Bugün büyülü gerçekçilik akımının İtalyan temsilcisi, bilinç akışı yöntemini ustalıkla kullanan ustalardan, İtalya’nın yüz akı Italo Calvino’nun doğum günü.
1. Bir İtalyan olduğu düşünüldüğünde ismi süper-milliyetçi dursa da ona bu ismi annesi vermişti.
“Esinini göçmenlerin yurt sevgisinden alan, yurtsever bir çağrışımı olan” demektir Italo. Calvino’nun beklenenin aksine İtalya’da değil de Küba’da doğduğu düşünüldüğünde annesinin yurt hasreti çekmekte olduğunu tahmin etmek güç değil. Aile Italo Calvino henüz küçük bir çocukken İtalya’ya geri dönmüştü.
2. Annesi bir botanikçi, babası ise dinbilimciydi.
Babası eski radikal ve sosyal demokrat kuşağın klasik bir temsilcisi, annesi ise hümanist ve kararlı bir antifaşistti.
3. Babasının dinbilimci olmasına rağmen Calvino ailesinin bireylerinin hepsinin nüfus kağıdındaki din hanesi boştu
Annesi ve babası küçüklüğünden itibaren hep aynı şeyi tembihlemişti Italo’ya: “Etiketleri kendin yapıştır, başkalarının seni belirlemesine olanak tanıma.”
4. 1934 yılında şans eseri Kraliyet Lisesi’ne kabul edildi
Pek parlak bir öğrenci olmasa da İtalyanca konusunda başarılıydı. Afişleri, gazeteleri, duvar yazılarını, ama en çok da sinemayı seviyordu genç Italo.
Gizlice evden kaçıp ya da ders çalışmaya gittiğini söyleyip kendini sinema salonuna atıyordu sık sık.
5. Sonradan dünyaca tanınan bir yazar olmasına rağmen çocukluğunda pek öyle kitap kurdu değildi hani.
İlk kez 13 yaşındayken Rudyard Kipling’in bir kitabını okumasıyla yeşermişti içindeki okuma aşkı.
6. Gördüklerine kendi yorumunu da katarak aktarma ihtiyacını önceleri çizimle gidermeye çalışmıştı Italo Calvino
Sokaklarda gördüklerin ilham alarak mizahi çizimler yapmaya koyuldu.
7. Sonra savaş baş gösterdi
Italo Calvino henüz askere gitme korkusu duymayacak kadar gençti. Ancak içinde birtakım politik fikirler de filizlenmeye başlamıştı bile.
Önce gizli bir komünist örgüte üye olmuş, sonra 1944’te komplo etkinliği suçlamasıyla tutuklanıp San Remo Hapishanesi’ne gönderilmişti. Öyle ki kurşuna dizilmesi an meselesiydi.
8. Ailesindeki ilk edebiyatçı, nam-ı diğer yüzkarası oldu
Bir kamyonla Sosyal Cumhuriyet’in asker alma merkezine götürülürken şans eseri kaçmayı başarmış ve tepeleri aşarak partizan birliklerine ulaşmıştı. Dünyanın silahlarla ve zorbalıkla değiştirilmeye çalışıldığı bir çağda o dünyayı değiştirme yöntemi olarak edebiyatı seçmişti. Böylelikle ailesindeki ilk edebiyatçı, nam-ı diğer yüzkarası oldu.
9. Böylelikle gazeteler ve dergiler için çalışmaya başladı. Bir yandan da Einaudi Yayınevi’ne gelip gider olmuştu
Einaudi Yayınevi Calvino’nun yayıncılık dünyasına girmesini de sağladı.
10. Einaudi Yayınevi Italo Calvino’nun Cesare Pavese ile tanışmasına da vesile oldu
Pavese adeta Calvino’nun hocasıydı. Calvino’yu yazmaya teşvik eden ve yüreklendiren Pavese’di. Ancak günün birinde o meşhur intihar yolculuklarından birine çıktı Pavese ve bir daha geri dönmedi.
11. Pavese’nin gidişinin ardından Italo Calvino gazetecilik yapmayı ve yazmayı sürdürdü
Uzun süre İtalya’nın en büyük gazetelerinde çalıştı.
12. 1960’ların başında Calvino için Torino’dan ayrılma vakti gelmişti
Paris’e tanıştı. Burada Rus asıllı Arjantinli bir çevirmen olan Ester ile tanıştı ve 1964’te Havana’da evlendiler.
Kızlarının doğumuyla Calvino artık sadece bir yazar değil; komik bir baba, güvenilir bir koca da olmuştu.
13. Hayatı boyunca birçok farklı ülke ve şehirde yaşayan Calvino sonunda 1980’de anavatanına, İtalya’ya döndü ve Roma’ya yerleşti
Hayatının son beş yılını bu güzel şehirde yaşayan Calvino’nun tıpkı kendi kaleminden çıkmışa benzeyen yaşamı henüz 61 yaşındayken bir beyin kanamasıyla son buldu.