Özellikle son yıllarda iklim krizinin ne kadar derinleştiğini çok yakından görüyoruz. Sadece Türkiye’de değil dünyanın her yerinde doğa alarm veriyor. Dünya Meteoroloji Örgütüne göre aşırı sıcaklar ve yıkıcı etkilere sahip seller şu anda dünyanın “yeni normali” oldu. Dünya gözlerimizin önünde değişirken doğaya zarar vermeye devam ediyoruz. Geçtiğimiz yaz Kanada’da 50 dereceye ulaşan hava sıcaklığı 808 kişinin hayatını kaybetmesine neden olmuştu. Avrupa’da ise ağır sel felaketleri yüzlerce kişinin ölmesine ve milyarlarca Euro maddi hasara yol açmıştı. Dünyada yaşayanlar insanlar tarafından kıyamet alameti olarak kabul ediliyor. Bu nedenle bilim insanları her türlü sona karşı bazı hazırlıklar yapıyor.
İklim krizinin etkileri Türkiye’de de geçtiğimiz yaz aylarında kendini çok ağır bir şekilde hissettirmişti. Yaz aylarında Ege ve Akdeniz bölgelerinde büyük yangınlar çıkarken, Karadeniz bölgesinde onlarca vatandaşımızın hayatını kaybettiği sel felaketleri yaşandı. Küresel ısınmanın dünya gündeminden düşmediği günümüzde, iklim krizinin çözümüne dair gerçekçi bir yol haritası çizilmeye çalışılıyor. Ülkelerin temsilcileri, iklim krizine yönelik önlemler almak için sık sık bir araya geliyor. Tüm bunların dışında her ihtimale karşı, gelecek nesillere dünyanın yaşadığı felaketi gösterebilmek için bir karakutu inşa ediliyor. Bu inşaat 2022 yılında Tazmanya’da başlayacak. Karakutu, küresel iklim felaketi durdurulamazsa dünyadaki yaşamın nasıl sona erdiğini anlatacak.
Bilim insanları Tazmanya adasında “Dünya’nın Karakutusu” olarak isimlendirilen bir yapı inşa etmeye başladı
Tazmanya’daki bu devasa monolit, uçak kazalarında felakete neyin yol açtığını anlayabilmek için kullanılan karakutulardan ilham alınarak tasarlandı. Tıpkı uçak kazalarında olduğu gibi bu monolit, iklim krizinin sebep olabileceği “kıyameti” anlatan ipuçlarına ev sahipliği yapacak.
Tazmanya’daki monolitte, Güneş enerjisiyle çalışan sabit diskler bulunuyor. Bu diskler her gün dünyanın karşılaştığı iklim sorunuyla ilgili bilimsel araştırmalarla güncellenecek
Bu sayede küresel ısınma, türlerin yok oluşu, çevre kirliliği, iklim değişikliği ve bunların insan sağlığı üzerindeki etkileri tamamen kayıt altına alınmış olacak. Proje; pazarlama ajansı Clemenger BBDO, sanat kolektifi The Glue Society ve Tazmanya Üniversitesi’nde görev yapan bilim insanlarının ortaklığıyla geliştiriliyor.
Bu proje “kıyametten” sonra yeniden evrimleşecek ya da Dünya’yı ziyaret edecek zeki canlılara 21. yüzyılda insanlığın başına ne gibi felaketlerin geldiğini anlatmayı amaçlıyor
Tazmanya’daki monolit aslında Norveç’teki bir yapıyı andırıyor. Norveç’teki “Kıyamet Günü Kasası” olarak bilinen yapıda dünyadaki tüm tohumlardan örnekler bulunuyor. Bu yapı benzer şekilde iklim krizinin tarımı tamamen bitireceği öngörüsüyle inşa edilmişti. Tazmanya’daki yeni proje de dünya medeniyeti çökerse geriye kalanlara bu durumdan ders çıkarmaları için inşa ediliyor.
