Dünyaca ünlü e-ticaret devi Alibaba’nın kurucusu Jack Ma, şirketini bugünlere getirene kadar zor ve yokluk içinde bir hayatı sırtladı. Başvurduğu her iş, her okul ona olumsuz yanıt verdi ama o pes etmedi. Bugün dünyanın hatırı sayılır cirolar elde eden e-ticaret sitesini kuran Jack’in başarısında en büyük payı inanmak ve vazgeçmemek oluşturuyor. Sıfırdan yola koyulduğu hikayesinde başarının zirvesine ulaşan cesur adamın hayat hikayesi, umudunu kaybetmek üzere olan herkese ilham olmalı.
1964 yılında Çin’de dünyaya gelen Jack Ma’nin çocukken en büyük hayali İngilizce öğrenmekti. Bunun için her sabah erken kalkar, turistik alanlara giderek buradaki turistlerle İngilizce konuşmaya çabalardı.
İngilizceyi bu şekilde öğrenmeye başlayan Jack, üniversite için şansını üç kere denedi fakat her seferinde başarısız oldu.
Bu başarısız sınav girişimlerinin ardından en sonunda öğretmenlik enstitüsüne girdi.
Eğitimini tamamladıktan sonra iş arayışına başlayan Jack, başvurduğu 30 işin tamamından olumsuz yanıt aldı.
O yıllarda KFC Çin pazarına yeni yeni girmişti, KFC’nin açık pozisyonlarına başvuruda bulunduğunda kendisiyle birlikte 24 kişi daha iş başvurusu yapmıştı. Jack hariç diğer başvuranların tamamı işe alınmıştı.
İş başvurularıyla birlikte öte yandan da kapağı Amerika’ya atmaya çalışan Jack, eğitim için Harvard Üniversitesi’ne yılmadan, yorulmadan 10 kez başvuru yaptı ve her seferinde ret yedi.
Her başvurusu olumsuz değerlendirilen Jack, pes etmedi ve o dönemlerde ayda 15 dolar gibi düşük maaş karşılığında 5 sene boyunca öğretmenlik yapmaya başladı.
1995 yılına geldiğinde Amerika’ya seyahat etmeye karar verdi. Amerika’da internet ile tanışan Jack, uzun bir süre internetin ne işe yaradığına ve internetle neler yapılabildiğine anlam veremedi.
Arama motorlarını kullana kullana internetin ne gibi işlere yaradığını keşfeden Jack, yeni bir iş fikrinin temellerini attı.