Günümüzde, kadına yönelik şiddet, baskı ve cinsel eşitsizlik gün geçtikçe olumsuz yönde artış göstermekte. “25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü” çerçevesinde tüm dünyada çeşitli etkinliklerle kadına uygulanan şiddete dikkat çekmeye çalışılıyorken, Birleşmiş Milletler Kadın Birimi (UN Women) de“Karanlığı Aydınlat” kampanyasıyla kadına yönelik şiddete dikkat çekmeye çalışıyor. Ankara’da ilk kez kamusal alanda açılan “Karanlığı Aydınlat” isimli ışıklı enstalasyon sergisinde, kadınların karşılaştığı cinsel eşitsizlik ve şiddet üzerine çarpıcı ve yaratıcı eserler sergileniyor. Birleşmiş Milletler Kadın Birimi ve İsveç Büyükelçiliği ortaklığında gerçekleştirilen, farklı sanatçıların eserlerinin yer aldığı sergiyi 10 Aralık’a kadar Seğmenler Parkı’nda ziyaret etmek mümkün. Sizin için sergiden derlediğimiz, kadına şiddete ve eşitsizliğe dikkat çeken 10 ışıklı enstalasyon!
1. Yerden Yüksek
Bu çalışma siyasette toplumsal cinsiyet eşitliğini vurguluyor. Üzerine çıkılabilen farklı renklerdeki bu platformlar, kürsüleri temsil ediyor. Kürsüler, üzerine çıkıldığı zaman yaş, cinsiyet, boy, ağırlık fark etmeksizin, kampanyanın rengi turuncuya dönüşüyor.
2. Sığınma Varilleri
Şiddete maruz bırakılmış kadınların sığınma ihtiyaçlarını sembolik olarak ifaden eden variller, farklı şiddet türlerine odaklanıyor. Sanatçı, varillerin üzerine yazdığı şiddet söylemleriyle, etrafımızda duyduğumuz söylemlerin şiddetine dikkat çekiyor
3. Adım Adım
Bu yerleştirme günümüzde yaşanan şiddet olaylarına ve onların sonucunda yaşananlara dikkat çekiyor. Masumiyeti temsil eden ışık halkalarının altından geçen ziyaretçiler adım adım şiddete kurban gidenlere tanıklık ediyor. Eser, arkadan gelen ziyaretçileri de masum olup olmadıklarına dair bir sorgulamaya teşvik ediyor.
4. Dilek Ağacı
Bu eser, şiddetin sadece doğanın kendi dinamiklerine özgü bir eylem olarak kalmasını diliyor. “Yıldırımın Çarpması, Yağmurun Şiddeti, Kışın Kıyameti, Gök Gürlemesinin Sesi, Rüzgarın Vurması” cümlelerinin neon kullanılarak yazıldığı bu düzenlemede, sanatçı şiddetsiz bir toplum dileğini yeniliyor.
5. Güvenlik Kabini
Barınma ihtiyacı, doğa koşullarına karşı bir korunma ihtiyacı olarak ortaya çıksa da günümüzde insanın insandan korunmak için gereksinim duyduğu bir olgu haline dönüşmüştür. Barınma metaforuyla yaratılan bu eser, izleyicinin barınma kavramını sorgulamasını amaçlıyor.
6. Görünmeyen
Ev bir kutudur ve bu kapalı kutunun içerisinde olan biten her şeyi görmemiz mümkün değildir. Ancak toplumca onaylanmış roller kadının üzerinde görünmeyen baskılar oluşturur. Evlerin içinde görünebilecek ölçüdeki şiddet bile görünmez olur.
7. Rüzgarın Fısıltısı
Hayata eşit katılım sağlanmalıdır, ancak erkek egemen toplumlarda kadınların içlerindeki ışığı, gücü, potansiyeli yansıtmaları çok zordur, bunun yanı sıra şiddetin her türlüsüne de maruz kalırlar. Çoğu kadından çıkan ses rüzgarın fısıltısı gibidir, bazıları ya tamamen sessiz ya da susturulmuştur.
8. Ölü Alan
Kadınların psikolojik şiddet sonucu, fiziksel ve duygusal anlamda hareket alanını daraltılmıştır. Bu durum mekânsal bir müdahale olarak ele alınmış ve söz konusu alanın derinliğinin ve ışığının görünmesini kısmen engelleyen bir yerleştirme ile üstü kapatılmıştır.
9. Oyunbozan
Tahterevalli, hem bir oyun formu olarak hem de bir metafor olarak şiddet ve gücün etken – edilgen ikiliği ile bağlantılıdır. Oyunbozan şiddetsiz bir dünyanın ancak çift taraflı çabayla mümkün olduğuna işaret eder. Dengesizken ışığı kırmızıya döner, dengedeyken turuncudur.
10. Tanık
Şiddete doğrudan maruz kalan çocuklar kadar dolaylı olarak maruz kalan çocuklar da bu durumdan olumsuz etkilenirler. Tanık isimli bu eser, ona söyleyeceğimiz şeyleri seçmemizi istiyor. Onunla iletişim yolunu seçerek şiddet yerine başka yollar seçebileceğimizi hatırlatıyor. Bize “O’na şarkı söyleyin” diyor.