Kraliyet aileleri, geleneklerini korumaya ve eski yaşam biçimlerini sürdürmeye dikkat ederler. Gelenekler onlar için çok önemli olsa da toplumda kraliyet ailelerinin bile direnemediği bazı değişiklikler vardır. Kuşaktan kuşağa değişime uğrayan konulardan biri de hamilelik ve doğum sürecidir. Anneliğin, tarihten bu yana nasıl değişiklik gösterdiğini merak ediyorsanız, gelin bu konuyu detaylıca ele alalım.
Geleneksel olarak kraliyet ailelerinde doğumlar, bir izleyici eşliğinde ve evde gerçekleşiyordu
Eskiden kraliyet ailelerinde doğum, çok önemli bir olay olarak kabul ediliyordu. Doğumun, geleneklere uygun olarak evde yapılması gerekiyordu. Bununla birlikte, doğum esnasında odada bir de izleyici olması zorunluydu. Doğacak çocuğun babası, odada bulunmamalıydı ancak, annenin yanında en az bir tanık olması gerekiyordu. Bunun amacı, doğan kız bebeklerin bir erkek bebekle değiştirilmediğinden ve ölü doğan bebeklerin yerine başka bebek koyulmadığından emin olmaktı.
Doğum yaparken ağrı kesici isteyen ilk kişi Kraliçe Victoria oldu
Geçmişte, doğum sırasında ağrı kesici kullanmak geleneklere uygun bir durum olarak kabul edilmiyordu. Ağrı kesicilerin gereksiz ve hatta tehlikeli olduğuna dair yaygın bir inanış söz konusuydu. Kraliçe Victoria 1853’te sekizinci doğumu sırasında doktorundan ağrı kesici isteyerek, bir ilki gerçekleştirdi. Victoria dönemi aynı zamanda, başka yeniliklerin başlamasına da neden oldu. Daha modern bir çocukluk kavramının taşları ilk bu dönemde atılmaya başladı. Çocuklar için özel olarak hazırlanmış kitaplar, oyuncaklar ve oyunlar ortaya çıkmaya başladı ve ilköğretim, ilk defa bu dönemde zorunlu kılındı.
Kraliçe II. Elizabeth, büyükanne ve büyükbabasının evinde dünyaya geldi
Kraliyet geleneğine göre, kraliyet kadınları her zaman evde doğum yapardı. Kraliçe II. Elizabeth’in annesi de doğumunu anne ve babasının evinde gerçekleştirdi. Kraliçe II. Elizabeth, 21 Nisan 1926’da, dedesi Strathmore Kontu ve Kontesi’nin evinde sezaryen ile dünyaya geldi.
Kendi çocuğunun doğumuna tanık olan ilk kraliyet babası, Kraliçe II. Elizabeth’in eşi Prens Philip’ti
Günümüzde modern iletişim araçlarıyla kraliyet hanımlarının hamilelik fotoğrafları geniş bir kitleye ulaşabiliyor. Kraliçe II. Elizabeth döneminde ise durum böyle değildi. II. Elizabeth, 1948’de hamileyken Buckingham Sarayı, “Kraliyet Majesteleri Prenses Elizabeth, Haziran sonundan sonra hiçbir halka açık görüşme yapmayacak” diye bir açıklama yaptı. Prens Charles, bu duyurudan 5 ay sonra dünyaya geldi. Kraliçe II. Elizabeth, bu geleneğe saygı duyarak 4 doğumunu da evde gerçekleştirdi ancak, geçmişe kıyasla büyük değişimler gerçekleşmişti. Kocası Prens Philip, kendi çocuğunun doğumuna şahit olan ilk kraliyet babasıydı. İddiaya göre Kraliçe, erkeğin ebeveyn olarak rolünün önemini vurgulamak ve en başından itibaren çocuk yetiştirmeye dahil olmaları gerektiğini göstermek istemişti.
Prenses Diana, kraliyet ailesinde hastanede doğum yapan ilk kişi oldu
80’lerin başları, kraliyet geleneğinde bazı değişiklerin baş gösterdiği ilk zamanlardı. Örneğin, Prenses Diana’nın hamilelikleri gizli tutulmamış, halka duyurulmuştu. Prenses Diana, hamile olduğu konusunda gazetecilerle mutlu bir şekilde sohbet etti. Ayrıca, geleneksel doğum şeklinden vazgeçerek, evde değil, hastanede doğum yaptı. Bununla birlikte Diana, o zamanlar oldukça şaşırtıcı olan doğum sonrası zihinsel sağlık sorunlarını halka açık olarak tartışan ilk kraliyet kadınıydı.
Cambridge Düşesi Kate Middleton, Prenses Diana ile aynı hastanede doğum yaptı
Prenses Diana ve Kate Middleton’un doğum yaptığı hastane, bir dizi kraliyet kadınının doğum yaptığı yer olmasıyla ünlüdür. Geleneksel olarak, kraliyet ailesinin bebekleri, hastaneden çıktıklarında bir fotoğrafçı kalabalığına, kraliyet hayranlarına ve meraklı izleyicilere sunulur. Kate, geleneği devam ettirmesine rağmen, doğumdan hemen sonra halkın ilgisinin biraz korkutucu olduğunu itiraf etti. Kayınvalidesinin izinden giden Middleton, doğum sonrası depresyon hakkında farkındalık yaratmayı görev edinerek bunun, herhangi bir kadının başına gelebilecek bir şey olduğunu açıkladı. En büyük değişiklik ise, Prens George’un doğduğu yıl olan 2013’te gelen yeni veraset yasası ile duyuruldu. Yeni veraset yasasına göre, kız kardeşlerinden daha küçük olan erkek varisler, tahta geçme konusunda artık bir avantaja sahip değildi.
Kaynak: 1