Lanetli veya büyülü olduğuna inanılan pek çok nesne bulunuyor. Bu ürkütücü nesnelerin birçoğu, açıklanamayan olaylara ve büyük sorunlara neden olmasıyla biliniyor. Ancak daha da ilginç olanı, bu eşyaların bazılarının şeytanla bağlantılı olduğunun iddia edilmesi ve sahiplerinin iblisler ve hayaletler gibi korkunç şeyler gördüklerini söylemeleridir. Bu iddialar gerçek mi bilinmez ama insanın merakını cezbettiği kesin! Bu nedenle paranormal olaylarla bağlantılı olan lanetli nesnelerin hikayelerini anlattık. İşte lanetli nesneler ve hikayeleri.
1970 yılında bir kadın antikacıdan oyuncak bir bebek satın aldı. Daha sonra bu yırtık pırtık bebeği hemşirelik okulunda okuyan kızı Donna’ya verdi. İlk başta, oyuncak bebek diğer herhangi bir oyuncak bebek gibi görünüyordu. Ancak Donna ve oda arkadaşı Angie, bebeği farklı pozisyonlarda ve farklı yerlerde bulmaya başlayınca işler ürkütücü olmaya başladı. Ardından oyuncak bebek onlara üzerinde “yardım et” yazan notlar bırakmaya başladı ve oyuncak bebeğin üzerinde çoğu zaman kan lekeleri oluyordu. Donna ve Angie’nin erkek arkadaşı Lou, oyuncak bebekten kurtulmaya çalıştı. Ancak bu durumdan memnun olmayan oyuncak bebek çok sinirlendi ve onu boğmayı denedi.
Kızlar sonunda Ed ve Lorraine Warren’ı aradılar. Ed ve Lorraine Warren, bebeğin bir iblis tarafından kullanıldığı sonucuna vardı. İki başarısız şeytan çıkarma girişiminden sonra, bebek Warrens’ın okült müzesinde özel olarak yapılmış bir cam kutuya yerleştirildi ve söylenene göre hala hareket ediyor.
2. Black Orlov adlı elmas
Lanetli nesneler arasında bulunan ve Brahma’nın Gözü olarak da adlandırılan Black Orlov elması, bir Hindu tapınağından çalındı. Efsaneye göre hırsızlık olayı yüzünden elmas lanetlendi. Elmasa sahip olan kadınların çoğu kendi canına kıydı. Bu trajik intiharlardan sonra elmas, Charles F. Winson tarafından satın alındı ve laneti kırmak için onu üç parçaya bölündü.
3. Maori maskesi
Maoriler, Yeni Zelanda’da savaşa girmeden önce maskeler ve heykeller yapan yerli bir halktı. Maori inançlarına göre, maskeler savaşta ölen savaşçıların ruhlarını taşır. Maskelerin laneti diğer erkekler için herhangi bir tehdit oluşturmazken, bu maskelerle temas eden hamile kadınlar çocuklarını düşürür.
4. Blarney taşı
Lanetli nesneler arasında bulunan Blarney taşını öpmenin uğur getirdiğine inanılırken, taşın herhangi bir parçasının çıkarılmasının iş kaybına, maddi çöküntüye ve hastalıklara neden olabileceği söyleniyor.
5. Oyuncak bebek Letta
Oyuncak bebek Letta, 200 yıl önce bir Rumen çingene tarafından boğulan oğlu için yapılmış. Oğlunun ruhunun bebeğe geçtiğine ve günümüze kadar oyuncak bebeğin içinde kaldığına inanılıyor. Henüz bebekle ilgili hiçbir kötü olay yaşanmamış olsa da kesinlikle onu çevreleyen paranormal bir aura var. Örneğin, oyuncak bebek her dışarı alındığında yağmur yağar, köpekler oyuncak bebekten nefret eder ve ona saldırmaya çalışır ve insanlar Letta’yı gördüklerinde anlaşılmaz bir şekilde korktuklarını ve üzüldüklerini iddia ederler. Ayrıca hepsi bu değil. Letta otururken pozisyon değiştirerek kendi kendine hareket eder ve ona dokunan kişinin hissedebileceği bir nabız yayar.
6. Acılı Adam tablosu
Bu resmin kötü bir auraya sahip olduğu söyleniyor. Güya onu yaratan sanatçı kendi kanını boyayla karıştırmış ve tamamlandıktan kısa bir süre sonra kendini öldürmüş. Sean Robinson’ın büyükannesi, resim sergilendiğinde sesler duyduğunu ve resmin ağladığını iddia etti. Ayrıca evinde gölgeli bir adam gördüğünü söyledi, bu yüzden onu tavan arasına kilitledi.
Robinson, tabloyu babaannesinden miras alır almaz, kendisi ve ailesi aynı türden ürkütücü fenomenleri deneyimlemeye başladılar. Oğlu merdivenlerden düştü, karısı saçlarını okşayan bir şey hissetti ve gölgeli bir adam gördüler. Robinson kısa süre sonra tabloyu bodrum katına indirdi ve satmak istemiyor.
7. Belcourt Kalesi’nin perili sandalyeleri
Belcourt Kalesi’nin birçok farklı hayalete ev sahipliği yaptığı düşünülüyor. Ancak belki de kaledeki en ünlü paranormal nesneler, ruhlar tarafından kullanıldığı iddia edilen iki sandalyedir. Sandalyelerde oturan ziyaretçiler, birinin üzerinde oturuyormuş gibi hissettiklerini iddia ettiler. Bu yüzden de üşüdüklerini ve rahatsız olduklarını söylediler. Hatta birkaç ziyaretçi, görünmeyen bir güç tarafından sandalyelerden atıldığını iddia etti.
8. Perili gelinlik
Lanetli nesneler arasında bulunan bu elbise bir zamanlar, aşık olduğu adam babası tarafından reddedilince bu elbiseyi hiç giyemeyen Anne Baker’a aitti. Elbise şu anda Baker Mansion Müzesi’nde sergileniyor. Görgü tanıkları, özellikle dolunayda elbisenin kendi kendine hareket ettiğini iddia ediyor.
9. Dybbuk kutusu
Yahudi folklorunda dybbuk kötü bir ruhtur. Anlatılana göre, Holokost’tan kurtulan bir kişi, ev yapımı bir Ouija tahtasıyla kutu yaparken yanlışlıkla iblisi çağırdı, ancak bir şekilde onu şarap dolabının içine hapsetmeyi başardı. Kevin Mannis kutuyu 2001 yılında bir emlak satışından satın aldı ve kısa süre sonra şeytani bir cadı hakkında kabuslar görmeye başladı. Mannis kutuyu aynı gün felç geçiren annesine verdi. Kutunun sonraki sahipleri, şeytani kabuslar gördüklerini ve garip bir cilt hastalığı geçirdiklerini iddia ettiler.
10. James Dean’in arabası
James Dean, “Little Bastard” adını verdiği Porsche 550 Spyder model arabasıyla yaptığı bir kazada ölmüştü. Daha sonra arabanın parçaları satılmak üzere çıkarıldı ve araba, parçaları çıkaran tamircinin bacaklarının üzerine düşüp kırdığında lanetini göstermeye başladı. Arabanın motorunu satın alan bir doktor bir araba kazasında öldü ve şanzımanı satın alan başka bir kurban bir kazada ağır yaralandı; Little Bastard’dan satılan lastikler aynı anda patlayarak kazaya sebep oldu ve son olarak arabayı taşıyan kamyonun şoförü kaza geçirdi ve öldü.
11. Ağlayan Çocuk tablosu
Lanetli nesneler arasında yer alan başka bir obje de, Bruno Amadio’nun “Ağlayan Çocuk” tablosunun 1950’lerin popüler reprodüksiyonundan geliyor. İddia edildiğine göre bu tablonun bulunduğu evlerde yangın çıkıyor ve tablo yangından en ufak bir hasar bile almıyor. İngiltere’deki bazı itfaiyeciler, yangını söndürmek için gittikleri bazı evlerde en küçük bir hasar almamış olan “Ağlayan Çocuk” tabloları gördüklerini iddia ediyorlar.
12. Hope elması
1,1 milyar yaşından büyük olduğuna inanılan bu mücevherin 200-250 milyon dolar değerinde olduğu tahmin ediliyor ve Smithsonian Doğa Tarihi Müzesi’nde bulunuyor. Bu lanetli nesnenin, onu giyen kişiye büyük talihsizlik ve sefalet getirdiği söyleniyor. Hope elmasını kullanan bir kişinin köpekler tarafından, diğerinin ise bir Fransız mafyası tarafından parçalara ayrıldığı iddia ediliyor.
Adım Caner Cem Martı, 1996 yılında Bartın'da doğdum. 2010 yılında geçirdiğim kaza sonucunda vücudumun %99'u felç kaldı. 2015'ten bu yana bazı cihazlar yardımıyla internet ortamında çalışabiliyorum. İçerik editörlüğü ve sosyal medya uzmanlığı gibi alanlarda tecrübe sahibiyim, ancak asıl uzmanlık alanım SEO uyumlu makale yazmak. Ayrıca front-end tasarımlar yapıyorum. Sinema, spor ve tarih gibi konular çok dikkatimi çekiyor. Özellikle sinema tutkunuyum.
