14 Mayıs seçimlerinden önce Hür Dava Partisinin (HÜDA PAR) Cumhur İttifakı’na katılması ve AKP listelerinde yer alan dört temsilcisini meclise göndermesi, 1990’lı yıllardaki korkunç eylemleriyle tanınan Hizbullah terör örgütünün yeniden gündeme gelmesine neden oldu. Muhalefet, HÜDA PAR’ı Hizbullah ile bağlantılı olmakla suçlarken iktidar ise parti ile örgüt arasında bir bağ bulunduğunu reddediyor. Bununla birlikte eli kanlı Hizbullah’ın ne denli korkunç ve acımasız bir terör örgütü olduğunu gözler önüne seren ve yıllar önce Hizbullah vahşetinin kurbanı olan bir isim de kamuoyunun gündeminde: Konca Kuriş.
Son dönemde pek çok insan, Konca Kuriş kimdir ve Konca Kuriş neden öldürüldü sorularının yanıtını merak ediyor. Gelin Hizbullah terör örgütü tarafından işkence edilerek öldürülen Konca Kuriş kimdir, birlikte bakalım.
Konca Kuriş, 16 Ekim 1961’de Mersin’de dünyaya geldi
Henüz 16 yaşındayken, Orhan Kuriş ile evlenen Konca Kuriş, kayınpederi aracılığıyla çeşitli tarikatlar ile tanıştı.
1980’lerin sonundan itibaren sivil toplum örgütlerinde ve tarikatlarda yer aldı
Yakınlarının anlattığına göre bu dönemde İslam üzerine gerçekleştirilen tartışmalara katılıyor, yer aldığı sivil toplum örgütlerinde veya tarikatlarda aktif şekilde görev alıyordu. Ancak Kuriş’in İslam’a ve özellikle de “İslam’da kadının yerine” olan bakışı, dâhil olduğu tarikatların genel yaklaşımından oldukça farklıydı.
Konca Kuriş, “İslam’da kadının yeri” konusundaki farklı düşünceleri nedeniyle mensubu olduğu tarikatlardan uzaklaştı
Takip eden süreçte yazar Ercüment Özkan tarafından çıkarılan ve kadının kamusal alandaki eşitliğini savunan bir çizgide faaliyet gösteren İktibas dergisinde yazılar kaleme almaya başladı. Ancak Kuriş’in buradaki serüveni de uzun soluklu olmadı. Özkan’ın ölümüyle birlikte derginin yönetici kadrosu değişti. Yeni yönetim, Kuriş’i “fazla feminist” bularak dergiden ayrılmaya zorladı…
Kuriş, kadınların erkeklerle eşit haklara sahip olması ve kadının kamusal alanda etkin bir şekilde yer alması gerektiğini savunuyor, “kadını eve hapseden” yerleşik düzene karşı çıkıyordu
Üstelik daha önce bir şekilde mensubu olduğu veya temas kurduğu tarikatlara ve çeşitli İslami örgütlere rağmen! Bununla birlikte Kuriş, inandığı doğruları açıkça dile getirmekten çekinmiyor, katıldığı televizyon programları ile etki alanını giderek genişletiyordu. Tam da bu sebeple yakın çevresi Kuriş’e sık sık temkinli olması konusunda uyarılarda bulunuyordu.
Çünkü başta Hizbullah olmak üzere pek çok örgüt ve yapının dikkatini ve tepkisini çekiyor, bu yapılar tarafından tehdit ediliyordu. Ancak yakın çevresine “Müslüman kadınları uyarmalıyım” cevabını veriyor, düşüncelerini kamuoyu önünde açıkça ifade etmekten vazgeçmiyordu.
Hizbullah terör örgütünü yakından tanıyan ve kendi görüşleri etrafında kalabalık bir kitle oluşturmayı başaran Konca Kuriş, 16 Temmuz 1998’de örgüt mensubu üç kişi tarafından kaçırıldı
Olay, 18 Temmuz 1998 tarihli Milliyet gazetesinde şu ifadelerle okuyucuya aktarıldı: 5 çocuk annesi 38 yaşındaki Konca Kuriş, eşi Orhan Kuriş ile birlikte işlettiği konfeksiyon atölyesinden gece 01.00 sıralarında evinin önünde geldi. Sahibi oldukları minibüsten inen Konca ve Orhan Kuriş çifti, evlerinin kapısını açmak üzereyken, saklandıkları yerden çıkan silahlı üç kişi tarafından etkisiz hale getirildi. “Bu kişiler yere yatırdıkları Orhan Kuriş’ten minibüsün anahtarını aldıktan sonra Konca Kuriş’i de minibüse bindirerek olay yerinden hızla uzaklaştı.”
Konca Kuriş’in cesedi, 23 Ocak 2000’de Hizbullah terör örgütüne ait Konya’daki bir hücre evinde bulundu
Kuriş’e yapılan akıl almaz işkencelerin görüntüleri de aynı evde ele geçirildi. Yaşadığı dönemde kadın hakları savunucusu olarak önemli faaliyetlere imza atan, kadının toplumsal yaşamda etkin olabilmesi için mücadele eden Konca Kuriş’in korkunç bir şekilde katledilmesi, Hizbullah vahşetinin en çarpıcı örneklerinden biri olarak kayıtlara geçti…
Kaynak: 1