Eşyalardan insanlara, hayatta her şey kırılabilir. Bunu kabul etmek de aslında büyük bir cesaret gerektirir. Wabi Sabi felsefesinden esinlenen kintsugi sanatı, kırılan eşyaların değerini yitirmediğini, tam tersine kırıklarının onları daha da özel ve değerli kıldığını bize hatırlatıyor. Japon kültüründe kintsugi, kırılan seramiklerin altın dolgu ile onarılması anlamına geliyor. Bu zarif yöntem, bir nesnenin geçmişindeki çatlakları ve yaraları saklamak yerine, onları gururla sergileyerek yeni bir yaşam hikayesi oluşturuyor. Kintsugi, sadece maddi nesneleri değil, aynı zamanda insanların da yaralarını onararak daha güçlü ve anlamlı hale geldiğini vurguluyor. Kırıklarımızın bizi zayıf değil, benzersiz ve güzel kıldığını hatırlatan bu sanatı anlamak, hayatın her alanında derin bir bilgelik sunuyor. Peki, tam olarak Kintsugi nedir? 👇
Kintsugi nedir?
Kintsugi, Japonca “kırıkları altınla onarma” anlamına geliyor ve kırılan seramik eşyaların onarılması için kullanılan geleneksel bir Japon sanatını ifade ediyor. Bu sanat dalı, kırık veya çatlak olan seramik parçaların, altın tozu ile karıştırılmış bir yapıştırıcı kullanılarak onarılmasını içeriyor. Kintsugi, kusurları ve kırıkları gizlemek yerine, onları sergilemeyi ve onurlandırmayı amaçlıyor. Bu yaklaşım, Japonya’daki wabi-sabi estetik anlayışının bir parçası, bu anlayış, kusurlu olmanın ve geçiciliğin güzelliğini vurguluyor.
Kintsugi, kusurları ve eksiklikleri kucaklayarak daha da güçlü, daha güzel bir sanat eseri yaratabileceğiniz fikri üzerine kurulmuş bir fikir. Her kırık benzersizdir ve bir öğeyi yeni gibi onarmak yerine, tasarımın bir parçası olarak “yara izlerini” vurgulamak gerekir. Bunu kendimizi iyileştirmek için bir metafor olarak kullanmak bize önemli bir ders veriyor: Bazen kırılan şeyleri onarma sürecinde, aslında daha benzersiz, güzel ve dayanıklı bir şey yaratırız.
Wabi sabi nedir?
Wabi-sabi, Japon estetik anlayışının temel kavramlarından biri ve kusurlulukta güzellik bulma fikrine dayanıyor. Wabi-sabi, geçici, kusurlu ve eksik olanı kabul eden bir yaşam felsefesi. Bu kavram, basitlik, doğallık ve mütevazilik gibi değerlere vurgu yapıyor.
İlginizi çekebilir:
Japonya’nın Para Biriktirme Ve Tasarruf Tekniği Kakeibo Hakkında Bilmeniz Gerekenler
Kintsugi felsefesi nasıl ortaya çıktı?
Kintsugi’nin kökeni tam olarak bilinmiyor. Ancak bir hikayeye göre, teknik 15. yüzyılın sonlarında şogun tarafından geliştirildi. Ashikaga şogunluğunun sekizinci şogunu, Ashikaga Yoshimasa’nın en sevdiği Çin çay kasesi kırılmıştır. Hikayeye göre, kaseyi tamir edilmesi için Çin’e gönderir. Geri döndüğünde, parçaları bir arada tutmak için kırığın her iki tarafındaki deliklere metal yerleştirildiğini görür. Yoshimasa kasenin görünüşünü beğenmez ve Japon zanaatkarlara daha estetik açıdan hoş olan yeni bir yöntem bulmalarını söyler, böylece kintsugi ortaya çıkar. Kulağa hoş gelse de, bu hikayenin ne kadarının doğru olduğu bilinmiyor.
Kintsugi kelimesi ne anlama geliyor?
‘Kintsugi’ kelimesini ‘altınla birleştirme’ olarak çevirebiliriz.
İlginizi çekebilir:
Klasikten Moderne: Mutlaka Okunması Gereken Japon Edebiyatı Eserleri
Bu sanatın farklı yöntemleri nelerdir?
Üç ana kintsugi türü vardır. Bunlar şöyle:
Çatlak yöntemi
Bu, kintsugi’nin en basit ve en yaygın yöntemi. Kırılan parçaları bir araya getirmek için altın kullanılıyor.
Makienaoshi yöntemi
Eğer kırılan seramiğin parçaları eksikse, bu yöntem kullanılıyor. Bu parçalar tamamen altın yapıştırıcıdan yapılmış parçalarla değiştiriliyor.
Birleştirme yöntemi
Bu türde iki kırık seramik bir araya getirilerek tamamen yeni bir eşya yapılıyor.