ListeList
  • Ana Sayfa
  • Gündem
  • ListeList Özel
  • Alışveriş
  • Yaşam
  • Sinema
  • Seyahat
  • Diğer
    • Edebiyat
    • Sağlıklı Yaşam
    • Kadın
    • İş Yaşamı
    • Tiyatro
    • Hayvansever
    • Spor
    • İstanbul
    • Koronavirüs
    • Tarih
    • Müzik
    • Astroloji
    • Ekoloji
    • Tasarım
    • Dizi
    • Oyun
    • Teknoloji – Bilim
    • Yeme – İçme
    • Pürtelaş
    • Testler
    • Video
  • Yazı Gönder
Sonuç bulunamadı
Tüm sonuçları görüntüle
  • Ana Sayfa
  • Gündem
  • ListeList Özel
  • Alışveriş
  • Yaşam
  • Sinema
  • Seyahat
  • Diğer
    • Edebiyat
    • Sağlıklı Yaşam
    • Kadın
    • İş Yaşamı
    • Tiyatro
    • Hayvansever
    • Spor
    • İstanbul
    • Koronavirüs
    • Tarih
    • Müzik
    • Astroloji
    • Ekoloji
    • Tasarım
    • Dizi
    • Oyun
    • Teknoloji – Bilim
    • Yeme – İçme
    • Pürtelaş
    • Testler
    • Video
  • Yazı Gönder
Sonuç bulunamadı
Tüm sonuçları görüntüle
ListeList
Sonuç bulunamadı
Tüm sonuçları görüntüle

Ana sayfa » Edebiyat » Ölümünün 50. Yılında John Steinbeck’in Mektuplarından Alıntılar

Ölümünün 50. Yılında John Steinbeck’in Mektuplarından Alıntılar

Kübra Akalın Yazar: Kübra Akalın
19 Aralık 2018
Kategori: Edebiyat
Google Haberler'de ListeList'e Abone OlGoogle Haberler'de ListeList'e Abone Ol
0
Share on FacebookShare on Twitter

Fareler ve İnsanlar, Gazap Üzümleri, İnci, Bitmeyen Kavga, Yukarı Mahalle ve dahası… Derdi insan olan, insandan yana olan ünlü yazarın en büyük becerisi okurunu hikâyenin içine yalın diliyle çekmesi, tarihsel olayları ustaca kurgulayarak aktarmasıydı.

Steinbeck 1962 yılında, edebiyata olan katkıları nedeniyle hayatı boyunca almaktan korktuğunu pek çok kez dile getirdiği Nobel Edebiyat Ödülü’ne layık görüldü.

Aynı yıl “Altmış yılda arkamda pek çok iz bıraktım” diyordu. Usta yazarın hayatında bıraktığı o izlerden biri de muhakkak ki mektuplarıydı.

John Steinbeck Eserlerine Ulaşmak İçin Tıkla!

“Her zamanki gibi yazıyorum çünkü sevgi, istek ve hemen o anda anlatılması gereken konular dışında konuşmama hiç mi hiç güvenememişimdir” diyen Steinbeck topluluk önünde konuşmayı sevmeyen, telefonla iletişim kurmaktan gerilen bir insandı

John Steinbeck’in hayatına, edebiyatına, ilişkilerine dair pek çok anekdotu mektuplarda bulunabilir.

“Mektuplar bir yazarın yaşamında kilometre taşlarıdır. Bu taşları gerçek yerlerine yerleştirmek gerekiyordu” Elaine Steinbeck, mektupların yayımlanması için uzun yıllar çalışmış ve mektupların büyük bir kısmını derlemişti.

Elaine Steinbeck mektupları nasıl hazırladıklarını şöyle anlatıyordu:

“Bu kitabı hazırlarken binlerce mektup topladık. Bir günde altı yedi mektup yazmış olduğunu gördük. Yayımlanmış yirmi dokuz kitabı üstünde çalışırken böylesine çok mektup yazmaya zaman ve güç buluşu şaşırtıcıdır. Kimi mektuplarının kopyaları vardı. Daha özel mektupları ise kopyasızdı. Biz mektupların sayısının ne denli kabarık olduğunu biliyorduk. Kırk yılı aşkın bir süre menajeri ve yakın dostu Elizabeth Otis’e yazdığı mektuplar büyük bir toplam oluşturuyordu. Yirmi yaşından beri üniversitedeki oda arkadaşı Carlton A. Sheffield’la yazışıyordu. Yayıncısı Pascal Covici’ye yazmış olduğu mektuplar vardı. Bu üç kişiye yazdıkları, kitabın çekirdeğini oluşturacaktı. Bunlardan sonra başkalarına yazdığı mektuplar ya da bunların fotokopileri geliyordu. Bu mektupları bulmak için iki kaynak vardı elimizde. Birincisi Nobel Edebiyat Ödülü’nü aldığı zaman onu kutlayanların listesi, ikincisi de öldüğü zaman başsağlığı mektubu ya da telgraf gönderenlerin listesi. Adı bu iki listede yer alan herkese yazdık.

Steinbeck’in onlara yazmış olabileceği her türlü mektubu istedik. Ciddi ya da gündelik mektuplar, iş mektupları, iyimser ya da kötümser mektuplar…

Ruh hali her an değişen bir adamın yaşadığı bütün değişiklikleri yansıtan mektuplar… Her türlüsünü istiyorduk. Aşağı yukarı herkes yanıt verdi çağrımıza. Kimi kişilerin elindeydi mektuplar, ama kimileri üniversite kütüphanelerine ya da koleksiyonerlere vermişti. Steinbeck’in daha ünlü olmadan önce yazdığı mektupların büyük bir bölümü saklanmıştı. Bu mektupların sayıca fazla olması bizi çok şaşırttı. Projeyi duyanlar ya ellerindeki mektupları gönderdiler ya da Steinbeck’in mektup yazmış olduğu kişilerin adreslerini verdiler. Böylece mektuplar yağmaya başladı.

Hayal kırıklıkları da yaşadık elbette. Ellerindeki mektupları bize kesinlikle göndermek istemeyenler vardı

Kimileri mektupları sakladıklarını çok iyi biliyor ama nereye sakladıklarını anımsayamıyorlardı ya da mektubun yazılmış olduğu kişi ölmüş, mektuplar da kaybolmuştu. Kimileri de mektuplar kitap olarak basılınca ellerindekinin maddi değeri düşer diye göndermek istemiyordu. Kendi ailesinden pek çok kişi de, aile sırlarının açığa vurulmasından kaçındığı için ellerindeki mektupları bize vermedi. Yine de elimizdeki mektupların sayısı bir cilde sığmayacak kadar çoktu. Mektupların hepsini yüksek sesle, kimilerini de birkaç kez okuduk. Önce tek kişiye yazdığı mektupların tümünü elden geçirdik. Sonra onun bir kişi ve bir yazar olarak gösterdiği gelişmenin açıkça görülebilmesi için mektupları tarih sırasına göre dizmeyi uygun bulduk.”
Sel Yayınları ise yazarın ölümünün 50. yılında Steinbeck’in mektuplarını yeniden bastı. İşte usta yazarın kaleminden çıkmış mektuplardan bazı alıntılar:

“Ben ‘basılmış sözcüklere’ ilgi duymuyorum”

“Yazı ya da baskı diye bir şey olmasa da yazmayı sürdürürdüm. Benim sözcükleri yazışım unutulmamaları içindir. Sözcükler yazılmaktan çok konuşulmak içindir bence. Ben bir sekreter değil, daha çok bir Orta Çağ saz şairiyim.” (A. Grove Day’e)

“Romanlar ne denli kötü olursa olsun yaşamımızı düzene sokup bize bir sorumluluk yükler”

“Eğer bu ‘Tanrı’ öyküsü bir yerde basılırsa herhangi bir yazarın taklidi gibi olacak. Ben çok iyi bir okurum. Ksenophon’u, Herodotos’u, Plutarkos’u, Marcus Aurelius’u birer kez daha okudum. Bir de Fielding’i okudum. Yine de sanki Hemingway’i taklit ediyormuş gibiyim. Oysa Hemingway’i hiç okumadım. İngilizceyi kullanış biçimimiz bir. Bu ise şimşekleri üstüme çekmem için yeterli bir neden. O, dili benden önce bu biçimde kullanmaya başladığına göre taklit eden ben olacağım elbette. Yeni çalışmamı soruyorsun. Özgürlüğün tadını çıkarıp üzüntüsünü çekiyorum. Bir edebi ceninin lanetinden uzak kalmak gözüme iyi gibi görünmüştü. Ne var ki bir yandan da bir yitmişlik duygusu sardı her yanımı. Ordudan ayrılmış yaşlı bir askerin kimse ona ne yapacağını ya da dişlerini ne zaman fırçalaması gerektiğini söylemediği için hissettiği boşluk, yitmişlik duygusu da böyle bir duygu sanırım. Romanlar ne denli kötü olursa olsun yaşamımızı düzene sokup bize bir sorumluluk yükler. Bu kitabı yazarken kendimi birilerine karşı sorumlu hissediyorum. Yazmayı bıraktığım zaman romandaki kişiler ölüyorlardı sanki. Ama roman bitti.” (Ted’e)

John Steinbeck Eserlerine Ulaşmak İçin Tıkla!

“Hemen okuyacağın bir mektup değil bu. Bol zamanın olunca okumalısın. Yapacak başka bir işin olmadığı zaman. Konuşmak istiyorum, konuşacak kimse yok”

“Sonunda bir tema buldum. Bulacağımı biliyordum. Bu temayı bir cümle olarak yazmadıkça ondan bir roman çıkaramazsın. Hep böyle olur. -Bunları seni sıkmak tehlikesine karşın yazıyorum. İnsan bir mektubu okumayabilir, mektubu yazan da bunu hiçbir zaman bilemez.- Hep böyle olur bu. İnsan sonu gelmez birtakım gözlemlerini, sorularını ve düşüncelerini yazar. Bunların sayısı kabardıkça kabarır. Bir gün bir de bakarsın bunların hepsi bir noktaya doğru yönelmiş, bir şenlik ateşinin kıvılcımları gibi dolanıp durmaktalar. Sonunda bir gün bir anlam taşıyıverirler. Dünyanın en güzel, en coşkulu anıdır bu. Üç yıldır notlar alıyordum. Ancak şimdi bu notlar bir noktaya doğru yöneldiler. Birdenbire hepsi bir bütün oluverdi. Artık sorun onları bir koruyan bulmakta. Onları içine alacak bir öykü.” (Carlton Sheffield’e)

“İki şey istiyorum. İkisi de olumsuz ve ikisini de elde etmem olanaksız. Bir yıldan beri istemekte olduğum şeyler şunlar:”

“Uzun bir süre gözlerinde korkulu bir soruyla yatmış olan annemi ve babamı düşünürken yüreğimde duyduğum acıyı unutmak istiyorum. Babam bir yılda beceriksiz, bir söylediğini durmadan yineleyen bunak bir ihtiyar oldu. Her an gözyaşı dökecek denli mutsuz. Bu isteklerim, ‘ben’deki kimi yaraların onulması için. Bu iki şey beni bilinçli bir birey yapan salt iki şey. Onlar olmasaydı, karaya ve insanların üstüne yayılmış dev bir denizanası gibi olacaktım. Sınırları olmayan kişiliksiz bir canlı. İstediğim de bu. Ben olan her şeyin yıkılması, yok olması.
Çalışmak kesinlikle gerekli çünkü her şey çalışmanın ürünü. Bir an hiçbir iş olmasa bütün gazlar yoğunlaşıp katılaşır, katılaşmış maddeden bir ‘ben’ oluşur. ‘Ben’ oluşunca çok tedirgin oluyorum. Büyük isteklerim olmadığı gibi büyük sevgilerim, büyük hınçlarım da yok. Hak duygumla acımasızlığım da yok. Bir canlıyı öldürmekten de incitmekten de bir tür hoşnutsuzluk duyuyorum, hepsi bu.” (George Albee’ye)

“Son yazdığım kitapta (Yukarı Mahalle) anlatılması güç bir duyguya kapıldım. Benim dışımdaki insanlarla çok gerçekçi bir biçimde özdeşleştiğimin ve bu nedenle yaşamımın çok zenginleştiğinin ayırımına vardım”

“Bundan hoşlandım. Korkuyorum. Çok korkuyorum. Bu yeteneğim yok olursa bir daha yazmam. O zaman yazmak ilginç olmaz çünkü. Yazmak yoluyla daha zenginlikle, başkalarından değişik, kimi zaman da çok kısa anlar için bile olsa kahramanca yaşadığımı düşünüyorum. Bütün bunlar ben değilim, ama hiç değilse kafamda, olduğumdan daha büyük, daha yoğun bir insan olduğum kuruntusunu yaratabiliyorum. Bu bakımdan sanırım, kendinin başaramadığını oğlunun başardığını gören bir babaya benziyorum. Kendim yürekli bir insan değilim ama yürekli bir insan yaratabildiğim zaman mutlu oluyorum. (Joseph Henry Jackson’a)

“İçerilerdeki koyaklara doğru gitmek istiyorum. Oralarda beş bin aile açlıktan ölmek üzere”

“Hükümet bu insanlara yiyecek ve ilaç yardımı yapmaya çalışıyor. Ama bu yardımları, çıkarcı faşist gruplarla çıkarcı bankalar ve yardımı sabote etmeye çalışan, dengeli bir bütçe için kıyamet koparan büyük üreticiler aracılığıyla yapıyor. Bir çadırda yirmi kişi, çiçek nedeniyle karantinaya alınmış. Bu çadırda iki kadının önümüzdeki hafta bebek dünyaya getirmesi bekleniyor. Bu olayla, en baştan beri ilgiliyim. O nedenle gidip olup bitenleri yakından görmek istiyorum. Elimden başka bir şey gelmese bile bu katillerin tepelenmesine yardımcı olurum. Bunların nelerden korktuğunu biliyor musun? Bu insanların sağlık koşullarına uygun kamplarda yaşaması sağlanırsa örgütleneceklerini sanıyorlar. Büyük toprak sahipleriyle göbekli çiftçilerin en korktukları şey işte bu.”(Elizabeth Otis’e)

“… Kadının memesini vermesinin bir dilim ekmek vermesinden değişik hiçbir yanı yok. Eğer bu iyice anlaşılamıyorsa üzgünüm”

“Belki anlaşılır. Bu son üstünde çok düşündüm. Böyle olmasını istiyorum. Eğer yanılıyorsam yalnız ve yalnız benim yanılgım olacak bu. Maupassant’ın öyküsüne gelince, o öyküyü okumadım, ama orada da aynı olayın bulunması neden önemli olsun? Hiçbir öykü yeni değildir. Yeni olsalardı ben onları tutmazdım. Yeryüzünde annenin göğsüyle beslemesi yazından çok daha eskidir. Değişiklikler konusunda çok titiz olmadığımı sen de biliyorsun. Ne var ki bu kitaba binlerce saat verdim. Kitaptaki her olay büyük bir dikkatle seçilmiş, olayın kitaptaki ağırlığı titizlikle düşünülmüş, her şey yerli yerine oturtulmuştur. Romanda bir denge vardır. Bir şey daha. Bu insanları hoşnut kılacak bir öykü değildir. Okuyucunun sinirlenmesi, çarpılması için elimden geleni esirgemedim. Amacım okuyucuyu mutlu etmek değildi ki! Bir şey daha var- ben bu kitabı yaşamların yaşandığı biçimde yazmaya çalıştım, kitapların yazıldığı biçimde değil.” (Pascal Covici’ye)

*

“…Toplumsal ilişkilerimde yanlışlar yapan bir kişiyim biliyorum”

“-Karısını yüzüstü bırakan alçak bir kişi.- Apansız yapıverdim bunu. On üç yıl büyük çaba gösterdim, elimden geleni yaptım ama başaramadım. Daha iyi bir adam başarırdı belki. Ben yeterince iyi değilim.” (Toby’ye)

“Yalnız kalmak, yaşamı yalnız yaşamak korkusunun beni buz gibi sardığı zamanlar olurdu. Oysa şimdi yalnız da yaşayabileceğimize inandığım bir noktaya geldim”

“Birileriyle birlikte olduğumuz bir yaşama benzemeyecek yalnız bir yaşam. Ama yalnız da yaşamak olası. Bunu da duyumsuyor musunuz? Mumla aydınlanan bir odanın zaman zaman nasıl karardığını ve arkasından birden aydınlanıverdiğini bilirsiniz. İşte buna benzer bir şey. Bu yeni gerçeğin, gerçekdışılığına daha alışamadım. Yakında alışırım. Ed’in bu konudaki sözlerini de anımsıyorum. Bu tür insanlar, acı, üzünç ve mutluluğun olası bütün yollarından geçmişlerdir. Kendilerine gereksinim duyulduğu zaman hazırdırlar.” (Richie ve Natalya Lovejoy’a)

“Bunlar değişme günleridir. Belki de yıkım günleri. Fakat dalgalar ve gelgitler değişmeyecek. Biz nasıl yıkarsak yıkalım ya da nasıl yıkılırsak yıkılalım…”

“Yeni türlerin kara kökleri yeni yapraklar üretebilir. Zamanıdır. Hanidir yeni bir şey üremedi. Öğrendiklerimize göre madde yaratıcıdır ama beynimizdeki gri renkli çıkıntıların da yaratıcı olduklarını unutuyoruz. Gördüğümüz, dokunduğumuz, işittiğimiz dünyada yaratıcı olan yalnız ve yalnız bu gri renkli çıkıntılar. Bir dolu kendiliğinden geliveren sözcük. Bırak kendiliklerinden geliversinler. Eleştirmenler, sevgililer ya da arkadaşlar, önünde eğilmek zorunda değiller. Bu kendiliğinden dökülüveren dil iyi de olabilir, aptalca da, akıllıca da, güzel de kötü de.” (Pascal Covici’ye)

“Yazar huysuzdur, herkesten kuşkulanır, kimseye güvenmez, kimseyi sevmez. Böyle bir yaşamı onaylamak çok zor ama iyi bir yazar böyle oluyor işte…” (Pascal Covici’ye)

“Edebiyat toplantılarını gerçekten de sevmiyorum. Çizgilerinden şaşıyorlar”

“Bana neyi anımsatıyorlar biliyor musun, Yankee Stadyumu’nda bir basketbol maçını. Eksiksiz, güzel bir maç olduğunu varsayalım. Son vuruştan sonra izleyiciler sahaya doluşur ve o güzelim saha anlamsız bir karınca yuvasına dönüşür. Bir edebiyat toplantısı da benim için tıpkı böyle. Bu mektup da tıpkı bir karınca yuvası gibi.”(Pascal Covici’ye)

John Steinbeck Eserlerine Ulaşmak İçin Tıkla!
Paylaş20TweetleGönder
Kübra Akalın

Kübra Akalın

İleri
2018 Yılında Dünyada ve Türkiye’de Google Arama Trendleri

2018 Yılında Dünyada ve Türkiye'de Google Arama Trendleri

Yorum yapabilmek için bir ListeList hesabınız olması gerekmektedir. Aşağıdaki bağlantı ile hemen bir hesap oluşturabilirsiniz.

Listelist'e üye ol

Lütfen tartışmaya katılmak için giriş yapın

İlgili İçerikler

Laika’dan Hachikō’ya: Hikayeleriyle Tarihte Unutulmaz Bir İz Bırakan Dünyanın En Ünlü 8 Hayvanı
Hayvansever

Laika’dan Hachikō’ya: Hikayeleriyle Tarihte Unutulmaz Bir İz Bırakan Dünyanın En Ünlü 8 Hayvanı

Bilbao Etkisi: Ünlü Mimar Frank Gehry’nin Tasarladığı Müze Koca Bir Şehri Nasıl Değiştirdi?
Tasarım

Bilbao Etkisi: Ünlü Mimar Frank Gehry’nin Tasarladığı Müze Koca Bir Şehri Nasıl Değiştirdi?

Sinema Gurmeleri için Seçtik: Kurgusuyla Beyin Yakan En İyi Filmler
Film

Sinema Gurmeleri için Seçtik: Kurgusuyla Beyin Yakan En İyi Filmler

Uzmanlar Açıkladı! Karşınızdaki Kişinin Güvenilmez Olduğunu Gösteren 10 İşaret
Yaşam

Uzmanlar Açıkladı! Karşınızdaki Kişinin Güvenilmez Olduğunu Gösteren 10 İşaret

Yılın En Etkileyici Gökyüzü Olayı: Geminid Meteor Yağmurunu Ne Zaman ve Nasıl İzleyebilirsiniz?
Teknoloji - Bilim

Yılın En Etkileyici Gökyüzü Olayı: Geminid Meteor Yağmurunu Ne Zaman ve Nasıl İzleyebilirsiniz?

Trajik Aşk Hikayesi Yüzlerce Yıldır Yankılanan Mümtaz Mahal Hakkında Bilmeniz Gerekenler
Tarih

Trajik Aşk Hikayesi Yüzlerce Yıldır Yankılanan Mümtaz Mahal Hakkında Bilmeniz Gerekenler

Dünyanın Farklı Coğrafyalarındaki Birbirinden İlginç 10 Sofra Kuralı
Yeme - İçme

Dünyanın Farklı Coğrafyalarındaki Birbirinden İlginç 10 Sofra Kuralı

Jim Carrey’nin İkonik Filmi “Maske” Hakkında Bilmeniz Gereken 9 Gerçek
Film

Jim Carrey’nin İkonik Filmi “Maske” Hakkında Bilmeniz Gereken 9 Gerçek

Sebebi Sadece Güvenlik Değil! Elektrik Tellerindeki Renkli Yuvarlak Toplar Ne İşe Yarıyor?
Teknoloji - Bilim

Sebebi Sadece Güvenlik Değil! Elektrik Tellerindeki Renkli Yuvarlak Toplar Ne İşe Yarıyor?

Popüler Turistik Yerlere Kıyasla Çok Daha Ucuz ve Güzel Olan 10 Avrupa Şehri
Seyahat

Popüler Turistik Yerlere Kıyasla Çok Daha Ucuz ve Güzel Olan 10 Avrupa Şehri

Türkiye'deki küçük kuşlar
Hayvansever

Muhtemelen Ülkemizde Yaşadığını İlk Defa Duyacağınız 11 Küçük Kuş Türü

Bilim İnsanları Açıklıyor! Farklı Gezegen ve Uydularda Yağmur Yerine Ne Yağıyor?
Teknoloji - Bilim

Bilim İnsanları Açıklıyor! Farklı Gezegen ve Uydularda Yağmur Yerine Ne Yağıyor?

Piero Manzoni: Dışkısını Konserve Kutularına Koyup Binlerce Dolara Satan Sanatçı
Tarih

Piero Manzoni: Dışkısını Konserve Kutularına Koyup Binlerce Dolara Satan Sanatçı

Haftalık Burç Yorumları: 8-14 Aralık Haftasında Sizi Neler Bekliyor?
Astroloji

Haftalık Burç Yorumları: 8-14 Aralık Haftasında Sizi Neler Bekliyor?

Sevimliliğiyle Gönlümüzde Taht Kursalar da Oldukça Tehlikeli Olan 21 Hayvan
Hayvansever

Sevimliliğiyle Gönlümüzde Taht Kursalar da Oldukça Tehlikeli Olan 21 Hayvan

Hiç Terk Edilmemiş! İnsanların Hâlâ Yaşamaya Devam Ettiği Dünyanın En Eski Şehirleri
Seyahat

Hiç Terk Edilmemiş! İnsanların Hâlâ Yaşamaya Devam Ettiği Dünyanın En Eski Şehirleri

Tekstil Ürünlerinin Ömrünü Kısaltmayın! Çamaşır Yıkarken Hepimizin Yaptığı 7 Hata
Yaşam

Tekstil Ürünlerinin Ömrünü Kısaltmayın! Çamaşır Yıkarken Hepimizin Yaptığı 7 Hata

Esaretin Bedeli’nden Forrest Gump’a: Sinemanın Altın Yılı Olan 1994’de Vizyona Giren En İyi 17 Film
Film

Esaretin Bedeli’nden Forrest Gump’a: Sinemanın Altın Yılı Olan 1994’de Vizyona Giren En İyi 17 Film

Chaupadi: Nepal’de Adet Olan Kadınların Kulübelere Kapatıldığı Çağ Dışı Gelenek
Yaşam

Chaupadi: Nepal’de Adet Olan Kadınların Kulübelere Kapatıldığı Çağ Dışı Gelenek

Kuralsız Güreşten Mızraklı Dövüşe: Kanın Gövdeyi Götürdüğü Tarihin En Vahşi 6 Eğlencesi
Tarih

Kuralsız Güreşten Mızraklı Dövüşe: Kanın Gövdeyi Götürdüğü Tarihin En Vahşi 6 Eğlencesi

Eski NASA Astronotu Açıklıyor: Uzayda Seks Yapmak Mümkün Mü?
Teknoloji - Bilim

Eski NASA Astronotu Açıklıyor: Uzayda Seks Yapmak Mümkün Mü?

Doğduğunuz Ayın Çiçeği Karakter Özellikleriniz Hakkında Ne Söylüyor?
ListeList Özel

Doğduğunuz Ayın Çiçeği Karakter Özellikleriniz Hakkında Ne Söylüyor?

14 Mayıs 2025
Toplanın Açıklıyoruz! Göz Renginiz Genetik Mirasınız Hakkında Ne Söylüyor?
ListeList Özel

Toplanın Açıklıyoruz! Göz Renginiz Genetik Mirasınız Hakkında Ne Söylüyor?

16 Haziran 2022
Uzmanlar Uyarıyor! İş Görüşmesinde Asla Söylememeniz Gereken 10 Şey
İş Yaşamı

Uzmanlar Uyarıyor! İş Görüşmesinde Asla Söylememeniz Gereken 10 Şey

5 Eylül 2025
Aman Dikkat! Telefonunuzun Dinlenip Dinlenmediğini Anlamanın 10 Yolu
Teknoloji - Bilim

Aman Dikkat! Telefonunuzun Dinlenip Dinlenmediğini Anlamanın 10 Yolu

15 Ekim 2025
Laika’dan Hachikō’ya: Hikayeleriyle Tarihte Unutulmaz Bir İz Bırakan Dünyanın En Ünlü 8 Hayvanı
Hayvansever

Laika’dan Hachikō’ya: Hikayeleriyle Tarihte Unutulmaz Bir İz Bırakan Dünyanın En Ünlü 8 Hayvanı

10 Aralık 2025
Bilbao Etkisi: Ünlü Mimar Frank Gehry’nin Tasarladığı Müze Koca Bir Şehri Nasıl Değiştirdi?
Tasarım

Bilbao Etkisi: Ünlü Mimar Frank Gehry’nin Tasarladığı Müze Koca Bir Şehri Nasıl Değiştirdi?

10 Aralık 2025
Sinema Gurmeleri için Seçtik: Kurgusuyla Beyin Yakan En İyi Filmler
Film

Sinema Gurmeleri için Seçtik: Kurgusuyla Beyin Yakan En İyi Filmler

10 Aralık 2025
Uzmanlar Açıkladı! Karşınızdaki Kişinin Güvenilmez Olduğunu Gösteren 10 İşaret
Yaşam

Uzmanlar Açıkladı! Karşınızdaki Kişinin Güvenilmez Olduğunu Gösteren 10 İşaret

10 Aralık 2025
Yılın En Etkileyici Gökyüzü Olayı: Geminid Meteor Yağmurunu Ne Zaman ve Nasıl İzleyebilirsiniz?
Teknoloji - Bilim

Yılın En Etkileyici Gökyüzü Olayı: Geminid Meteor Yağmurunu Ne Zaman ve Nasıl İzleyebilirsiniz?

10 Aralık 2025
Trajik Aşk Hikayesi Yüzlerce Yıldır Yankılanan Mümtaz Mahal Hakkında Bilmeniz Gerekenler
Tarih

Trajik Aşk Hikayesi Yüzlerce Yıldır Yankılanan Mümtaz Mahal Hakkında Bilmeniz Gerekenler

9 Aralık 2025
İstanbul’dan Ankara’ya: Farklı Şehirlerimizde Kutu Oyunu Oynayabileceğiniz En Güzel 12 Mekân
ListeList Özel

İstanbul’dan Ankara’ya: Farklı Şehirlerimizde Kutu Oyunu Oynayabileceğiniz En Güzel 12 Mekân

6 Aralık 2023
Kanada’dan İspanya’ya: Astronotların Uzaya Gitmeden Önce Eğitim Aldığı 5 Yer
Teknoloji - Bilim

Kanada’dan İspanya’ya: Astronotların Uzaya Gitmeden Önce Eğitim Aldığı 5 Yer

14 Eylül 2025
Hepimiz Yapıyoruz! Televizyon Karşısında Yemek Yemek Zararlı mı?
Sağlıklı Yaşam

Hepimiz Yapıyoruz! Televizyon Karşısında Yemek Yemek Zararlı mı?

18 Kasım 2024

Sosyal Medya'da ListeList

  • Hakkımızda
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • Muvafakatname
  • Yazı Gönder
  • Reklam
  • İletişim

© 2021 ListeList - Yeni Nesil Medya Platformu

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password? Sign Up

Create New Account!

Fill the forms bellow to register

All fields are required. Log In

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

Sonuç bulunamadı
Tüm sonuçları görüntüle
  • Ana Sayfa
  • Gündem
  • ListeList Özel
  • Alışveriş
  • Yaşam
  • Sinema
  • Seyahat
  • Diğer
    • Edebiyat
    • Sağlıklı Yaşam
    • Kadın
    • İş Yaşamı
    • Tiyatro
    • Hayvansever
    • Spor
    • İstanbul
    • Koronavirüs
    • Tarih
    • Müzik
    • Astroloji
    • Ekoloji
    • Tasarım
    • Dizi
    • Oyun
    • Teknoloji – Bilim
    • Yeme – İçme
    • Pürtelaş
    • Testler
    • Video
  • Yazı Gönder

© 2021 ListeList - Yeni Nesil Medya Platformu