Türkiye, dün sabah saatlerine Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesinde meydana gelen 7,7 büyüklüğündeki deprem ile sarsıldı. Yaklaşık 10 saat sonra yine Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesinde 7,6 büyüklüğünde yeni bir deprem daha meydana geldi. Bu iki şiddetli deprem, 10 farklı şehrin yanı sıra çok sayıda yabancı ülkede de hissedildi. Sadece Türkiye’nin değil, tüm dünyanın son dönemde gördüğü en büyük felaketlerden olan deprem nedeniyle binlerce bina yıkıldı, ne yazık ki binlerce vatandaşımız yaşamını kaybetti. Peki, Kahramanmaraş depremi neden gerçekleşti, depremi bu kadar yıkıcı hale getiren, depremi son dönemin en büyük felaketlerinden birine dönüştüren şey tam olarak neydi, deprem neden bu denli yıkıcı oldu? Detaylara birlikte bakalım.
Depremler nasıl oluşur?
Dünya kabuğu, iç içe geçmiş fakat birbirinden bağımsız “levha” adı verilen parçalardan oluşuyor. Bununla birlikte levhaların “hareket etmek” istediği ancak birbirine değen levhaların birbirine baskı yaptığı ve bu harekete engel olduğu biliniyor. Ancak bazı durumlarda bu baskı birikiyor ve basınç, enerji olarak yüzeye çıkıyor. Bu muazzam enerji ise yüzeyin hareket etmesine neden oluyor, bir başka ifadeyle deprem meydana geliyor.
Kahramanmaraş depremi, Arap levhasının kuzeye doğru hareket ederek Anadolu levhasına baskı yapmasıyla oluştu
İki levha arasındaki itme gücü ve baskı, geçmiş dönemlerde de ciddi depremlere neden olmuştu. Örneğin 13 Ağustos 1822’de aynı bölgede, aynı fay hattı üzerinde 7,4 büyüklüğünde şiddetli bir deprem meydana gelmişti.
Bu deprem nedeniyle 20 binden fazla insan hayatını kaybetmişti. Peki, Kahramanmaraş depreminin meydana geldiği bölgedeki depremler neden bu kadar şiddetli oluyor? Bu sorunun yanıtını bulabilmek için, deprem bölgesindeki Doğu Anadolu Fay Hattı’nın özelliklerine bakmak gerekiyor.
Doğu Anadolu Fay Hattı “doğrultu atımlı” bir fay hattı
Bu tür fay hatlarında, sert kaya blokları birbirlerine dikey bir hat üzerinde baskı uyguluyor. Baskıya dayanamayan bloklar ise yatay bir doğrultuda harekete geçiyor. Bu hareket sonunda ortaya çıkan gerilim, depremlere neden oluyor. Örneğin ABD’nin California eyaletindeki San Andreas fay hattı, dünyanın en bilinen doğrultu atımlı fay hatlarından biri. Bilim insanları, fay hattının çok uzun bir süredir “sakin” olduğunu, bu nedenle fay hattı üzerinde çok yakın bir zamanda oldukça büyük bir deprem meydana gelebileceğini ifade ediyor. Yani Kahramanmaraş depremini bu denli yıkıcı hale getiren unsurlardan biri, depremin meydana geldiği fay hattının yapısal özellikleri. Ancak tek neden bu değil.
Kahramanmaraş depremi yalnızca 7 kilometre derinlikte gerçekleşti! Depremin normalden çok daha yıkıcı hale gelmesinin sebeplerinden biri de bu
İngiltere’deki Open Üniversitesinden jeofizikçi David Rothery konuyla ilgili, “Aynı büyüklükteki bir deprem yüzeye ne kadar yakın olursa o kadar büyük etki yaratır.” ifadelerini kullanıyor.
Depremi yıkıcı hale getiren unsurlardan bir diğeri ise bölgede uzun yıllardır biriken enerji
Bilim insanları, fay hatlarının herhangi bir kırılmadan önce enerji biriktirmesi gerektiğini ifade ediyor. Doğu Anadolu Fay Hattı’nın kırılma aralığı ise 500 yıl. Daha açık bir ifadeyle fay hattı, 500 yıldır enerji biriktiriyor. İşte bilim insanlarına göre Kahramanmaraş’taki depremi bu denli yıkıcı hale getiren bir diğer sebep de hattın taşıdığı yüksek enerji.
Öte yandan bu sebeplerden, bölgedeki artçı sarsıntıların da son derece şiddetli olduğunu söylemek mümkün. İlk deprem anından bu yana bölgede çok sayıda artçı sarsıntı olduğu biliniyor. Peki, bazıları son derece şiddetli olan artçı sarsıntılar ne kadar daha devam edecek?
İngiliz bilim insanı Roger Musson, artçıların bir süre daha devam edebileceğini ifade ediyor
Musson, konuyla ilgili olarak, “Bizim şu an gördüğümüz şey aktivitenin komşu faylara yayılması. Dolayısıyla bu hareketliliğin bir süre daha devam etmesini bekliyoruz.” ifadelerini kullanıyor. Bununla birlikte aynı bölgede 1822 yılında meydana gelene depremin artçı sarsıntılarının bir yıl boyunca devam ettiği biliniyor. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener, son dönemde bölgede meydana gelen en büyük deprem ile karşı karşıya olduğumuzu belirterek, depremin pek çok farklı ülkede hissedildiğini ve ciddi artçı sarsıntılara neden olduğunu dile getiriyor.
Özener, artçıların ne kadar daha devam edebileceği sorusuna ise “İlerleyen zamanda küçük artçı depremler çözüldükçe sayılar artacaktır. 7 tanesi 5’in üzerinde oldu. Bir tanesi da ana artçı şoku olarak 6,6’lık bir depremimiz var. Bu depremlerin yoğunluğunu azaltarak önümüzdeki günlerde devam edeceğini söyleyebiliriz. Bu depremler bir yıl kadar sürebilir.” şeklinde yanıt veriyor.
Kahramanmaraş’taki deprem, dünyadaki diğer depremlerle kıyaslandığında hangi konumda?
Çok sayıda bölgede büyük yıkıma neden olan Kahramanmaraş depremi, Suriye, Lübnan, Mısır, Irak ve hatta Grönland’dan bile hissedildi! Bu ülkelerin bazılarında deprem nedeniyle can kayıpları dahi yaşandı. Yani deprem yalnızca Türkiye’nin değil tüm dünyanın gördüğü en şiddetli doğa olaylarından biriydi. Peki, dünyadaki diğer büyük depremlerle kıyaslandığında ne konumda?
Dünya genelinde bir yıl içerisinde 7’nin üzerinde bir büyüklükte meydana gelen deprem sayısı 20’yi geçmiyor. Bununla birlikte son 10 yılda dünya genelinde Kahramanmaraş’taki deprem büyüklüğünde yalnızca iki deprem meydana gelmişti. Bir önceki 10 yıl içerisinde benzer büyüklükte 4 deprem görülmüştü. Ancak ülkemiz ne yazık ki, dünyada son derece nadir görülen iki büyük depremi aynı gün içerisinde yaşadı. Yani, binlerce insanımızın yaşamını yitirmesine neden olan deprem, yalnızca Türkiye’nin değil, tüm dünyanın gördüğü son dönemdeki en büyük felaketlerden biri.
Kaynak: 1