Aktörlüğü ve kadın hakları ile alakalı aktif çalışmalarıyla bilinen Kitty Marion bir Süfrajet aktivistiydi. Birleşik Krallıkta oy hakkı için, ABD’de doğum kontrolü için etkin bir şekilde mücadele verdi. Bu yıllara ait asi eylemlerin kaydını kişisel not defterinde derledi. Aktivizm yıllarına dair bu defterde topladığı notlar, gazete kupürleri, resimler tarihi bir nitelik taşımakta.
Dönemde gerçekleşen kundakçılık, tutuklama, açlık grevi, hapishaneden kaçış faaliyetlerine dair notların ve gazete kupürlerinin toparlandığı not defteri bu Perşembe’den itibaren Londra Müzesinde sergilenmeye başlanacak
Kadınların oy hakkını elde etmesinin 100. yıl kutlamalarının bir parçası olarak sergilenecek olan bu defter Google Arts and Culture tarafından dijitalleştirildi ve çevrimiçi olarak da görüntülenebilir.
Defterde yer alan içerik kadınları bugün de son derece yakından ilgilendiriyor. Bazı tarihçiler, Marion’un hikâyesinin #MeToo hareketi için öncül bir örnek olduğunu ileri sürüyor
1871’de Almanya’da doğan Marion, 15 yaşına geldiğinde, babasının tacizlerinden kaçarak İngiltere’ye halasının yanına taşındı. Kısa bir süre sonra müzikholde çalışmaya başladı. Fakat ilk kontratını yaparken işler yolunda gitmedi ve cinsel saldırıya maruz kaldı. Fern Ridell, Marion’un notlarına dayanarak yazdığı Death in Ten Minutes adlı kitabında bu olayın Marion’u kadın hakları alanında aktif rol almaya teşvik ettiğinden bahsediyor. Ridell, bu süreçten şu şekilde bahsediyor:
“Bahsettiğimiz, kendi alanında cinsel istismara karşı 20 yıl boyunca mücadele vermiş fakat kimse tarafından kulak verilmemiş bir aktris. En sonunda ise amacına ulaşamamış ve son derece kızmış bir şekilde, erkeklerin bu endüstride kadınlara yaptıklarından son derece yıpranarak süfrajetlerin bomba ve kundakçılık faaliyetlerine yöneldi.”
Kundakçılık faaliyetleri yürütmenin yanında bunları ülke çapında organize etmeye ve Kadınların Sosyal ve Politik Birliği (WSPU) kurucusu olan Pankhurstlar için militanlar yetiştirmeye başladı
Not defterinde pek çok kundakçılık faaliyetine dair gazete kupürleri ve resimleri mevcut. Hatta bu haberlerin bazıları ise polisin hiçbir sanık bulamadığı vakalardan oluşuyor. Riddell, Marion’un tüm bu eylemler için sorumluluğunu üstlendiğini fark edebileceğimizi, bu saldırıların bazılarını halka açık bir şekilde itiraf edip bunun uğruna tutuklanırken bazılarını daha şifreli bir şekilde dillendirdiğini söylüyor.
Bazı uzmanlar, Marion’un aktif yıllarında kurduğu bağlantılar sayesinde kampanya sürecini büyük ölçeğe taşıyabildiğini söylüyor
Marion’un basılmamış otobiyografisini düzenleyen süfrajet hareketi uzamanı Diane Atkinson, bu bağlantıların ona karizma, güven ve süfrajet hareketinin ihtiyaç duyduğu ilişkileri sağladığını belirtiyor.
“Sahnede geçirdiği yıllarda, etkinliklerde ve ülke çapında koştururken Süfrajet hayatı için harika bir yatırım yapmaktaydı. Ülke çapında pek çok ilişki kurmuştu ve ev sahibeleriyle tanışmıştı. Buralarda sahne aldığı için konaklama imkânı da oluyordu.”
Birçok aktris Süfrajet Hareketi’nin destekçisi haline gelmişti. Bunun sebebi sadece ilişkileri değil aynı zamanda kıyafetleriydi. Süfrajetlerin sokaklarda polislerden kaçarken kendilerini gizleyebilmeleri için peruk, kıyafet ve makyaj malzemeleri ödünç veriyorlardı.
Marion, Birinci Dünya Savaşı sırasında anti-Alman hassasiyeti nedeniyle tehlike altında kaldı ve 1915’te Britanya’yı terk etmek zorunda kaldı. Süfrajet dostlarının yardımıyla ABD’ye giden bir bilet aldı ve oradaki doğum kontrol kampanyasına katıldı
Not defteri ABD’de geçirdiği süreç hakkında detaylı bilgi vermese de bazı kupürler ve kendisine gelen bir mektup kadınların bağımsızlığı için mücadele vermek konusunda ne kadar kararlı olduğunu gösteriyor.
Marion doğum kontrol kampanyasına katıldığı zaman daha önceden kundakçılık faaliyetlerine karışmış olması, hapishanede en az 200 kez zorla yedirilmeye maruz kalmış olması insanlarda büyük bir saygı uyandırdı.
Kadınların bağımsızlığına adanmış mücadelesi not defterinde pek çok yönüyle açıkça görülebilir
Defterinde kendisi ve diğer süfrajetlerle yapılan polisin zulmünden bahsettikleri bir kupür yer almakta. Eylemler sırasında bir kadının saçını çektiğinin yazıldığı röportajın altına “Bunu söylemedim” diye not düşmüştür.
Londra Müzesi’nde sergilenmeye başlanan gazete kupürü Temmuz 1909’da ilk tutuklandığı haberi içermekte. Aynı zamanda bu kupürün üzerinde olaya dair kendi el yazısıyla düşülmüş bir not mevcut
Müzenin sosyal ve işleyen tarih küratörü Beverley Cook’a göre, bu sayfa kitap için büyük öneme sahip.
“Militanlığa giden yolda ilk tutuklanmanın son derece mühim bir yere sahip olduğunu düşünüyorum” diyor. “Kundakçılık gibi daha sansasyonel konuları içeren daha farklı gazete parçaları onun için o kadar da kişisel sayılmayabilir. Fakat sanıyorum ki bu kupür onun için oldukça kişisel bir sayfa.”
Marion’un defteri diğer Süfrajetlerden Ada Flatman’e ve Minnie Baldock’a ait defterlerin arasında sergilenmeye devam edecek
Flatman (grup fotoğrafında ayakta duranlardan sağdan ikinci) ve Baldock (sağdaki fotoğrafta) tarafından derlenen defterler de çevrimiçi görüntülenebilir. Üçü birlikte ilk defa görülebilecek. Cook, kadınların kendilerini tarihi bir hareketin içinde nasıl hissettiklerini paylaşma imkânına sahip olacağımızı söylüyor.
“Onlar, kendi tarihlerinin toparlayıcısı, koruyucusu ve küratörleriydiler. Süfrajet kampanyasının ilk tarihçileri oldular. Not defterleri de bunun için mükemmel bir örnek.”