünün bulunduğu Göksu Deltası
Silifke’de yer alan Göksü Deltası Mersin şehir merkezine 85 kilometre mesafede. Delta, içerisinde 500 çeşit kuş türünü barındırması açısından ülkemizdeki en önemli doğal merkezlerden biri kabul ediliyor. Kuş gözlemcilerinin uğrağı haline gelen deltada dürbün ve ve ilgili ekipmanlarla gelmek şart.
11. Mamure Kalesi
Roma, Bizans, Selçuklu, Karamanoğulları ve Osmanlı’dan izler taşıyan Mamure Kalesi, Akdeniz kıyısında Anamur ilçesinde tüm heybeti ve ihtişamıyla ayakta duruyor.
12. Aynalıgöl (Gilindire) Mağarası
1999 yılında bir çoban tarafından Aydıncık ilçesine 10 kilometre mesafedeki Gemi Durağı yakınlarında tesadüfen bulunan Aynalıgöl son yılların en popüler yerlerinden biri. İçerisinde yarısı tuzlu yarısı tatlı suya göl barındıran mağara, sarkıt ve dikitleriyle görkemli bir görünüme sahip.
13. Denizin ortasındaki kale; Kızkalesi
Denizin 200 metre açıklarında balıkçı motorlarıyla ulaşılması mümkün Kızkalesi Mersin’in Erdemli ilçesi sınırlarında yer alıyor. Birden fazla şekilde ismi rivayet edilen Kızkalesi ile ilgili en sık anlatılan hikayede, baktırdığı falda kızını yılanın sokacağını öğrenen kral, denizin ortasına kale yaptırarak hizmetçileriyle beraber güzel kızını bu kaleye kapatır. Kızın canı birgün altın sarısı rengindeki “Tarsus Beyazı” üzümü ister. Saraydan gönderilen üzüm sepeti içinden çıkan bir yılan onu sokar ve öldürür.
14. Soli Pompeiopolis Antik Kenti
M.Ö. 700’lü yıllarda Rodos’lu koloniciler tarafından kurulan antik kent Mersin’in 14 kilometre güneybatısında yer alıyor. Neolitik, Helenistik ve Roma izlerini taşıyan ve ismini güneşten alan kent Mersin’in Mezitli ilçesinde yer alıyor. Günümüzde hala kazı çalışmaları sonucu çeşitli eserlerin toprağın altından çıkartıldığı Pompeiopolis’ten çıkan eserler Mersin Müzesi’nde sergileniyor.
15. Ülkemizin her yerinde ondan bir iz olmazsa olmaz; Atatürk Evi Müzesi
Şehrin en işlek caddelerinden Atatürk Caddesi üzerinde yer alan müze, Atatürk’ün 1925 yılında Mersin’i ziyareti sırasında eşi Latife Hanım’la birlikte 11 gününü geçirdiği ev. Daha sonra Anıtkabir Müzesi’nden gelen birtakım eşyalarla birlikte müze haline gelen ev 1992 yılında açıldı.
16. Yazın ortasında serinlemek için buz gibi Anamur Çayı’ndan daha iyisi yok
Buz gibi soğuk ve berrak bir suya sahip Dragon Çayı üzerinde bulunan Dibek bölgesindeki mesire alanlarında güzelce zaman geçirebilir veya çayda balık avlayabilirsiniz.
17. Doğanın kolları arasında huzuru arayanlara gelsin; Ilısu Şelalesi
Yazın sıcağından bulanıp kaçanların uğrak noktalarından biri olan Ilısu, Mersin’in Gülnar ilçesinde yer alıyor.
18. Bir resim tablosundan fırlamış gibi Yerköprü Şelalesi
Doğanın zarafetinin ve büyüsünün somut bir örneği olan Mut ilçesindeki Yerköprü Şelalesi adeta elle çizilmiş yapay ve kusursuz bir tablodaki şelaleden farksız.
19. Uzuncaburç Kalıntıları
Silifke’de 1200 rakımlı Toros platolarında bulunan kalıntılar bugüne dek Asurlular, Hititler, Babiller, Lidyalılar, Romalılar, Bizanslar, Urartular ve Persler gibi birçok medeniyete ev sahipliği yaptı. Helenistik çağda inşa edilen Uzuncaburç’ta Tören Kapısı, Sütunlu Cadde, Zeus Tapınağı, Şans Tapınağı, Antik Ana Mezarlık, Tiyatro, Yüksek Burç ve Uzun Burç görülebilecek kısımlar arasında.
20. Tarsus Şelalesi
Tam anlamıyla bir doğa harikası olan Tarsus şelalesi dinlenmek isteyenlerin ve piknik yapmak isteyenlerin vazgeçilmez noktaları arasında yer alıyor. Berdan Çayı üzerinde bulunan Tarsus Şelalesi özellikle hafta sonunda Tarsus ve çevresinde yaşayanların doldurduğu güzel bir piknik alanı. Roma döneminde eski mezarlık olan şelale çevresinde, sular çekilince gün yüzüne çıkabiliyor.
21. Mersin’in görülmeye değer kanyonu Lamos
Erdemli ilçesinde yer alan kanyona Kayacı Vadisi ya da Limonlu Kasabası adı da veriliyor. Mersin merkeze 50 kilometre uzaklıkta olan Lamos Kanyonu, adını Yunan mitolojisindeki tanrı kral Lamos’tan alıyor.
Bonus; Mersin’in en acıktıran kelimesi Tantuni
Başlıkta boşuna tantuninin başkenti demedik Mersin için. Mersin denilince akla ilk olarak en meşhur yemeği Tantuni geliyor. Mersin’lilere sorarsanız başka şehirlerde yediğiniz tantuniyi lezzetli bulmazlar ve en güzelinin Mersin’de yapıldığını iddia ederler. Sizin de yolunuz Mersin’e düşerse bu lezzeti yerinde denemeden dönmeyin.