Kiyoshi Kurosawa, Japonya sinemasının önemli değerlerinden sayılan bir film eleştirmeni, senarist ve yönetmendir. Eşzamanlı olarak Tokyo Sanat Üniversitesi’nde profesörlük de yapmaktadır. Filmlerinde de, bir akademisyenin alt metinlere ve ince ayrıntılara vermesi gereken önemi olduğu gibi taşıdığı rahatlıkla görünüyor.
Yasujirō Ozu, Andrei Tarkovsky, Alfred Hitchcock ve Stanley Kubrick gibi ustalarla karşılaştırılacak kadar başarılı işlere imza atan Kiyoshi Kurosawa, sinemacı olarak geçirdiği kırk yılda tamamen benzersiz bir tarz geliştirmiştir. Çok çeşitli türlerdeki çalışmalarıyla da övülmesine karşın, uluslararası sinema üzerindeki etkisini en çok korku sinemasında çığır açan yapıtları ile elde etmiştir. Buna karşın uluslararası alanda tanınırlığı ana akım film yönetmenlerinin yanında oldukça sınırlıdır.
Kurosawa’nın korku filmlerinde temel korku unsuru, her şeyden önce insan zihninin karanlık taraflarına eğilmesi ile oluşur. Kurosawa, kariyeri boyunca korku kavramını defalarca yeniden ele almış ve çağının ötesinde öncü ve özgün sinema eserleri üretmiştir. Kurosawa eserlerine etkisini kazandıran öge, insanlığın ortak ve varoluşsal nitelikteki korku duygusuna seslenmesidir.
2000’lerin eşiğine gelindiğinde ise, Kurosawa filmografisinin önemli bir unsuru olan toplumsal cinsiyet kodları, eserlerinde öne çıkmaya başlar. Bu öge genellikle şaşırtıcı ve türünün tek örneği sayılabilecek özgün hikayeler ile birleştirilmiştir. Kiyoshi Kurosawa’nın Cannes Film Festivali’nden En İyi Yönetmen ve Jüri Ödülü almış sınırlı sayıdaki yönetmenden birisi olduğunu da ekleyerek, sizler için seçtiğimiz ve Türkçe altyazılı versiyonlarına da erişebileceğiniz 10 Kurosawa filminin kısa inceleme ve tanıtımına geçebiliriz.
Keyifli okumalar…
Bu listemize da göz atmak isteyebilirsiniz: Le Monde Eleştirmenleri Seçti: En İyi 99 Film
1. Sanpo Suru Shinryakusha / Before We Vanish – Yok Olmadan Önce (2017) – IMDB: 6.1
Kiyoshi Kurosawa filmografisinden tanıtacağımız ilk eser olan Before We Vanish, 2017 yapımı bir bilim kurgu filmidir. Japon Akademi Ödülleri’nde En İyi Yönetmen ve En İyi Kadın Oyuncu dallarında ödül adaylığına layık görülen film, ilk gösterimini yaptığı Cannes Film Festivali’nde Belirli Bir Bakış dalında jüri ödülü adaylığına layık görülmüştür.
Dünya’nın işgaline öncülük etmek üzere dünyaya gelen üç uzaylı, bir evin sahibi olan ailenin bedenlerini ele geçirerek insan şeklini alırlar. Üstün teknolojilere, becerilere, güce ve dayanıklılığa sahip istilacı bir türün bu üç üyesi pek çok şeyi hızla öğrenmeye başlarlar ve bu gezegenin insanlarını alt etme imkanlarına ulaşmaya giderek daha yaklaşırlar. Ancak beklenmedik bir şekilde, saldırıyı etkisiz hale getirebilecek bir güçle karşılaşacaklardır.
2. Kishibe No Tabi / Journey to the Shore – Kıyıya Doğru (2015) – IMDB: 6.3
Cannes Film Festivali’nden Belirli Bir Bakış dalında Yönetmenlik Ödülü kazanan romantik drama filmi Journey to the Shore, Kazumi Yumoto’nun aynı adlı romanından uyarlanan bir diğer Kiyoshi Kurosawa filmidir. İlk gösterimini Cannes’da yapan film, ayrıca Toronto Uluslararası Film Festivali ve New York Film Festivali’nde de gösterilmiştir. Ünlü Fransız film dergisi Cahiers du Cinéma, filmi “2015’in En İyi 10 Filmi” listesine eklemiştir.
Mizuki’nin kocası Yusuke üç yıl önce denizde kaybolmuştur ve neredeyse herkesçe öldüğü düşünülmektedir. Ancak aniden eve döndüğünde, Mizuki’nin şaşkınlık seviyesi kendisinden beklenenin çok daha altında kalır. Bunun yerine Mizuki, tekrar eve dönmesinin neden bu kadar uzun sürdüğünü merak eder. Yusuke’den bazı cevaplar almak için onunla bir yolculuğa çıkmayı kabul eder.
Filmden ilginç bilgiler: Bu filmin Japonca adında kullanılan Çince karakter, “Higan” sözcüğünde kullanılan karakterle aynıdır. Japon kültüründe, ilkbahar ve sonbahar günlerinde yaşanan ekinoks anlamına gelen Higan günlerinde, ölenlerin yakınlarını ziyaret etmek için geri geldiğine inanılmaktadır.
3. Sakebi / Retribution (2006) – IMDB: 6.3
Kōji Yakusho’nun başrolde oynadığı 2006 yapımı gizem filmi Sakebi; usta yapımcı Takashige Ichise’nin 6 filmlik korku filmi antolojisi olan J-Horror Theatre’ın Infection (2004), Premonition (2004) ve Reincarnation (2006)’dan sonraki 4. filmidir. Film ilk gösterimini Venedik Film Festivali’nde yapmıştır.
Deneyimli bir dedektif olan Yoshioka, birbiriyle bağlantılı bir dizi cinayeti araştırmaktadır. Cinayetler bir seri katil ihtimalini akıllara getirmektedir; zira cinayetlerin hepsi aynı civarda ve aynı yöntemle işlenmiştir, katledilen tüm insanlar tuzlu suda boğulmuştur ve birbirine yakın bölgelerde bulunmuşlardır. Kırmızı bir elbise giyen kimliği belirsiz bir kadının katledilmesini araştırırken kırmızı kıyafetli bir hayaletin onu takip etmesi sonucunda dedektif, ruhuna çöken ağırlığı giderek daha derinden hissetmeye başlayacaktır.
4. Kurîpî: Itsuwari No Rinjin / Creepy (2016) – IMDB: 6.4
Yutaka Maekawa’nın 2012 tarihli romanından uyarlama olan suç, drama ve gerilim filmi Creepy, ilk gösterimini Berlin Uluslararası Film Festivali’nde yapmış ve Kiyoshi Kurosawa’ya Fantasia Film Festivali’nde “En İyi Yönetmen” ödülü kazandırmıştır. Bunun yanı sıra Malaga Üniversitesi’nin düzenlediği FANCINE Festivali’nde En İyi Sinematografi dalında jüri ödülü kazanmıştır.
Eski bir dedektif olan Takakura, şimdilerde bir üniversitede adli psikoloji profesörü olarak çalışmaktadır. Eski bir meslektaşı, kayıp bir ailenin dahil olduğu altı yıllık çözülmemiş bir dava için Takakura’dan yardım ister. Bu sırada Takakura ve eşi Yasuko yeni bir mahalleye taşınır. Komşularından biri olan Nishino’nun hasta bir karısı ve Mio adında küçük bir kızı vardır.
Takakura bir yandan kayıp aile davasını çözerken, mahallesindeki ürkütücü olaylara tanık olunmaya başlar. Nishino’nun kızı Mio, Takakura’ya ailesiyle ilgili bir sırrı açıkladıktan sonra işler çığırından çıkar. Geçmişin ve bugünün çarpıştığı bu durumda, Takakura artık bir vakadan çok daha fazlasını çözmek zorundadır.
Filmden ilginç bilgiler: Filmde tasvir edilen seri katil, Robert Hansen’dir. Genelevde çalışan kadınları kaçırarak onları bir ormana götürerek katleden bu seri katil Alaska’da yaşamıştır.
5. Kairo / Pulse – Nabız (2001) – IMDB: 6.5
Kiyoshi Kurosawa’nın 2001 yapımı tekno-korku filmi Pulse, Cannes Film Festivali’nde Belirli Bir Bakış dalında ödül adaylığına layık görülmüştür. Sitges olarak da bilinen Katalonya Uluslararası Film Festivali’nde José Luis Guarner Eleştirmen Ödülü kazanan Pulse, seyircileri oldukça ürküten sahneleriyle öne çıkmıştır.
Arkadaşlarından biri intihar ettikten sonra, bir grup genç Tokyo sakininin başına tuhaf ve açıklanamaz olaylar gelmeye başlar. Biri duvardaki gölgelerde ölen arkadaşının görüntülerini görürken; diğerinin bilgisayarında garip ve hayaletimsi görüntüler belirir. Arkadaşları mezarın ötesinden onlarla iletişim kurmaya mı çalışıyor yoksa arkadaşlarının ölümü çok daha karanlık bazı şeyleri mi harekete geçirdi?
Filmden ilginç bilgiler: Yönetmen Kiyoshi Kurosawa, filmin 16. dakikası civarında, uyuyor gibi görünen, sonrasında ise uyanıp yüzünü çevirerek kameraya bakan bir figüranı canlandırmıştır.
6. Supai No Tsuma / Wife of a Spy (2020) – Casusun Karısı – IMDB: 6.6
Güncel olarak Kiyoshi Kurosawa’nın yönettiği son uzun metrajlı film olan Wife of a Spy, 2020 yapımı romantik drama filmidir. Film, ilk gösterimini yaptığı Venedik Film Festivali’nde Kiyoshi Kurosawa’ya En İyi Yönetmen dalında Gümüş Aslan ödülü kazandırmıştır. Film, yine aynı festivalde En İyi Film dalında Altın Aslan ödülüne de aday gösterilmiştir. Ayrıca gişede toplamda 2,5 milyon dolara yakın hasılat yapmıştır.
1940 yılında geçen filmde Japonya da dahil olmak üzere dünyanın büyük bir kısmı İkinci Dünya Savaşı’nın yarattığı atmosferin ve savaşların içerisindedir. Japonya, Mançurya’yı işgal ederek oradaki çıkarlarını korumaya çalışıyordur. Hali vakti yerinde bir aktris, Mançurya’da iş yapan bir tüccarla evlidir.
Tüccar, hükümetin orada aldığı bazı eylemlerden ötürü dehşete düştüğünde ve bir cinayete tanık olduğunda bu konuda bir şeyler yapabilmek için çabalamaya başlar. Ancak bu çabaları bir süre sonrasında eşiyle arasında ciddi yanlış anlaşılmalar, kıskançlıklar ve hukuki sorunlar doğurmaya başlar.
7. Akarui Mirai / Bright Future (2002) – IMDB: 6.7
Kiyoshi Kurosawa’nın yönettiği 2003 yapımı bir diğer drama filmi olan Akarui Mirai, Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye adaylığına layık gösterilmiştir. Çağdaş yaşam, aile kavramının durumu, teknolojinin günlük yaşamdaki yeri gibi pek çok konuyu sorgulayan film, sinirleri sağlam insanları bile etkileyebilecek sahneleri seyircilere muhteşem bir sinematografi ve çekim ile sunuyor.
Film, Oshibori adı verilen, bazı Japon restoranlarında bulunan ıslak el havluları üreten bir fabrikada çalışan iki genç adamı konu alıyor. Ne ifade ne de kontrol edebildikleri bir öfke ve evcil hayvan olarak besledikleri bir denizanası nedeniyle ikilinin arasında tuhaf bir bağ oluşmuştur ve bu bağ başlarına gelecek her şeyin habercisidir.
Filmden ilginç bilgiler: Tokyo Nehri’nden büyük bir denizanası sürüsünün film için ayrıca çekimi yapılarak filme dijital olarak eklenmiştir.
8. Tabi No Owari Sekai No Hajimari / To the Ends of the Earth – Dünyanın Öbür Ucu (2019) – IMDB: 6.7
Kiyoshi Kurosawa’nın yazıp yönettiği 2019 yapımı drama filmi To the Ends of the Earth, Locarno Film Festivali’nin kapanış filmi seçilmiştir. Film Özbekistan ve Japonya arasında tekrar diplomatik ilişkilerin başlamasının yıldönümü anısına çekilmiştir.
Popüler bir gezi programının temkinli ve içine kapanık sunucusu Yoko, işi gereği Özbekistan’a seyahat eder. Özbekistan’da tüm işleri ters gidince, görevlerini bir kenara bırakıp gezintiye çıkmaya karar verir. Yabancı bir şehrin sokaklarında kaybolur ve aniden kendisini korkuları ve özlemleriyle yüzleşirken bulur.
9. Cure (1997) – IMDB: 7.4
1990’lı yılllarda gelişen Japon korku sinemasının eserlerinden olan, 1997 yapımı kült psikolojik gerilim ve suç filmi Cure; Tokyo Uluslararası Film Festivali’nde büyük Grand Prix ödülüne layık görülmüş ve filmin başrol oyuncusu Kôji Yakusho’ya da En İyi Erkek Oyuncu Ödülü kazandırmıştır.
Tokyo, ülkeyi sarsan bir cinayetler dizisinin ortasında kalmıştır. Dedektif Takabe ve psikolog Sakuma, cinayetlerin arkasındaki sır perdesini aralamak için cinayetlerin benzer noktalarını araştırıyorlar.
Cinayetlerin yegane ortak noktası, ölenlerin her birinin boynuna oyulmuş kanlı bir X işareti olmasıdır. Bütün cinayetlerde, katillerin kurbanın hemen yanında canlı halde bulunması ve hiçbirinin işledikleri iddia edilen suçlarla ilgili tek bir şey dahi hatırlamaması meseleyi oldukça karışık bir hâle getirmektedir.
Yapbozun parçalarını birleştirmeye uğraşan Dedektif Takabe’nin bu soruşturmayı çözmeye dönük çabaları, ciddi bir kişisel takıntı haline gelir. Öyle ki artık kişisel hayatı bu durumdan etkilenmeye ve akıl dengesi giderek bozulmaya başlayacaktır.
10. Tokyo Sonata – Tokyo Sonatı (2008) – IMDB: 7.5
2008 yapımı drama filmi Tokyo Sonata, Cannes Film Festivali’nde Belirli Bir Bakış dalında, Chicago Uluslararası Film Festivali’nde ise doğrudan jüri ödülü kazanmış etkileyici bir eserdir.
Japonya’da değişim rüzgarı eserken bir aile işsizlik, yabancılaşma, güvensizlik ve iletişim eksikliği ile boğuşmaktadır. Maaşlı bir şirket çalışanının işini kaybetmesi ile başlayan olaylar zinciri, bu aileyi yavaş yavaş çöküşe götürmektedir. Peki yapacak hiçbir şey kalmamış mıdır?