Fransız Sanatçı Marcel Duchamp, sanatta temsilcisi olduğu Dadaizm akımıyla 20. yüzyılda sanatın tabularını yıkmış ve yenilikler getirmiştir. Dadaizm (Kuralsızlık) akımı dışında Ekspresyonizm (Dışavurumculuk), Kübizm ve Fütürizm (Gelecekçilik) akımlarından da etkilenmiş, eserlerine buna uygun olarak vermiştir. Müzeye bir “pisuvar” ile giderek sanata damgasını vurmuştur. (Sanat akımlarını merak edenleri buraya alalım.)
Marcel Duchamp, 28 Temmuz 1887’de Blainville-Crevon’da doğdu. Fransız-Amerikalı bir sanatçı olan Duchamp’ın asıl adı “Henri-Robert-Marcel Duchamp”
Ailesinin dedesinden kaynaklanan sanatsal bir yeteneği vardı. Çocukluğu satranç oynamak, kitap okumak, müzik dinlemek ve resim yapmakla geçti
Duchamp ailesinin yedi çocuğundan -Marcel dahil- dört çocuğu sanatçı oldu. Marcel’in en eski eserlerinden biri olan “Landscape at Blainville” (1902), ailesinin Claude Monet’e olan sevgisini yansıtıyor.
Marcel Duchamp iki abisiyle iyi anlaşıyordu ve sanatçı olmak için evi terk ettiğinde Paris’teki Académie Julian’da abilerinin sayesinde okudu
Bir süre karikatür çizerek para kazandı.
1897-1907 Corneille Lycee’de felsefe, tarih, belagat, aritmetik, fen, İngilizce, Almanca, Latince ve Yunanca içeren ağır bir eğitimden geçti. Bu yıllarda Empresyonizm, simya ve gizemli bilimlerle ilgilendi
1904’te Paris’i ziyaret etti. 1908 Courrier Français Gazetesi’nde çalıştı.
I. Dünya Savaşı’na karşı çıkıp ABD’ye yerleşti. Max Stirner’in görüşlerinden etkilenerek bu fikirleri kendi sanatına yansıttı
I. Dünya Savaşı öncesinde birçok sanatçının eserini “retinal” yani sadece göze hitap eder bulmuş ve bunun yerine sanatı “yeniden zihnin hizmetine sunmak gerektiğini” söylemiştir. Böylece Dadaizm akımı sanatçılarının ilgisini çekmiştir. Ayrıca siyasal görüş olarak bireyci anarşist olarak tanımlanabilir.
Raymond Roussel’in “Impressions d’Afrique” oyununa Picabia ve Guillaume Apollinaire ile katıldı. Bu deneyimden sonra bir ressam olarak bir yazardan etkilenmenin çok daha iyi olduğunu belirtti
1911’de Francis Picabia ile tanıştı.
1912’de Münih’i ziyaret etti. “Merdivenden İnen Çıplak” adlı tablosu, Section d’Or sergisinden reddedildi. Temmuz ayında “Büyük Cam”ın ilk eskizlerine başladı
Bu eserinde Kübizm anlayışına karşı durmuş, nü ve hareket kavramlarını birleştirerek Kübist form yakalamıştır. Aynı eserle Kübist sanatçıları eleştirmiş ve aralarında tartışmalara yol açmıştır.
New York’a gitti ve büyük “Armory Show” sergisine “Merdivenden İnen Çıplak” ile katılarak skandal yarattı
“Zaman ve Mekanı Ölçülendirme Sistemi”ni geliştirdi. “Şansın Yasaları”nı konu alan müzikal kompozisyonlar yazdı.
Yeniden New York’a giderek Francis Picabia ile buluştu. Destek alarak çağdaş sanat sergisini açtı. New York Dada hareketinin merkez katılımcısı oldu. Zürih Dada ile bağlantı kurdu
“Büyük Cam” üzerine çalışmaya devam etti.
Dönemin Dadaist sanatçılarından birkaçı 1917’de toplanarak “Bağımsız Sanatçılar Derneği”ni kurdu. Derneğin sergisinin mottosu “jüri yok, ödül yok” olarak belirlendi
M.Duchamp da bu derneğin yönetimindeydi.
Dada ve Anti-Sanat kuramlarından etkilenerek Anti-Sanat niteliği taşıyan çalışmalar yaptı. Manifestolarından sonra derneğin sergisine “R. Mutt” takma adıyla “Çeşme” ismini verdiği porselen bir pisuvar ile başvurdu ve reddedildi
Duchamp sergiye göndereceği sanat eserini hazırlamak için evinden çıktı ve tuvalet malzemeleri satan bir dükkana gitti. Uygun olduğunu düşündüğü bir pisuvarı aldı, stüdyosuna götürdü, imzaladı ve sergiye gönderdi
Sergi komitesi bunun bir eser olmadığını ve sergilenemeyeceğini söyleyerek reddetti. Bu olay Dadaist sanatçılar arasında bir olay oldu.
“Çeşme” isimli bu eserde M.Duchamp Dadaizm akımına bağlı olarak kuralları reddetti ve o eserin ne olduğu değil, ona sizin tarafınızdan nasıl anlam yüklendiği önemliydi. M.Duchamp da o pisuvara çeşme anlamını yükledi
1920’den itibaren, Duchamp, cinsel kimlik fikirlerini tam olarak araştırmak için alternatif bir kadın kişiliği olan Rrose Selavy’i kabul etti
1936’da Ducam tarafından imzalı olan ünlü Şişe Rafı serisini hazırlamaya ve sergilemeye devam etti ve 1947’de Paris’teki Sürrealizm sergisinin gerçekleşmesine büyük yardımı dokundu
Eserlerinin Paris coğrafyasıyla da ilgili olduğu düşünülüyor.