Rengiyle, kokusuyla, ruhuyla ve güzelliğiyle insanların üzerinde büyülü bir etki bırakan İstanbul Boğazı ve kıyısı olduğu iki güzel yaka… Dünyanın en güzel şehirlerinden biri olan İstanbul, sınırlarında yaşayan insanların bile henüz tüketemediği, ülkemizden ve dünyadan birçok misafiri ağırlayan bir şehir. Büyüklüğü, tarihi ve ruhuyla insanları büyüleyen bu güzel şehri gezmek isteyen herkes yönlendirilme ihtiyacı duyabilir. Hangi manzaraları, hangi müzeleri, hangi sokakları gezilmeye değer öğrenmek ve bir ön hazırlık yapmak isteyebilirsiniz. Biz de sizler için İstanbul’un Avrupa Yakasında gezilecek yerlerini bir listede derledik. Spor ayakkabılarınızı ayağınıza, çantanızı sırtınıza aldıysanız uzun bir yolculuğa çıkmadan önce aşağıdaki önerileri okumaya başlayabilirsiniz.
1. Sultanahmet Meydanı ve çevresi
Sultanahmet Meydanı ve çevresi, hem mimarisi hem tarihi hem de lezzetleriyle üzerinizde büyük bir etki bırakacak. Osmanlı dönemi zamanında Bizanslılar ile at yarışlarının yapıldığı, Bizans askerlerinin asıldığı, panayırların ve eğlencelerin düzenlendiği meydanın 1800 yıllık bir geçmişi var. Meydanda külliyeler, çarşılar, camiler, türbeler ve medreseler hâlâ bulunuyor. Çevredeki meşhur tarihi köftecilerde yemek yiyebilirsiniz. Karnınızı doyurduktan sonra Sultanahmet Camii, Ayasofya Müzesi ve Yerebatan Sarnıcı’nı gezebilirsiniz.
2. Beyazıt Meydanı ve çarşılar
Tarihiyle ünlü Beyazıt Meydanı’na ve İstanbul Üniversitesi girişine geldikten sonra ünlü sahaflar çarşısını gezebilirsiniz. Burada aynı zamanda Kapalıçarşı’nın da güneybatı girişi bulunduğundan, çarşının içini dolaşabilirsiniz. Kapalıçarşı’dan Mısır Çarşısı ve Eminönü’ne doğru İstanbul’un tadını ve kokusunu alarak inebilirsiniz.
3. Eminönü ve Sirkeci
İstanbul’un yine tarih kokan yerlerinden biri olan Eminönü ve Sirkeci’ye geldiğinizde ise uğrayacak çok fazla yeriniz olacak. Eminönü, zamanında Doğu Roma’nın, Bizans’ın ve son olarak İstanbul’un kalbi olmuş bir semt. Sınırlarında turistik yerlerden Yeni Camii, Mısır Çarşısı’nı, Sirkeci Tren Garı’nı bulunduruyor. Aynı zamanda ticaretin merkezlerinden biri olarak da biliniyor. Yapımı 1663’te tamamlanan, İznik çinileriyle süslü Yeni Camii’yi gördükten sonra yine onun külliyesi içinde bulunan meşhur Mısır Çarşısı’nı dolaşmadan oradan ayrılmamanız gerekir. Çarşıda dolaşıp baharat alışverişi de yaptıysanız karnınızı doyurmaya meşhur balık ekmekçilerin yanına koşabilirsiniz. Sirkeci Tren Garı’nı da dolaştıktan sonra yine Sirkeci’de bulunan Hocapaşa Sokak’taki tarihi lokantalarda oturabilirsiniz.
4. Karaköy, Tophane
Karaköy’ü İstanbul’un en kalabalık yerlerinden biri olarak tanımlayabiliriz. Karaköy, tramvay güzergâhında olması, Taksim’e ve Eminönü’ne olan yakınlığı, vapur iskelesi ile karşıya olan bağlantısının olmasıyla hâlâ birçok kişinin uğrak noktası halinde. Karaköy’ün en şık en nezih yerlerinden biri olan Fransız Geçidi’nde bulunan ünlü kafelerde oturabilir, eskiden top döküm imalathanesi olan Tophane bölgesinde birçok tarihi cami, müze ve çeşmeyi de görebilirsiniz. Nargile içilen mekanlarıyla ünlü Tophane’nin son yıllardaki değişiminden sonra, birçok özel tasarımlı kafede kahvenizi yudumlayabilirsiniz. Tabii şerbetli tatlıları çok seviyorsanız, Karaköy’de bulunan tarihi tatlıcılara da uğramayı ihmal etmeyin. Son olarak, turistlerin uğrak yerlerinden biri olan Kamondo Merdivenleri ile Galata’ya çıkarak gezinize bir sonraki madde ile devam edebilirsiniz.
5. Galata, Taksim
Tarihteki en eski kulelerden biri olan ve hakkında bir sürü hikâye anlatılan Galata Kulesi’ne vardığınıza göre büyülenmiş olmanız muhtemel. Galata Kulesi, İstanbul’un en çok turist ağırlayan yerlerinin başında sayılabilir. Galata Kulesi’ne çıkarak Haliç’i ve İstanbul Boğazı’nı seyredebilirsiniz. Daha sonra kulenin hemen dibinde yer alan ahşap masalara oturup çayınızı yudumlayabilirsiniz. Tünele doğru yokuş çıkarken çevredeki dükkânlardan hediyelik eşyalar alabilirsiniz. Tünele vardıktan sonra İstiklal Caddesi’ne giriş yapıp, tramvay yolunu takip ederek eğlenceli esnaflarla muhabbet edebilir, alışveriş yapabilir, Suriye Pasajı’nı ve daha sonra St. Antuan Kilisesi’ni gezebilirsiniz. Taksim Meydanı’na vardığınızda ise Cumhuriyet Anıtı önünde bir fotoğraf çektirip başka bir semti dolaşmak üzere yola koyulabilirsiniz.
6. Cihangir, Çukurcuma
Cihangir, birçok turistin konaklamak için tercih ettiği semtlerden biridir. Sokaklarında yürürken birçok sanatçıya rastlamanız mümkün, bu sebeple de entelektüel bir semt olarak anılıyor. Çukurcuma ise antikacıları ile ünlü bir yerdir, tam da bu sebeple burada İstanbul’un ruhunu bulduğunuzu fark edeceksiniz. Antikacılarda asırlar öncesinden kalan avizeler, tabaklar, halılar bulabilir İstanbul’un tarihini görebilirsiniz. Cihangir’de oturmak için bir kafe arıyorsanız, Cezayir Sokağı’nı tercih etmelisiniz. Asri Turşucusu, Cihangir Camii, Sanatkârlar Parkı, Kadiriler Tekkesi, Masumiyet Müzesi ve Orhan Kemal Müzesi de Cihangir’de uğramak isteyebileceğiniz yerler arasında sayılabilir.
7. Beşiktaş, Boğaz, Ortaköy
Deniz ulaşımının kilit noktalarından biri olan ve öğrenci semti olarak da bilinen Beşiktaş’ın ilk olarak çarşısını bir güzel dolaşmanız gerekiyor. Sahile uğrayıp İstanbul Boğazı’nı seyrettikten sonra meşhur midyecilere uğrayıp Ortaköy’e doğru yürümeye başlayabilirsiniz. Muhtemelen çınar ağaçlarıyla kaplı yolun güzelliğine kendinizi kaptıracaksınız. Sağ tarafınızda, denizin hemen kıyısında, Çırağan Sarayı’nı, Kabataş Lisesi’ni göreceksiniz. Solda ise Yıldız Parkı’nın girişini göreceksiniz. Ortaköy, küçücük ama çok da kalabalık bir yerdir. Sahil tarafında kumpirciler sokağından geçip meşhur Ortaköy kumpirini yemeden olmaz tabii. Elinize aldığınız sıcacık kumpiri deniz kenarında oturarak keyifle yiyebilir, İstanbul’un tadını çıkarabilirsiniz. Ortaköy Camii önünde fotoğraf çektirmeyi de unutmazsanız Ortaköy’den çıkıp Kuruçeşme’ye doğru ilerleyebilirsiniz.
8. Kuruçeşme, Arnavutköy, Bebek, Rumeli Hisarı
İstanbul Boğazı’na hayran olduysanız sizi en çok tatmin edecek olan şey Kuruçeşme ile Rumeli Hisarı arasında yapacağınız yürüyüş olacaktır. Ortaköy’ün hemen devamında gelen Kuruçeşme’nin sahil tarafından yürüyerek önce Arnavutköy Sahili’ne varıp deniz gören belediye tesisinde yemek yiyebilir sonrasında ise yürüyerek kendinizi Bebek Sahili’nde bulabilirsiniz. Bebek’te deniz kenarındaki kafelerde kahvenizi yudumlayarak martıları, tekneleri seyredebilirsiniz. Daha sonra ise yine yürüyerek Rumeli Hisarı’na varmış olacaksınız. İstanbul’un Fethi’ne şahitlik etmiş Rumeli Hisarın’ı gezmek, İstanbul’u bir de o yükseklikte seyretmek huzurunuzu bir kat daha arttıracaktır.
9. Eyüp Sultan Camii, Pierre Loti
İstanbul tarihinin en önemli eserlerinden biri de Eyüp Sultan Camii’dir. 1400’lü yıllarda yapımına başlanan camiyi ve avlusundaki asırlık çınar ağacını gördükten sonra Eyüp’teki tarihi restoranlarda yemek yiyebilir daha sonra ise çayınızı içmek üzere Pierre Loti Tepesi’ne çıkabilirsiniz. Size yine muhteşem bir deniz manzarası bekliyor olacak…
10. Fatih, Yedikule Zindanları, Vefa Bozacısı
Fatih, İstanbul’un en eski ve tarihte de önemli olaylara ev sahipliği yapmış bir semtidir. Geziye ilk olarak Fatih Camii ve külliyesi ile başlayabilirsiniz. Daha sonra Fatih Sultan Mehmet Han Türbesi, Hırka-ı Şerif, Kadınlar Pazarı ve At Pazarı da burada gezebileceğiniz diğer yerler arasında. Karnınız acıkmaya başladıysa Fatih Kebapçılar Sokağı’na uğrayabilir, Fatih’e gitmişken bir de tarihi Vefa Bozacısı’na gidebilirsiniz.
11. Süleymaniye Camii
Mimar Sinan’ın 1550’li yıllarda Kanuni Sultan Süleyman adına yaptığı, çevresinde medrese, hastane, hamam, kütüphane, aşevi gibi birçok yapının bulunduğu bir yapı. Osmanlı mimarisinin izlerini göreceğiniz, Mimar Sinan’ın büyüleyici zekâsına şahit olacağınız kusursuz bir yapı olan Süleymaniye Camii mutlaka görülmesi gereken yerlerden biridir. Fatih’te bulunan ve ulaşımı kolay olan bu tarihi ve büyüleyici yapının her bölümünde farklı bir anlam bulabilirsiniz.
12. Balat
UNESCO tarafından Dünya Kültür ve Doğa Mirasını Koruma Sözleşmesi’ne dahil edilen semtin sokaklarında dolaşmadan İstanbul gezisinin tamamlanması mümkün olamaz tabii. Zamanında Yahudilerin, Rumların ve Ermenilerin de yaşadığı Balat’ta birçok farklı kültürün izlerine rastlamak mümkün. Şimdilerde dar sokaklarındaki eski ve renkli apartmanların altlarında yer alan şirin kafeleri ile meşhur. Balat’ta mutlaka bir kahve molası vermelisiniz. Rum Ortodoks Patrikhanesi, Fener Rum Erkek Lisesi (Kırmızı Mektep), Kiremit Caddesi Evleri ve Balat Kültür Evi Balat’ta mutlaka uğramanız gereken yerlerden birkaçı.
13. Nişantaşı
İstanbul’un en nezih semtlerinden biri olan Nişantaşı oldukça hareketli bir yer. Dünya markalarının mağazalarına, birçok okula, nezih kafelere ev sahipliği yapan bu semti özellikle yılbaşı yaklaşırken gezmenizi tavsiye edebiliriz. Asırlık Teşvikiye Camii ve semte adını veren taşları görmek için Teşvikiye Caddesi’ne gitmeniz yeterli olacaktır. Nişantaşı’nda bulunan Maçka Parkı da her yaz yüzlerce insanın kendini çimlere serdiği, hem dinlendiği hem eğlendiği yerlerden biri. Aynı zamanda burada bulunan teleferik ile Taksim’e doğru giderek İstanbul Boğazı’nı seyredebilirsiniz.
14. Belgrad Ormanı, Atatürk Arboretumu
Yeşile ve oksijene doymak istiyorum derseniz İstanbul Avrupa Yakasında ilk durağınız Belgrad Ormanı ve Atatürk Arboretumu olabilir. Bahçeköy taraflarında bulunan, içinde sayamayacağınız kadar çok bitki çeşidine ev sahipliği yapan bu iki yerde huzurlu doğa yürüyüşleri yapabilir, doğa fotoğrafları çekebilirsiniz.