Dünya, keşfetmekle bitmeyecek kadar renkli bir yer ve Kayan halkı bu renkli mozaiklerden biri! Gelin, sizi Myanmar’dan (Burma) Tayland’a uzanan bu büyüleyici topluluğun dünyasına götürelim. Pirinç boyun halkalarıyla tanınan ama bundan çok daha fazlasını içinde barındıran Kayanlar, gelenekleriyle modern dünyanın arasında sıkışıp kalmış bir halk. Ejderhaların torunları olduklarını düşünen bu topluluk, hem mistik bir tarih hem de hayranlık uyandıran ritüellerle dolu bir hikâye anlatıyor. Tarihin tozlu sayfalarından modern çağa kadar gelen bu insanların öyküsü, size sadece bir kültürü değil, aynı zamanda bir direnişi, bir yeniden doğuşu ve “tembellik” kavramına dair eğlenceli bir bakışı da gösterecek.
1. Kayan halkı tek bir topluluk değil, bir mozaik!
Kayan halkı aslında bir grup kabileden oluşuyor. Bunlar arasında Kayan Lahwi (Padaung), Kayan Ka Khaung, Kayan Kakhi, Kayan Ka Ngan, Kayan Lahta, Kayan Gebar ve Bwe gibi alt kabileler var. Eğer pirinç boyun halkalarını duymuşsanız, işte o halkalar özellikle Kayan Lahwi ile özdeşleşmiş durumda. Tayland’da yaşayan Kayanlar da benzer geleneklere sahip ama kendilerine sadece “Kayan” denmesini tercih ediyorlar.
2. Kayan halkı mülteci statüsünde
1980’ler ve 90’lar, Kayan halkı için zor zamanlardı. Myanmar’daki(Burma) iç savaştan kaçan birçok kişi, Tayland’a sığındı. Bazıları Tayland halkına karışıp yeni bir yaşam kurarken, büyük bir kısmı mülteci kamplarında yaşam mücadelesine devam ediyor. Asimile olanlar mı? Onlar artık Tayland kültürünün bir parçası. Ama geri kalanlar hâlâ sınırdaki kamplarda, yoksulluk içinde, dirençlerini koruyor.
İlginizi çekebilir:
Şifalı Danstan Tükürerek Selamlaşmaya: Afrika Kabilelerinin Birbirinden İlginç 7 Geleneği
3. Boyun halkaları güzellik geleneğinin sembolü
Eğer Kayan kadınlarını bir şeyle tanımlayacak olsak, bu kesinlikle pirinç boyun halkaları olurdu! Kız çocukları henüz 5 yaşındayken bu halkaları takmaya başlıyor ve yıllar geçtikçe daha büyük halkalarla değiştiriliyor. Ancak dikkat! Bu sadece estetik bir tercih değil; aynı zamanda köklü bir kültürel gelenek.
4. Boyun halkaları çıkmıyor
Boyun halkalarını çıkarmak mı? İşte burada işler karışıyor. Takıldıktan sonra halkaların çıkarılması hem zahmetli hem de uzun bir süreç. Bu yüzden çoğu kadın halkaları çıkarmamayı tercih ediyor. Geçmişte, bu halkaların çıkarılmasının ölümcül olabileceğine dair efsaneler bile vardı! Neyse ki bu bir mit. Günümüzde genç kadınlar, bu halkaları takmayı bırakıp eğitim alma ve geleneklere karşı durma yolunu seçiyor. Modernleşme rüzgârları Kayan kadınlarını da etkiliyor!
İlginizi çekebilir:
Sentinelese: Dünyanın En İzole Yaşayan Kabilesi Hakkında Bilmeniz Gerekenler
5. Boyun halkaları boynu uzatıyor mu?
Boyun halkalarının aslında boynu uzattığını mı düşünüyorsunuz? Eh, işin aslı pek de öyle değil. Bu halkalar boyun kaslarını zayıflatıyor, köprücük kemiğini aşağı doğru itiyor ve boynu uzunmuş gibi gösteriyor. Yani bir tür optik illüzyon yaratılıyor. Ancak yıllarca bu halkaları taşıyan kadınlar, zamanla pirinç ağırlığını neredeyse hissetmez hale geliyor.
6. Dünyanın en ilginç evlilik geleneklerinden birine sahipler
Haydi, evlilik deyince akla gelen gelenekleri bir kenara bırakın çünkü Kayan halkı bu konuda bambaşka bir hikaye yazıyor! Eskiden, ebeveynlerin çocuklarına eş seçtiği planlı evlilikler oldukça yaygındı. Ancak zamanla bu gelenek tarihe karıştı ve gençler artık kendi aşk hikayelerini yazma özgürlüğüne sahip. İşin ilginç kısmı mı? Evlilik sadece genetik olarak akraba olan kişiler arasında mümkün! Evet, birinci kuzenler burada en popüler adaylar. Ama dikkat: Kendi neslinizin dışından biriyle evlenmek kesinlikle tabu. Dahası, çatışan klanlar arasında düğün çanları çalması yasak. İlginç değil mi?
İlginizi çekebilir:
Huaorani Kabilesi: Ayakları, Ağaçlara Tırmanmalarını Kolaylaştıracak Şekilde Evrimleşen Topluluk
7. Tembellik eden erkek daha çok çeyiz ödüyor
Kayan halkının “tembellik” tanımına bayılacaksınız! Genç bir adam kendine uygun bir eş bulduğunda, ailesi kızın ailesine hediyeler götürüyor. Eğer aileler bu birlikteliği onaylarsa, çift resmen nişanlanmış sayılıyor. Ama burada işler bitmiyor. Erkek tarafı çeyizi karşılıyor ve gelin kocasının evine taşınıyor. Peki ya erkek, çalışmayı pek sevmediği için karısının evine taşınırsa? O zaman oyun değişiyor; daha fazla çeyiz ödüyor! Yani, burada tembelliğin bir bedeli var.
8. Ejderhanın torunları olduklarını düşünüyorlar
Kayan halkının kökenine dair efsaneler sizi çok şaşırtacak. Onlara göre ataları, bir erkek insanla dişi bir ejderhanın soyundan geliyor. Evet, yanlış duymadınız! Geleneksel inanç sistemleri olan Kan Khwan, bu köken hikayesine dayanıyor. Her yıl nisan sonu ve mayıs başında düzenlenen Kay Htein Bo festivali, yaratıcıya saygılarını sunmak için yapılan büyüleyici bir etkinlik. Yağmur, bereket ve bağışlanma dilekleriyle tüm Kayan halkı bir araya geliyor. Bir ejderhanın torunu olmak böyle bir şey işte!
9. Birçok dine inanıyorlar
Gelenekler önemli, ama Kayan halkının büyük bir kısmı artık modern dinlerle iç içe. 19. yüzyılda İtalyan misyonerlerin etkisiyle Roma Katolikliği, toplumda hızla yayılmış. Bazı Kayanlar Budizm ya da Baptistlik gibi farklı inançları da benimsemiş durumda. Denizaşırı ülkelerde yaşayan Kayanlar ise bulundukları yerlerin dini geleneklerine uyum sağlamış.
10. Genç nesil geleneksel yaşamlarını yavaş yavaş terk etmeye başlıyor
Her kültür zamanla değişir ama Kayanlar bu değişimi biraz hızlı yaşıyor gibi. Genç nesil, geleneksel normları yavaş yavaş terk ederek modern dünyaya karışmayı tercih ediyor. Kadınların boyunlarına taktığı ünlü halkalar bile artık kültürel bir sembolden ziyade turistik bir ilgi çekme aracı haline gelmiş. Kayan kültürü, adeta “yeniden doğmayı” bekliyor. Siz bu insanlar hakkında ne düşünüyorsunuz?
Kaynak: 1