Başarı hikayeleri her zaman ilham vericidir. Hele ki yoktan var edilmiş bir şeyler varsa ortada, mutlaka bilinmeye değerdir. Martha Stewart da ABD’nin en bilinen kadını ve ilk kadın milyarderi olmayı başardı. Üstelik bunu elinde hiçbir şey yokken yaptı. Elbette hataları vardı, ama önemli olan hataların ardından ayağa kalkabilmekti…
ABD’nin yaşam gurusu olarak bilinen iş kadını ve televizyon programcısı Martha Stewart, 3 Ağustos 1941’de New Jersey’de doğdu
Martha Stewart, orta gelirli 6 çocuklu bir ailenin ikinci çocuğu olarak dünyaya geldi. Henüz 3 yaşında olan Martha ve ailesi Nutley’e taşındılar.
İş hayatına henüz küçük bir çocukken atıldı
Martha Stewart, daha 10 yaşındayken Mickey Mantle, Yogi Berra ve Gil McDougald gibi New York Yankees oyuncularının çocuklarına bakıyordu. Hatta Mickey-Merlyn Mantle çiftinin 4 çocuğunun da doğum günü partilerini Martha düzenliyordu. Sonralarında modellik yapmaya başladı. 15 yaşında ise Unilever’in ve bir sigara markasının televizyon reklamlarında oynadı.
Üniversite yıllarında ihtiyacı olan öğrenim parasını tamamlayabilmek için o zamanlar oldukça yüksek değeri olan 50 dolara modellik yaptı
Şimdiki işinin inceliklerini ailesinden öğrendi
Annesinden yemek yapmayı ve dikiş dikmeyi öğrenen Martha Stewart, büyük babasının evinde konserve yapmanın, yiyecekleri korumanın inceliklerini, babasından ise bahçe işlerini öğrendi. Ayrıca okulda ders programının dışında sanat kulüpleri ve okul gazetesinde aktif olarak yer alıyordu.
Üniversite parası için Chanel’de modellik yaptığı günlerde Yale Üniversitesi hukuk öğrencisi olan Andrew Stewart ile tanıştı
1965 yılında tek çocukalrı olan Alexis doğdu.
Barnard College’de sanat ve tasarım tarihi bölümünü dereceyle bitirmeden önce Andrew Stewart ile evlendi
1967’de tutkuları bambaşka olsa da borsacılık kariyerine başladı
Eşinin babasının profesyonel olarak ilgilendiği borsa dünyasına onun sayesinde adım atan Martha Stewart’ın borsa kariyeri fazla uzun sürmedi. Hayalleri ve tutkuları bambaşkaydı.
1972 yılına kadar borsacılık yaptıktan sonra eşiyle birlikte Westport’ta 1805 yılında yapılmış eski bir çiftlik evini aldılar ve restore ederek oraya taşındılar
Bu aslında Martha Stewart’ın hayatı için bir dönüm noktasıydı. Evin yapım aşamasında Martha, birçok becerisini keşfetti ve dekorasyona olan ilgisi arttı.
Yeni evinin bodrum katında modellik günlerinden arkadaşı olan Norma Collier ile birlikte, aynı anda 1500 kişiye yemek dağıtabilen ve değeri 1 milyon dolara ulaşacak bir iş olacak catering işine başladılar
İş kısa sürede başarıya ulaşsa da Norma, sonraları Martha’yla çalışmanın zor olduğunu iddia etti ve Martha’nın Norma’nın hisselerini de satın almasıyla ikili yollarını ayırdı.
Gurme yiyecekler satan bir market zinciri tarafından yönetici olarak işe alınan Martha, daha sonra yaşadığı sorunlar nedeniyle işten ayrıldı ve kendi mağazasını açtı
Önemli yayıncılardan biri olan Alan Mirken, bir kitabın piyasaya çıkışı için hazırlanan partiyi düzenleyen Martha Stewart’ın yeteneklerinden etkilendi ve kendisinin de bir yemek kitabı çıkarması için ısrar etti
Böylece Martha’nın ilk kitabı olan “Entertaining” 1982’de yayımlandı
İlk kitabın başarısı, ardından gelecek onlarca kitabın da habercisiydi. Martha Stewart’s Quick Cook (1983), Martha Stewart’s Hors D’oeuvres (1984), Martha Stewart’s Pies & Tarts (1985), Weddings (1987), The Wedding Planner (1988), Martha Stewart’s Quick Cook Menus (1988) ve Martha Stewart’s Christmas (1989) bu kitaplardan bazıları.
Bu süre zarfında birçok dergi ve gazetede köşe yazarlığı yaptı, Oprah Winfrey Show ve Larry King Live gibi ünlü televizyon şovlarında yer aldı
1987’de ise eşi Andrew Stewart’dan ayrıldı ve 1990’da boşandılar
Sonraları verdiği röportajlarda, mükemmel işler yapmanın evliliğine mal olduğunu ancak hiç pişmanlık duymadığını, çünkü yaptığı işin bir evlilikten çok daha faydalı olduğunu düşündüğünü söylüyor Martha Stewart. Eşiyle boşanmalarının ardından Sir Anthony Hopkins ve Charles Simonyi ile birlikte olduğu dönemler olsa da hiçbiri evliliğe gidecek kadar uzun sürmedi. Anthony Hopkins’le birlikteyken ‘Kuzuların Sessizliği’ni izledikten sonra ilişkiden caydığını şöyle açıkladı: “Onu çok sevdim ama biraz korkutucuydu. Maine’deki şahane evime davet edecektim ama filmi gördükten sonra vazgeçtim. O kadar gerçekti ki etkisinden çıkamadım. Özenle dekore ettiğiniz yemek odasında, böyle bir adam ister miydiniz?”
1990’da ise genel yayın yönetmeni olacağı Martha Stewart Living adlı dergisi için yayıneviyle gerekli anlaşmayı imzaladı
Sonraları derginin yayın haklarını aldı ve dergilerin, kitapların ve televizyon şovlarının haklarını kapasayan Martha Stewart Living Omnimedia’yı kurdu. Şirket başkanı ve CEO’su olarak kendini oldukça büyük bir işin başında buldu. Şirket New York borsasında halka açıldı. 18 dolar olarak belirlenen açılış ücreti zamanla 38 dolara yükseldi ve bu yükseliş Martha Stewart’ı kendi servetini yaratan ilk kadın milyarder yaptı. 2002 yılında hisse bedeli 16 dolara kadar düştü. Martha yine de şirketin yüzde 96’lık dilimini elinde tutuyordu.
2002’de borsada hile yapma ve sahte belge düzenlemeyle suçlandı
Suçlamanın ardında Martha Stewart Living Omnimedia CEO’luğundan istifa etmeye zorlandı. 2003 yılında ABD Güvenlik ve Döviz Komisyonu tarafından borsada bilgi sızdırmak ve yasa dışı ipucu almakla suçlandı. 2004 yılında ise yalan beyanda bulunmak, adaleti engellemek ve komplo kurmak gibi suçlardan hüküm giydi. Yaklaşık 6 ay boyunca cezaevinde kaldı. Ayrıca 30 bin dolarlık para cezası ödedi. 4 Mart 2005 tarihinde serbest bırakıldı ve 2 yıl boyunca denetimli serbestlik kararı verildi.
Hapiste geçen günlerin ardından adeta dönüşü muhteşem oldu
Hapisten çıktıktan sonra çok farklı bir üne kavuşan Martha Stewart önce şirketinin başına döndü. Ardından televizyondaki sabah şovuna kaldığı yerden devam etti. 2005 yılının Ekim ayında The Martha Rules adında yeni bir kitap yayınladı. 1 ay sonra ise şirketi tarafından Martha Stewart Baking Handbook adlı kitap piyasaya sürüldü. 2006’da sabah programı Emmy’de 2 kategoride aday gösterildi.