Aslı, Efe, Mine, Deniz, Su, Atakan ve diğerleri. Türkiye’nin adını dizi tarihine yazdırmış efsane gençlik dizisi. Bir yaz dizisi olarak başlayıp yıllarımıza nüfuz eden, 4 sezon boyunca bizlerle olan, çoğu ergene, gence aşkı öğreten dizi. Aşkı öğretti öğretmesine de biraz sıkıntılı bir süreç oldu. 90’larda doğmuş olan gençler aşkı, arkadaşlığı bu diziden gördü en çok. Şimdilerde 30’lu yaşlarına merdiven dayayan Kavak Yelleri nesli bir daha hiç eskisi gibi olamadı, ilişkilerinde bir türlü dikiş tutturamadı.
Dizinin 10. bölüm özetine bir bakalım:
“Koray’ın çevirdiği tüm entrikalara rağmen mezuniyet balosu Mine hariç herkesin hafızasında güzel anılar bırakarak sona erer. Mine mezuniyet gecesinde Deniz’in Aslı’ya, artık arkadaşlıktan daha öte bir özle bakmasına tanık olmuş ve çılgına dönmüştür. Üstelik bu durumu yeniden lehine çevirmek, artık eskisi kadar kolay görünmemektedir.
Deniz, Aslı’ya karşı haftalardır içinde kopan ve adını koyamadığı duygunun aşk olabileceğini anlamaya başlamıştır. Ancak bu sefer de Aslı için durum farklıdır. Mezuniyet gecesi giydiği elbiseyi çıkardığında, hayatın tüm acımasızlığıyla kaldığı yerden devam ettiğini düşünen Aslı yıllardır gözünün önünde olduğu Deniz’in, sırf bir gece giyinip süslendi diye kendisiyle ilgilenmeye başlamasını hazmedememektedir.
Deniz, Aslı ve Mine arasındaki ilişki böylelikle yepyeni bir boyut kazanırken, Efe, Metin ve Gönül arasındaki olaylar da Gönül’ün Urla’dan kesin gidiş biletini almasıyla yepyeni bir yol ayrımına girer. Efe, Gönül’ün kasabadan ayrılması halinde kendisinin de buralarda durmayacağını söyleyerek işleri daha da zorlaştırır.
Bütün bunlar olurken Koray’ın babası Altan’ın Murat’a teklif ettiği yeni ve sürpriz bir iş; Aslı, Deniz ve Efe’nin de yaz tatillerini değerlendirmek için güzel bir fırsat olur. Ancak Mine yine boş durmayacak, Efe ise bu yaz kasabadan herkesten önce ayrılacak gibidir.”
Sanırız tek bir bölüm bile ne demek istediğimiz konusunda bir fikir veriyor. Buradan yola çıkarak, işte aşklarında Kavak Yelleri’nin referans alan neslin yaşadığı buhranın sebepleri.
İçeriği okurken dinlemeniz için müzik.
1. Arkadaşlıkların harika bir aşka dönüşebileceğini düşünerek yaşadılar, ama hiç başlarına gelmedi.
2. Aşkı hep küçük bir grup içerisinde gerçekleşen ilişkiler bütünü olarak algıladılar, dışarıya açılmak çok sonra akıllarına geldi.
3. Eski sevgilim olan arkadaşımın, yine arkadaşım olan arkadaşıyla çıkmamda bir sorun yok diye düşündüler… Halbuki büyük sorundu.
4. Gidenler mutlaka bir gün aşkları daha da artmış olarak geri döner zannettiler, dönen olmadı.
5. Kendileri için de aynısı geçerli, istediğim kadar ortadan kaybolurum dönünce nasıl olsa beni bekliyor olurlar zannettiler.
6. Hep yakışıklı olan güzel kızı kapar düsturuna bağlı kaldılar, öyle olmadığını daha yeni yeni çözüyorlar.
7. Yaşadıkları kavgaları o an çözmeyi bir türlü öğrenemediler, belli bir süre küs kalınmalı, ayrılık kararı verilmeli, gurur yapılmalı gibi ön kabulleri mevcut.
8. Arkadaşlık ilişkileriyle gönül ilişkilerini birbirinden ayırmayı beceremiyorlar, hepsi birbirine geçmiş durumda.
9. Hiç tanımadıkları biriyle birlikte olmaktan korkuyorlar, tanımadıkları biriyle ne konuşacaklarını bilmiyorlar.
10. Eski sevgili sorunsalını bir türlü aşamıyorlar, onlara göre eski sevgiliyi unutmak yaşamın kendisine hakarettir.
11. Anlık duygulara çok önem veriyorlar, küçücük bir anı dahi unutamıyorlar.
İçimde bi şey var bu akşam
Beyazlar karardı bir anda
Sen orda benim çok dışımda
Uzaklar çoğaldı bi anda