21 Mayıs 1898 yılında İttihad-ı Osmanî Cemiyeti adıyla kurulan gizili bir örgüt, yalnızca birkaç yıl içerisinde yakın dönem siyasi tarihimizin en dikkat çekici, dahası en belirleyici yapılarından biri haline geldi. Öyle ki ilk etapta yalnızca belirli bir zümredeki kişilerden oluşan bu örgüt, zaman içerisinde irili ufaklı pek çok oluşum ile birleşti ve dönemin en etkili siyasal hareketlerinden biri haline geldi. Elbette bu dikkat çekici yapının adı da zaman içerisinde değişti. 1898 yılında filizlenen oluşum, tarihe İttihat ve Terakki Cemiyeti adıyla geçecekti.
Cemiyet, kurulduğu ilk yıllarda Osmanlı İmparatorluğu’nu yeniden anayasal düzene kavuşturmak, Meclis-i Mebûsan’ın tekrar açılmasını sağlamak, II. Abdülhamit yönetimine ve dönemin baskıcı rejimine son vermek gibi amaçlara sahipti. Dönemin pek çok önemli figürünün de içerisinde yer aldığı İttihat ve Terakki Cemiyeti, özellikle II. Meşrutiyet’in ilan edilmesini sağladıktan sonra, devlet idaresini büyük oranda elinde bulunduran bir siyasi parti şeklinde faaliyetlerini sürdürdü. İmparatorluğun I. Dünya Savaşı’ndan mağlup ayrılması ise cemiyetin tarihe karışmasına sebep oldu. Takip eden süreçte bu önemli yapının üyeleri yani İttihatçılar, Milli Mücadele’de etkin bir şekilde görev üstlendi. Gelin, İttihat ve Terakki nedir, İttihat ve Terakki üyeleri kimlerdir gibi soruların yanıtına birlikte bakalım, yakın geçmişimizin en dikkat çeken cemiyetini yakından tanıyalım.
İttihat ve Terakki, 19. yüzyıl sonunda Osmanlı İmparatorluğu’nun içinde bulunduğu bunalımdan kurtulması için Kanun-ı Esasî’nin yeniden yürürlüğe konmasını isteyen genç vatanseverler tarafından 21 Mayıs 1889’da Askeri Tıbbiye Mektebi’nde İttihad-ı Osmanî Cemiyeti isimli gizli bir örgüt olarak kurulmuştur. Bu cemiyet, İkinci Meşrutiyet’in ilanına önayak olmuştur. Ancak, Osmanlı İmparatorluğu’nun I. Dünya Savaşı’nda yenilmesi üzerine 1918 yılında cemiyet tarihe karışmıştır.
İttihat ve Terakki neden kuruldu?
Fransız İhtilali ile birlikte tüm insanlığa aşılanmak istenen adalet, eşitlik ve hürriyet düşüncelerinin etkisi Osmanlı İmparatorluğu’nu da etkilemiştir. Devletin yok olmak üzere olduğunu gören düşünürler bu fikirleri halka benimsetip, tıpkı Avrupa’da olduğu gibi örgütlemek istemişlerdir. Medeni dünyanın her alanda gelişim göstererek refah ve hürriyete ilerlediğini gören gençler, meşrutiyeti sağlayıp onun koruyucusu olmak için “İttihad-ı Osmani” isimli cemiyeti kurmuşlardır. İlerleyen zamanda İttihat ve Terakki adını alacak olan bu cemiyet, halka doğru yolu göstermeyi amaçlanmıştır. Fakat ilk kurulduğu zamanda başarılı olamamıştır.
Osmanlı’dan ayrılan milletler, yabancı devletlerin desteği ile orduları başta olmak üzere her alanda modernleşiyordu. Bu gelişim karşısında Türk milleti eziliyor ve daha da geri gidiyordu. Kapitülasyonlar ve Duyun-ı Umumiye gibi mali ve iktisadi zincirlerle ezilen Türk milleti, gelişemiyor ve Avrupa’nın hızına yetişemiyordu. Bu yok olma tehlikesine karşı vatanseverlerin içindeki hürriyet duygusu güçlü bir ideal olarak ortaya çıkmıştır. Bununla birlikte, halkı da birbirine bağlayarak yok olma tehlikesinin karşısına çıkmalarına sebep olmuştur.
İttihat ve Terakki’nin asıl kuruluş amacı, ülkenin gerçek sahiplerinin millet olduğunu ispat etmektir.
Cemiyetin amaçları nelerdir?
İttihat ve Terakki’nin amacını belirten maddelerden bazıları ilk olarak 1895 yılında yayınlanmıştır. Örgütün programı, 1902’de de Mısır’da yayınlanmaya başlayan Şurayı Ümmet gazetesi tarafından aşağıda belirttiğimiz şekilde açıklanmıştır:
Osmanlı’nın toprak bütünlüğünü ve siyasi bağımsızlığını yabancı müdahalelerinden korumak.
Meşrutiyeti sağlamak, istibdadı yıkmak ve 1876 Kanuni Esasi hükümlerini uygulamak.
Mutluluk ve kurtuluş Osmanlılıkta olduğu için tüm Osmanlıların beraber olmasını sağlamak.
Hükümette yer alan kişileri dönemin ilerleyişi ve ihtiyaçları hakkında bilgilendirmek ve gerekenin yapılması için göreve davet etmek.
Osmanlı’daki topluluklar arasında ıslahat düşüncesini yaymak.
Osmanlı’nın gelişmiş ülkelerin becerilerine sahip olduğunu yabancı ülkelere kanıtlamak.
Osmanlı’nın hilafet makamını ve hanedanını devlete yararlı olacak şekilde geliştirmek ve güçlendirmek.
İttihat ve Terakki kurucuları
Cemiyet, gizli bir şekilde kurulmuş ve zamanla birlikte gelişmiştir. İşte cemiyetin ilk kurucuları:
Kafkasyalı Mehmet Reşit
Arapkirli Abdullah Cevdet
Ohrili İbrahim Ethem Temo
Hüseyinzade Ali
Diyarbakırlı İshak Sükuti
Cemiyete ilk katılanlar arasında Süleyman Emin, Asaf Derviş, Naci Paşa ve İsmail Safa Bey gibi kişiler bulunmaktadır. Cemiyeti kuran veya üyesi olan genç öğrencileri bir araya getiren şey, II. Abdülhamid yönetimine duyulan hoşnutsuzluk ve devletin yaşamakta olduğu bunalımdı. Bu gençler, kurtuluş için Abdülhamid yönetiminin yıkılması ve meşrutiyet yönetiminin kurulması gerektiğini düşünüyorlardı. Bu yüzden, bu konuyla ilgili propaganda yapmak için bir araya gelip örgütlendiler.
İttihat ve Terakki üyeleri kimlerdir?
Yunus Nadi Abalıoğlu
Abdullah Cevdet
Abdülkadir Bey (Ankara Valisi)
Abdülkadir Kemali Öğütçü
Abdülkerim Paşa
Adnan Adıvar
Ahmet Ağaoğlu (siyasetçi)
Agop Babikyan
Ahmed Rıza
Ahmet Lütfullah
Ahmet Nesimi Sayman
Ahmet Şükrü Bayındır
Ahmet Şükrü Oğuz
Ali Fuat Cebesoy
Ali Münif Yeğenağa
Artin Boşgezenyan
Asım Möhördaroğlu
Mustafa Kemal Atatürk
Atıf Kamçıl
Aziz Ali (Mısırlı)
Fethi Okyar
Rauf Orbay
Kâzım Özalp
Bahâ Tevfik
Celâl Bayar
Bekir Sami Kunduh
Refet Bele
Mithat Şükrü Bleda
Cami Baykurt
Cavid Bey
Cemal Azmi
Ali Çetinkaya
Cevat Abbas Gürer
Fevzi Çakmak
Çerkes Reşit
Çürüksulu Mahmud Paşa
Enver Paşa
Mehmet Âkif Ersoy
Eşref Sencer Kuşçubaşı
Eyüp Sabri Akgöl
Kara Kemal
Mustafa Vasıf Karakol
Emanuel Karasu
Kasım Yolageldili
Şükrü Kaya
Kâzım Karabekir
Kılıçzade Hakkı
Nuri Killigil
İbrahim Çolak (asker)
İbrahim Kazım Tahtakılıç
İbrahim Temo
İsmet İnönü
İshak Sükûti
İsmail Canbulat
İsmail Hakkı Kılıçoğlu
Cemal Paşa
İzmitli MümtazHacı Adil Arda
Hacı Bekir Sümer
Hacı Mehmed Nuri Efendi
Hafız Hakkı Paşa
Hafız İbrahim Efendi
Hafız Mehmet
Halil İbrahim Nakıpoğlu
Halil Kut
Halil Menteşe
Hamdi Aksoy
Hamit Hüsnü Kayacan
Hamit Kapancı
Hasan Fehmi Tümerkan
Hasan Tahsin Uzer
Haşim Sanver
Hikmet Emin
Hüseyin Avni Aktulga
Hüseyin Avni Zaimler
Hüseyin Cahit Yalçın
İttihat Terakki ve Atatürk
Pek çok insan Mustafa Kemal Atatürk’ün bu cemiyetin kurucularından biri olduğunu düşünmektedir. Ancak Atatürk cemiyete kurucu üyelerden daha sonra katılmıştır. Bununla birlikte cemiyete ilk katıldığı zamandan beri cemiyetin iç ve dış politikasını eleştirmiş ve reddetmiştir. Cemiyetin üyeleri Atatürk’ün uyarılarına aldırış etmeyince Atatürk, Ali Fethi (Okyar) ile muhalefet kanadı oluşturmuştur. Ayrıca, İttihat ve Terakki’nin üyelerinin yurt dışına çıktıktan sonra Milli Mücadele önderliğini elde etme çabalarına karşı da mücadele etmiştir.
Müfit Özdeş ve Mustafa Kemal 1905 yılında, “Vatan” isimli ihtilal komitesine katılmışlardır. İlk başlarda cemiyetin yönetimini Lütfi Bey, eğitim ve teşkilatlanma konularını Mustafa Kemal Paşa ve mali konularını da Dr. Mustafa üstlenmişlerdir. Gizli örgüt, kısa zamanda “Vatan ve Hürriyet Cemiyeti”ne dönüşmüş ve şubeleri açılmıştır.
Kendisine yemin ederek Selanik şubesini açan arkadaşları, daha sonra İttihat ve Terakki’ye katılmışlardır. Daha sonra Atatürk, 29 Ekim 1907 tarihinde, Ali Fethi’nin daveti üzerine 322 üye numarası ile İttihat ve Terakki’ye katılmıştır.
Adım Caner Cem Martı, 1996 yılında Bartın'da doğdum. 2010 yılında geçirdiğim kaza sonucunda vücudumun %99'u felç kaldı. 2015'ten bu yana bazı cihazlar yardımıyla internet ortamında çalışabiliyorum. İçerik editörlüğü ve sosyal medya uzmanlığı gibi alanlarda tecrübe sahibiyim, ancak asıl uzmanlık alanım SEO uyumlu makale yazmak. Ayrıca front-end tasarımlar yapıyorum. Sinema, spor ve tarih gibi konular çok dikkatimi çekiyor. Özellikle sinema tutkunuyum.